MUSAB TURAN

İSTANBUL

İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Elektrik-Elektronik Fakültesi Elektronik ve Haberleşme Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Akduman önderliğindeki araştırma grubu, Mikrodalga Meme Tomografisi (MMT) Meme Kanseri Erken Teşhis ve Tarama Cihazını geliştirdi.

İTÜ bünyesinde yapılan araştırmaların tıbbi ürüne dönüştürülmesi ve ticarileştirilmesi için kurulan Mitos Medikal Teknolojiler markasıyla yola devam eden ve 9. versiyonu üzerinde çalışılan projenin klinik testleri tamamlanırken, sertifikasyon süreci devam ediyor.

Mitos Medikal Teknolojiler Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. İbrahim Akduman, mikro dalga ışınları kullanarak klasik mamografinin bir adım ötesinde tanı imkanı sağladıklarını söyledi.

Meme kanseri görüntülemede yaygın kullanılan mamografinin bir X ışını sistemi olduğunu hatırlatan Akduman, bu sistemin görüntüleme yapılabilmek için vücuda X ışını verdiğini kaydetti.

Bugüne kadar 450 hasta üzerinde klinik testleri yapılan prototip cihazın Türk sağlık endüstrisi için umut verici olduğunu dile getiren Akduman, "Kullanılan mikro dalgalar, herhangi bir radyoaktif etkisi olmayan, insan vücuduna herhangi bir etkisi olmayan, normal cep telefonlarında kullandığımız frekanslarının etkileri neyse, aynı çerçevede olan yeni bir teknoloji. Görüntülenen dokunun kanserli mi yoksa normal bir doku mu olduğunu söyleyebilen bir cihazdır. Dolayısıyla daha patolojiye gitmeden ön bilgileri verebilecek bir cihazdır. Mevcut teknolojilere göre daha çok avantajı vardır." bilgilerini verdi. 

- "Klinikten elde ettiğimiz sonuçlara göre cihazımızı yeniledik"

Meme kanserinin günümüzde daha erken yaşlarda görülmeye başladığını anlatan Akduman, mevcut teknolojiye sahip mamografi cihazlarının erken yaşlarda oluşan meme kanseri teşhisini neredeyse söyleyemez durumda olduğunu kaydetti.

Oysa geliştirdikleri MMT'nin her yaştaki oluşumları görüntüleyebilen bir teknolojiye sahip bulunduğunu aktaran Akduman, "Yerli olarak geliştirdiğimiz MMT ile meme kanseri riskine karşı neredeyse 2 milimetre boyutlarındaki dokuları erken aşamada teşhis edebiliyorsunuz. Bu da insan sağlığı açısından inanılmaz önemli bir gelişme." ifadelerini kullandı. 

Akduman, kendisinin 1990’dan bu yana mikrodalga görüntüleme teknolojisiyle ilgilendiğini dile getirerek, ürünü geliştirmeye 2009 yılında başladıklarını söyledi.

Türkiye sağlık endüstrisi ve dolayısıyla görüntüleme ve teşhis sanayi kolunun yıllarca dünyanın gerisinde kaldığını hatırlatan Akduman, şöyle konuştu:

"Biz 2009’da tıbbi alana uygulama kararı verdik ve meme kanseri ile başladık. Bu çok hızlı gelişti aslında rakiplerimize göre de çok hızlı geliştik. Rakiplerimiz neredeyse bizden 20 yıl önce bu işlere başlamıştı, biz bu aşamada önce ilk prototip ürünümüzü geliştirdik. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nde ilk klinik testlere başladık. Çok üst düzey sonuçlar aldık. Bu arada geliştirdiğimiz cihazda yapmamız gereken yeni katkıların, yeni gelişmelerin olmasına karar verdik. Bunları yeniledik ve daha sonra Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne yeni bir cihaz daha koyduk. Onunla klinik süreçlerimize devam ettik. Klinikten elde ettiğimiz sonuçlara göre cihazımızı yeniledik. Cihazımız daha iyi sonuçlar verecek, daha iyi görüntüler elde edecek hale getirdik. Şu anda gördüğünüz cihaz, bunun 9. versiyonudur. Artık biz cihazın tıbbi cihaz sertifikasyon sürecini başlattık."

