Prof. Dr. Ahmet Usta: Stresten kaçmak mümkün değil ama zararlı etkilerini hafifletebilirsiniz. Mutluluğun yolu iyi bir uyku, gergin ortamlardan uzak durmak, inançlı insan olmaktan geçiyor.

Bahçeşehir Üniversitesi Tıp Fakültesi Anatomi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Usta ile stresi konuşmaya devam ediyoruz. Stresin vücudun kendini rahatsız eden duruma karşı verdiği cevap olduğunu anlatan Prof. Dr. Usta,  doğal süreçte vücudun buna karşı koyduğunu, ancak stres sürekli hale geldiğinde zarar vermeye başladığını söylemişti.  Prof. Dr. Usta “Sürekli hâle gelen stresten en önce psikolojiniz ve bunanla bağlantılı olarak bağışıklık sisteminiz etkilenir ve bütün hastalıklara daha açık hale gelirsiniz. Bunun ardından cilt,  kalp damar sistemi, kas iskelet sistemi, beyin fonksiyonları olumsuz etkilenir” demişti.
Peki stres tedavi edilebilir mi? Prof. Dr. Ahmet Usta bu soruya son derece net bir cevap veriyor: Stres bir durumdur. Tedavi edilebilen bir şey değildir. Stresin zararlı etkilerinden kaçınmanın en garantili yolu strese maruz kalmamaktır. Ancak böyle bir şey  mümkün olmadığına göre, yapılabilecek tek şey stresin etkilerini zarar görmeden atlatmaya çalışmaktır.
Hücrelerimize kadar işleyen stresi hafif atlatmak için hayat düzenlemeleri ve tercih değişiklikleri ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Usta, alınabilecek basit tedbirleri şöyle sıraladı:

Kimyasal stres ajanlarından kaçının

Günün sıkıntılarını gidermek için asla alkol, sigara, kahve, çay ve kolalı içeceklere sığınmayın. Bunlar maddeler önce kişiyi sakinleştirir gibi durur. Ancak süre uzadıkça bu maddelerin kendisi stres kaynağı hâline dönüşür.

HIRSLA YAPILAN SPOR ZARARLI

Egzersiz yapın ama yarışmayın

Abartılmayan spor strese karşı çok faydalıdır.  Ancak yarışma hâline sokulan sportif faaliyetleri kastetmiyoruz.  Aşırı uzun ve ağır sporların kendisi vücut için stres kaynağıdır.  Zayıflamak için hırsla yapılan ağır sporun faydadan çok zarar getireceği unutulmamalıdır. En güzeli açık havada sakin ve uzun yürüyüşler yapmaktır. 

FLORESAN BİLE STRESE SOKAR

Günlük hayatınızda çevrenizdeki stres kaynaklarını azaltmaya çalışın

Gündelik fiziki konfor kendini iyi hissetmede çok önemlidir.  Örneğin soğuk bir yerde oturan veya çalışmak zorunda olan kimsenin mutlu olmasını bekleyemezsiniz.  Yaşanan alanın sıcaklık, aydınlatma, sessizlik, hava temizliği, nem oranı açısından ideal şartlarda olması kendimizi iyi hissetmemiz açısından çok önemlidir.  Beyaz floresan lamba yerine, gün ışığına yakın renkli ampul kullanmamız bile çok şey değiştirebilir.

Gününüzü ve geleceğinizi planlayın 

Kişiyi düşünce olarak strese sokan en önemli faktörlerden bir tanesi de belirsizliktir. Bu sebeple kişinin iş hayatını, özel hayatını ve günlük hayatını planlaması özellikle çalışanların stres yönetimi için önemlidir. 

Ekonominizi planlayın

Aşırı alışveriş isteği stres belirtilerinden biridir.  Ayakkabı, çanta almak bir an için mutlu edebilir, ancak ay sonu kredi kartı ödemesi sizin için yeni bir stres kaynağı oluşturabilir.  Eşinizle olabilecek tartışmalar da cabası…

Pozitif düşünün, kendi kendinizi motive edin

Olaylar karşısında olumlu düşünmenin de stres mücadelesindeki önemi açıktır. Nasıl ki olumsuz, korku verici durumlar vücutta stres tepkilerini tetikliyorsa, olumlu düşünceler de gevşeyerek rahatlamamıza, fizyolojik denge durumuna geçmemizi sağlıyor. 

