Haber : Mihrişah SAFA
Fotoğraflar: Mine ZABCI

EUROVİZYON ÖZEL HABER


Mezarlık davası mahkeme koridorlarında sürerken, sahibi Ramadan Güney ile 20 yıl önce vefat eden eşi Süheyla Güney’in , Brookwood’da  özel bir bölmede yan yana tabutta yattıklarını  saptadı. Anne ve babalarının Kıbrıs’ta yanyana gömülmek istediğini ve bu yönde vasiyetleri bulunduğunu söyleyen Erkin ve Gönül Güney kardeşler, “Diane Holliday, babamın Britanya sınırları dışına çıkarılmaması için mahkeme kararı çıkarttı. Biz de ikisi için yanyana özel anıt yaptırdık” dedi

 

Babalarının Kuzey Kıbrıs’ta zehirlenerek bir cinayete kurban gittiğini iddia eden Güney kardeşler, Diane Holliday’in kendilerinden hem mezarlığı, hem de 1.2 milyon sterlinlik mahkeme masraflarını istediğini belirtirken, iki kardeş hem hukuki yolla işi çözme peşinde.. Hem de anne-babalarını,bir an önce İslami adete göre gömme peşindeler...

Londra’da Avrupa’nın en büyük ikinci mezarlığının sahibi olarak adından uzun süre söz ettiren işadamı Ramadan Güney, ölümünün üzerinden 6 sene geçmesine rağmen filmleri aratmayan olaylarla yeniden İngiltere gündeminde.

2006 yılında Kuzey Kıbrıs’ta vefat eden Güney’in oğlu Erkin Güney ile avukat kızı Gönül Güney, bir yandan babalarının sevgilisi Diane Holliday’e karşı hukuk mücadelesi verirken, bir yandan da 20 yıl önce ölen anneleri Süheyla Güney ile babalarının cenazesini vasiyetleri gereği Kuzey Kıbrıs’ta yanyana defnedecekleri günü bekliyorlar.

Ramadan Güney ölümünden sonra toprağa verilmedi ve, Brookwood Mezarlığında, oğlu Erkin’in yaptırdığı anıt mezarda tabutta yatıyor. Yanında da 20 yıl önce ölen eşi Süheyla Güney bir başka tabutta bekletkiliyor.

Ramadan Güney’in 1985 yılında satın aldığı, Avrupa’nın Leningrat’dan sonraki en büyük mezarlığı Brookwood Cemetery’nin, işadamının sevgilisi Diane Holliday’e Londra’daki Yüksek Mahkeme “Royal Courts of Justice” tarafından devredilmesi kararından sonra, olaylar da zincirleme akmaya başladı.

Ramadan Güney ölene kadar mezarlığı idare eden Diane Holliday, Güney ailesine karşı mahkeme masraflarını ödetme konusunda dava açarken, Erkin ve Gönül Güney devir kararını temyize taşıdılar. Babasından kalan mezarlığı ve içinde bulunan emlağı Diane Holliday’e devretmek istemeyen Erkin Güney, babasının Kıbrıs’ta öldürüldüğünü iddia ederek, “Babamı ölümünden sonra bile rahat bırakmıyor bu kadın. Babam, bu kadınla resmen evli değildi. Babamdan çocuğu olduğunu iddia ediyor, ancak şüpheli” diyerek, ilginç açıklamalarda bulundu. Bu arada temyizin sonucunun bu yıl içinde belli olacağı bildirildi.

 

GÜNEY ÇİFTİ BROOKWOOD’DA ÖZEL ANIT MEZARDA  YANYANA İKİ TABUTTA YATIYOR

 

Hukuki savaş, karşılıklı suçlamalar, cinayet ve cinayete teşebbüs gibi iddialarla dolu Güney davasının merkezindeki isim şüphesiz Ramadan Güney… 1950’lerde İngiltere’ye gelen ve Kuzey Londra’da, Green Lanes’de açtığı plakçı dükkanıyla Türk toplumu arasında bir ilki başlatan Güney, daha sonra işlerini büyüttü… 1985 yılında da Güney Londra’da Woking yakınlarındaki Brookwood Cemetery’i (Özel mezarlık) satın aldı. İngiltere’nin en büyük mezarlığı olan Brookwood’u, Ramadan Güney’in ölümünden önce İngiliz sevgilisi Diane Holliday işletiyordu. 2006 yılında ölümünden sonra ise oğlu Erkin Güney yönetmeye başladı.