- "Tıbbi cihaz teknolojisinde dışa bağımlılığı aşağı çekeceğiz"

MMT için Avrupa’da veya Amerika'da tıbbi cihaz sertifikasyonu yapılacağını anlatan Akduman, bunun 1-1,5 yıl kadar süreceğini söyledi. Akduman, "Bu zor bir süreç, yani tıbbi cihaz geliştirmedeki süreler öyledir. Cihazı geliştirmek yüzde 25’tir, cihazın ticari sertifikasyonu yüzde 50’dir. Diğer geri kalan yüzde 25 de ticarileştirmektir. Böyle bir süreç var, biz şimdi bu süreci yaşıyoruz." değerlendirmesini yaptı. 

Akduman, MMT'nin seri üretime başlamasıyla Türkiye'den üst düzey bir tıbbi cihaz çıkacağını belirterek, tıbbi cihaz ithalatının bugüne kadar cari açığı artırıcı etkide bulunduğunu anımsattı.

Akduman şöyle konuştu:

"Biz bugüne kadar MR cihazını CT cihazlarını, mamografi cihazlarını hep yurt dışından alıyorduk. Oysa şimdi yeni bir teknoloji ve bu teknolojiye dayanan yeni bir cihaz bu ülkeden çıkacak. Teknolojiye katkıda bulunuyoruz ve bu teknolojiyi kullanan bir cihazı dünyaya açıyoruz. Meme kanserinin insanlara verdiği zararı minimize edeceğiz. İnsanların hayatlarını kurtarma yönünde, insanlara büyük bir katkı sunacağız. Ve ülkemize de tıbbi cihaz teknolojisinde de gelecek olan dışa bağımlılığı aşağı çekeceğiz. Ülkemizde neredeyse her yıl 14 milyar dolar, tıbbi cihaz için yurt dışına kaynak akıyor. Dolayısıyla bu cihazlarla başlayıp geliştirdiğimiz, geliştireceğimiz diğer cihazlarla artık Türkiye’yi tıbbi cihaz üreten ve dünyaya ihraç eden düzeye gelebilecek bir ülke olarak hayal ediyoruz." 

- "Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan destek bekliyoruz"

Bir mamografi sisteminin ortalama maliyetinin 600 bin avrodan başladığını belirten Akduman, MMT'nin fiyatının ise 500 bin liradan başlayacağını söyledi.

Akduman, MMT'nin yaygınlaşması için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan destek beklediklerini ifade ederek, sözlerini şöyle tamamladı:

"MMT cihazının ülkemizde tarama amaçlı kullanılması temel öncelik olarak öne çıkmaktadır. Sayın Cumhurbaşkanımızdan MMT cihazının halk sağlığı taramalarında kullanılması için Sağlık Bakanlığının gerekli yasal düzenlemeleri yapması ve bu amaçla kaynak oluşturması konusunda destek istiyoruz.

Sağlık Bakanlığı ile koordineli olarak, MMT cihazını kullanan gezici tarama birimlerinin oluşturulması ve özellikle taşrada yaşayan ülkemiz kadınlarının meme kanseri taramasının yapılması. Bu amaçla Sağlık Bakanlığı tarafından yaklaşık 1 milyar TL olarak öngörülen kaynakların oluşturulması önem arz etmektedir. MMT cihazının Sağlık Bakanlığına bağlı hastanelerde kullanımı ile meme kanserinin görüntülenmesi amacıyla hastanelerde kullanılması için gerekli düzenlemelerin ve kaynakların oluşturulması da son derece kıymetlidir.

MMT gibi yeni ve ileri teknolojili tıbbi cihazların geliştirilmesi ve üretilmesi hedefi doğrultusunda İTÜ öncülüğünde, İstanbul Üniversitesi ve Marmara Üniversitesi olarak Kalkınma Bakanlığına sunulan İleri Teknolojili Tıbbi Cihazlar Araştırma, Geliştirme ve Uygulama Merkezi projesinin, yaklaşık 100 milyon lira, yatırım bütçesine alınmasını istiyoruz.”