Kablo ve hoparlör olmadığı için Osmanlı, mehter takımını savaş alanına götürdü...

Müziğin gücüdür...

Mehter çaldığı zaman (nevbet), asker gözünü kırpmadan gitti ölüme...

O zaman padişah Daha büyük davul getirin dedi...

Tüm Balkanlar istila edildi, iyi gidiyordu...

Padişah emretti:

Zurnanın da büyüğünü getirin...

*

Tanrı bile size müzikle seslenir...

O da bilir müziğin gücünü...

Diyelim ki ezan, müziktir...

En iyisi baba ocağım Urfaya gidip bir akşam ezanını dinleyin; rast, hicaz, hicazkâr, mahur, hüzzam, nihavent hatta...

*

Küçük yaşamlarımızda, bir yüreğe ulaşmak için önce şarkılar tutmadık mı?..

Bu senin olsun, bu benim...

Çünkü söyleyemediklerimizi söyleme görevini şarkılara vermiştik...

Sonra ortak şarkılarımız oldu ya, bu kez yerleştiğimiz yüreklerden çıkmamak için:

Bu ikimizin...

*

Bir gün gelir...

Hüzünleri, acıları, terk edilişleri, iyi ya da kötü anıları unutmak istediğimizde... Geçmişimizden kaçıp kurtulmaya çalıştığımızda...

Bir kahvehanenin önünden geçerken ya da...

Peşimize düşer notalar...

Bir şarkı hatırlatır...

Her şeyden güçlüdür o, dinle bak gözlerin dolsun...

Kızarız o zaman:

Ah bu şarkıların gözü kör olsun.

*

Kalın kalın kitaplardan daha çok şey anlatır müzik...

Do, re, mi...

Topu topu müziğin sadece sekiz hecesi...

Hiç kimse anlatamaz o hikâyeyi öyle, dinle bak istersen:

Bir sokak çeşmesi...

*

Bence...

Şarkılarımız azaldı çoktandır...

Oysa ne çok gerekli böyle zamanlarda...

Görüyorsunuz; tam göbeğindeyiz zor günlerin...

*

Hadi dostlar...

Cumhuriyetimiz için...

Ülkemiz için...

Çocuklarımız için...

Çıkın...

Şarkı söyleyin..

(Cumhuriyet gazetesinden alınmıştır)