Yüksek Mahkeme’nin mezarlığın idaresini, babasının sevgilisine iade kararına itiraz eden Erkin Güney, konuyla ilgili şu bilgileri verdi;

“Babamın eceliyle ölmediğinden eminiz. Babamın Kuzey Kıbrıs’ta  zehirlenerek öldürüldüğüne inanıyoruz. Babamın kanında yaptırdığımız otopside 225 mili gram  ethanol çıktı. Babam bildiğiniz gibi tam anlamıyla inançlı bir mümindi, ağzına içki koymazdı. Kıbrıs’ta öldürüldüğüne dair elimizde birçok iddia var, ancak üzerine gidilmesi hep engellendi. Babam sevgilisi Diane ile kanun karşısında evli değildi. Bu kadın babamdan çocuk sahibi olduğu iddiasında. Rahmetli babam vakestomi yaptırmıştı. Bunun doğal olarak tersine döndüğünü sanmıyoruz.  Bu 12 yaşındaki erkek çocuk bizim kardeşimiz ise zaten ona ömür boyu bakacağız, kendimizden ayrı tutmayacağız. Bildiğiniz gibi Diane, babamdan önce Harrods mağazasının eski sahibi  Muhammed Al Fayed’in oğlu Dodi’den bir kız çocuk doğurduğunu iddia etmişti.. Hatta Dodi, Prenses Diana ile kazada ölünce, baba Muhammed El Fayed’e gidip, para istedi.. Bu kadın bu yolla yaşamını kuran bir insan.

Ayrıca Kuzey Kıbrıs’ta  yazıp, imzaladığı bazı çeklerin üzerinde oynanıp, bolca “0”lar eklenip, miktarının kat kat arttırıldığına inanıyoruz. Babam aleyhine birçok Kıbrıslı Türk orada  şahitlik yaptı, bunları Diane’nin parayla kandırdığını sanıyoruz. Babam hayatının kalan bölümünü çok sevdiği vatanında geçirmek istiyordu. Zaten son yıllarda Diane ile arası iyi değildi, ayrı yaşıyorlardı. Babamın vasiyeti Kuzey Kıbrıs’a , annemle gömülmekti.. Zaten annem 1992 yılında öldüğünde onunla birlikte adaya gömülmek istediğinden, rahmetli annemi Brookwood’da çok derin olmayan bir mezara gömmüştük.. Babam ölünce, baktık Diane Kıbrıs’a gömdürtmüyor, mahkeme kararı çıkartmış, biz de annemin cenazesini çıkartıp, ikisi için burada özel bir yer altında bölme yaptırdık. Küçük bir anıt mezar, Şimdi ikisi karşılıklı burada tabutlarında yatıyorlar. Biz 5 kardeşiz, bizim için çok acı verici bir olay. Hep üzülüp, ağlıyoruz.  İkisi de inançlı insanlardı, Müslüman geleneklerine göre yanyana, toprağın altında bile yatamıyorlar.

Diane Holliday, mahkemeden hem mezarlığın kendine  devri kararını çıkarttı. Hem tüm mahkeme masraflarını ödememizi talep ediyor. Mahkeme masrafları 1.2 milyon sterlin. Mezarlıkla ilgili 5 kardeş direktörüz. Hem bizi, hem de çalışan 15 kişiyi işten çıkartma kararı aldırttı. Bu parayı bizden talep ediyor mahkeme. Gönül ve benden başka kimsenin durumu uygun olmadığı için benim evime, kardeşimin adına olan evine, mülküne haciz gitti. Hukuken savaş veriyoruz.. Zaten mezarlık üstüne yüklü bir para borçlanan bu kadının aldığı kredi için her ay binlerce sterlin ödüyoruz.