İNANÇLI İNSAN OLUN

Din insanı rahatlatan bir kavramdır. Koruyan ve kollayan bir gücün olduğuna inanmak, olanları ulvi sebeplere bağlamak, işin çözümünü Allah’a havale etmek stresi azaltan bir durumdur. Dinî inancı yüksek olan kişilerde stresin daha az olduğu görülüyor.

OLUMSUZ DUYGULARA UYKU KALKANI

Stresle savaşmada iyi ve kaliteli bir uyku uyumak ve yataktan dinlenmiş olarak kalkmak  çok önemlidir.  Delik deşik uyuyorsanız zaten bir bebek gibi tüm dış etkilere karşı savunmasızsınız demektir. Kişi sabah uyandıktan gece yatana kadar ne yaptıysa vücut keseden yemiş demettir. Gece yatıp uyuduğunuzda bütün vücudunuz gevşer ve sadece sizin hayatta kalmanızı sağlayacak merkezler çalışır. Sindirim de bu arada olur. Yedikleriniz kana geçer ve işlenir. Vücudunuz gün içinde bozulan her şeyin tamirini gece siz uyurken yapar. Bu uyku kesintisiz ve kaliteli olmalıdır. Gece eksik uyuyorsanız, gece çalışıyorsanız gece hayatınız varsa, ertesi gün gece yorgun ve eksik kalkarsınız. Sıradan olayları bile kaldıramaz hale gelirsiniz. Yeterli uyku kavramı yaşa ve kişiye göre değişir. Ancak buradaki anahtar nokta, vücuttan serotonin hormonunun yoğun olarak salındığı 22.00-03.00 arasındaki saatte yatakta olmaktır. 

İĞNELİ ÇÖZÜM

Stresle mücadele yöntemlerinden biri de günümüzde daha çok sigarayı bırakmak ya da zayıflamak için faydalanılan akupunktur. Milattan önceki dönemlerden bu yana kullanılan bu yöntem, günümüz modern tıbbında, tıbbi tedavi birlikte ya da hemen sonra uygulanıyor. En etkili olduğu alanlardan biri de stres yönetimi.

Akupunkturun stresin vücutta yol açtığı hormonal ve sinirsel değişikliklere engel olduğunu ve düzelttiğini söyleyen Prof. Dr. Ahmet Usta “Akupunkturun bilinen etki mekanizmalarından bir tanesi vücutta endorfin ve serotonin hormonlarını salgılanmasını düzenlemesidir.  Bu ispatlanmış bir etkidir.  Ayrıca bir etki yolu da belli bölgelerin damarlarının genişleme veya daralmasını sağlamasıdır.  Bu iki mekanizma ile akupunktur, stresin etkilediği beynimiz ve diğer sinir sitemi bölgelerinde olumlu yöndeki değişikliği tetikler.  Örneğin fonksiyonel MR çalışmaları ile akupunkturun beynin ön lobuna giden damarları daralttığı gösterilmiş, böylelikle depresyonlu hastalara fayda sağladığı iddia edilmiştir.  Bunun sonucunda ilk aşamada strese karşı daha az etkilenir duruma geliriz, ikinci aşamada da erken dönem oluşmuş bozukluklar düzelir” diyor.

MİGRENDE VE BEL AĞRISINDA ETKİLİ

Kadınların migren şikâyetinin önce boyun ağrısı ile başladığına ve bunun gerilim tipi baş ağrısı olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Ahmet Usta “Bu tip baş ağrılarında, doğrudan boyun ve baştaki kaslara akupunktur uygulanır, kasılmış kas hemen gevşer ve ağrı geçer.  Ancak kalıcı tedavi için ağrının sebebi olan stresin de ortadan kaldırılması gerekir” dedi. Çalışan erkeklerin genellikle bel ağrısından şikayet ettiklerini bunun da strese bağlı olarak geliştiğini anlatan Prof. Dr. Usta “Çoğu erkek sabahları beli tutulmuş olarak uyanır.  Böyle bir durumda kas içi veya mikro akupunkturla kas gevşetilir, hemen ardından ağrı geçer” diye konuştu.

ZİYNET KOCABIYIK