Tokgözoğlu, yaptığı yazılı açıklamada, kadınların kalp krizinden ölüm oranının erkeklerinkinden fazla olduğunu vurgulayarak, Avrupa'da kadınların yüzde 51'inin kalp damar hastalıklarından, yüzde 3'ünün meme kanserinden hayatını kaybettiğini belirtti.

Ancak bu konuda "kadınların asıl ölüm nedeni, meme kanseri" şeklinde bir kanaat olduğunu aktaran Tokgözoğlu, "Östrojenin, kadınları kalp hastalığından koruduğu sanılıyor, halbuki sadece hastalığın erkeklere göre 10 yıl daha geç ortaya çıkmasını sağlıyor" ifadelerini kullandı.  

Lale Tokgözoğlu, şeker hastalığının kalp hastalığı riskini erkeklerde 2, kadınlarda ise 3 kattan fazla artırdığını aktararak, şöyle devam etti:

"Kadınlar genelde nikotini daha hızlı metabolize ettiğinden sigara kadınlarda daha fazla risk oluşturuyor. Hele kadın, hormon veya doğum kontrol hapı alıyorsa sigaranın oluşturduğu risk daha fazla oluyor. Hiç kimse sigara içmemeli ama kadınlar asla içmemeli. Hareketsizlik, kadınları daha fazla etkiliyor. Orta yaş üzeri kadında hareketsizlik, adeta sigara içmek kadar riskli."

Kadınlarda kalp krizinin erkeklere göre farklı belirtiler verebileceğine işaret eden Tokgözoğlu, şu bilgileri verdi:

"Bu konuda kadınlar daha dikkatli davranmalı çünkü kadınlarda kalp krizinin tipik belirtisi, göğüz ağrısı olmayabilir. Bazı kadınlarda tipik göğüs ağrısı olsa da bazen sadece nefes darlığı, bulantı, kusma, çene veya mide ağrısı, çarpıntı gibi yakınmalar da olabiliyor. Tipik ağrı olsa da kadın hasta, kalp hastalığı olasılığını kendisine konduramıyor, hekimler de kadınların kalplerinden daha az şüpheleniyor. Göğüste baskı, ağrı, sıkışma hissi olduğunda özellikle orta yaş ve üzerinde aksi ispat edilene kadar kalp hastalığı olasılığını düşünmek gerekiyor. Şiddetli ağrı varsa bir an önce ambulans çağırmak, oyalanmamak hayat kurtarıcı olabilir."

Dernek bünyesinde kurdukları Kadın ve Kalp Sağlığı Proje Ekibi'nin kadınlarda kardiyovasküler hastalıklar konusunda araştırma yaptığını, çalışmaların Avrupa Kardiyoloji Derneği'yle iş birliği içerisinde yürütüldüğünü anlatan Tokgözoğlu, çalışmalar doğrultusunda kamuoyunu ilgilendiren çok önemli sonuçlar çıktığını aktardı.

Lale Tokgözoğlu, Türkiye'nin de katıldığı 24 Avrupa ülkesinde yapılan EUROASPIRE çalışmalarında hareketsizlik, kilo fazlalığı, psiko-sosyal faktörler gibi yaşam tarzından kaynaklanan sorunların, kadınlarda kalp hastalıklarına yakalanma açısından daha önemli olduğu ortaya koyduğunu kaydetti.

Her iki cinsiyetin de sigara içmemesi, sağlıklı beslenip hareketli kalarak kilo almaması, yüksek tansiyon, kolesterol veya şeker gibi risk faktörleri varlığını bilmesi gerektiğini vurgulayan Tokgözoğlu, "Kadınlarda kalp sağlığını korumak için asla sigara içmemek, özellikle orta yaşa girerken kilo almamak, hareketsiz kalmamak, sağlıklı beslenme, işlenmiş gıdalardan, tuz, şeker ve aşırı yağlı yiyeceklerden uzak durmak ve özellikle ailede kalp hastalığı varsa hekim kontrolünü ihmal etmemek hayati önem taşıyor" değerlendirmesinde bulundu.