Babamın ölümünden sonraki gelişmeler hem çok sinir bozucu, üzücü, hem tüm ailemizi yıpratıcı. Düşünün daha babamı gömemedik.. Yattığı yerde kemikleri sızlıyordur.  Benim 3 çocuğum var, mezarlıkta işçi gibi çalışıyoruz. Babamın bıraktığı yerden devam ediyoruz. Ancak bu davada adaletin yerini bulması için elimizden geleni yapmaya hazırız. Hem üzüntüyle, hem de çok karışık İngiliz hukuk sistemiyle mücadele veriyoruz.”

 

GÖNÜL  GÜNEY: “DİANE, MEZARLIĞA SAHİP OLMA PEŞİNDE”

 

Babalarının ölümünden sonra çok sıkıntılı, depresif günler yaşadıklarına dikkat çeken Ramadan Güney’in avukat kızı Gönül Güney,  49 yaşındaki Diane Holliday’in mezarlığın sahibi olma peşinde koştuğunu öne sürerek, sorularımızı yanıtladı.

Anne ve babasının neden hala gömülmediği sorumuza, “İkisi sağken birlikte, Kıbrıs’ta yanyana gömülmek istediklerini söylerlerdi. Babamın yazılı 2 vasiyeti vardı. Ancak ikincisini hiç görmedik, hukuken ne kadar geçerli bilmiyoruz. Babam ölünce Diane, babamın İngiliz vatandaşı olduğunu, burada yaşadığını belirterek, mahkemeden Britanya sınırları dışında gömülmemesi kararını çıkarttı. Biz de buraya getirdik, ancak gömmedik. Düşünün, babam 2006 yılından beri tabutta.. Annem de onun yanında tabutta.. Diane Holliday’in babamdan çocuk sahibi olduğuna da inanmıyoruz. DNA testinin ilki belirsiz bir sonuç verdi.. İkincisini ise görmedik.. Nerede, kime yaptırdı bilmiyoruz. Bu çocuk kardeşimiz ise zaten ona sahip çıkmaya hazırız. Dodi El Fayed’den dediği kızını da Amerika’da bir aileye evlatlık verdi bu kadın. Ancak kızın kimden olduğu meçhul.. Diane ile ortak bir noktada anlaşmaya çalıştık, hala da bunda ısrarlıyız. Ancak o buna yanaşmadı.  Diane ve babam, babamın ölümü öncesi ayrı hayat sürüyordu. Babam zamanının büyük bölümünü Kıbrıs’ta geçiriyordu. Bu kötü günlerde en büyük desteği ailelerimizden görüyoruz.  Hepimizin malı mülküne el konulması tehlikesi var. Erkin, Brookwood’da annem ve babam için bir memorial yani anıt mezar yaptırdı. İkisi de oradalar.  Onları yanyana toprağa vermeyi çok istiyoruz” şeklinde yanıt verdi.

 

YÜKSEK MAHKEME SEVGİLİNİN İSTEDİĞİ YÖNDE KARAR VERDİ

 

Bu arada bundan bir sure önce  Diane Holliday, Erkin Güney’i kendisini öldürtmeye teşebbüsten dava açmış, ancak 46 yaşındaki Güney bu davada suçsuz bulunarak serbest bırakılmıştı.

İngiliz Yüksek Mahkeme yargıcı Justice Waller, Ramadan Güney’in Londra’yı kendine ikamet yeri olarak seçtiğini ve uzun yıllar burada yaşadığını belirterek, Diane Holliday ile ilişkisine başladıktan ve oğlu olduktan  sonra da buna devam ettiğini söylerek, İngiliz kadın lehine karar verdi.

Diane Holliday, İngiliz basınında skandalların ismi olarak tanınıyor. Holliday’in, dünyanın en ünlü mağazalarından Harrods’un sahibi Mısırlı işadamı Muhammed Al Fayed’in , Prenses Diana ile Paris’te trafik kazasında ölen oğlu Dodi’den de bir kızı bulunuyor. Holliday’in kızını Amerika’da bir aileye evlatlık verdiği öne sürülüyor.