Rum’da oyun bitmez.

‘Ne de olsa Bizans’ın torunlarıyız’ diyorlar kendilerine, aralarında uzaktan yakından her hangi bir kan bağı olmasa da.

 

Rum lider Anastasiadis, müzakerelerin tamamlanmasını ve de olası referandumu 2018 yılına attıktan sonra döndü bir de Davos toplantısında tüm geleneklere aykırı olarak BM Genel Sekreteri Ban Ki Moon’a kendi isteklerini içeren rapor sundu.

Anastasiadis herhalde biz “Kıbrıslı Türkleri “keriz”, Türkiye’deki yöneticileri de “aptal” sanıyor.

 

Bakın raporunda neler yazmış bu aklı çok çalışan ve bizi de ahmak sanan Rum lider.

Müzakarelerde son durum:

“Anlaşmaya yönelik yol uzun, belirsizlikler fazla. Yönetim, Güç Paylaşımı, Mülkiyet, Ekonomi ve AB başlıklarında önemli uzlaşı var ama somut bir sonuç yok” diyor (ve bu nedenle de müzakereler 2016 yılında sonuçlanamaz imasında bulunuyor.)

 

Daha görüşülmeyen konular:

Toprak düzenlemesi, Güvenlik ve Garantiler, Yabancı askerlerin çekilmesi, Anayasa ve yasaların yazımı, Anlaşmadan sonraki Uluslararası anlaşmalar listesi. (Güvenlik ve Garantiler daha konuşulmamış ama garantörlüğün kaldırılmasına Türkiye’nin sıcak baktığı havasını yaratmaya çalışıyor Rum lider ve Rum siyasiler)

 

Önem arz eden konular:

Yeniden yerleşimin ve tazminatların maliyetleri ve kimin tazmin edeceği,

Federal ve kurumsal örgütlerin kurulması.

 

Çözümün ilk günü:

Kapalı Maraş ayni gün iade edilecek,

Büyük miktarda Türk askeri adayı terk edecek,

Ara bölge Rumlara verilecek,

KKTC sınırları içinde iskana açılmamış bölgeler (askeri bölgeler) derhal iade edilecek.

 

Bu listeye lütfetmiş Sayın Anastasiadis ve Kıbrıslı Türklerin de anlaşmanın ilk gününde nelerden yararlanabileceğini yazmış.

Hükümete hemen katılacakmışız,

Limanlar ve Hava limanları açılacakmış,

Direkt ticaret de başlayacakmış.

Duyan da doğru olduğuna inanacak, egemen Rum yönetiminden böylesi izinlerin ve hoş görünün daha ilk günden çıkacağına.

 

Anastasiadis’in raporunda yazanlar tam bir hikaye.

Zannediyor ki, bizler bundan yaklaşık 120 sene evvel Girit’te tezgahlanan oyunu ve yaşananları unuttuk ve Batı Trakya’daki kardeşlerimizin durumunu hiç bilmiyoruz!

 

Anlaşmanın ertesi günü, adadaki Türk askerinin büyük bir kısmı, Anastasiadis’e göre yüzde 95’i gidecek ve Türkler kolay bir lokma sınıfına indirgenecek.

Maraş derhal iade edilecek ve Maraş’a geri dönüş sayısı içine dahil edilmemiş yaklaşık 60 bin Rum yerleşecek.

İade edilen topraklara 100 bin Rum göçmen, KKTC topraklarına da 60 bin Rum, Maraş’la birlikte toplamda 220 bin Rum şu anda KKTC’nin elinde olan topraklara yerleşecek...

Sonrası zaten malum.

Türkiye’nin garantisi sulandırıldıktan veya da ortadan kaldırıldıktan sonra bir daha adaya silahlı müdahale edemeyeceği garantili ve de kesin olarak belli olduktan sonraki İlk fırsatta da, aynen Makarios’un yaptığı gibi “Türkler isyan etti” bahanesi ile saldırılacak ve adanın tümü Rum idaresi altına alınacak.

Aslanım Anastasiadis, sen bu kafada gidersen müzakereler değil 2018’de, 2078’de de bitmez, bilgin ola.