Bir yanda Deniz Seki’nin aldığı boğaz manzaralı köşk haberi, diğer yanda oğluna okul pantolonu alamadığı için intihar eden çaresiz babanın ölüm haberi.

Haber sitelerine ne var ne yok diye göz atarken, karşıma bu iki haber peşpeşe çıktı. Birinde yüreğim sızladı, diğerinde ne olumlu ne de olumsuz hiçbir şey hissetmedim. Evet, bu sene Deniz Seki’nin çok çalıştığını belki birçoğumuz biliyoruzdur.  Çok çalışanın hakkıdır, olmalı da, buna söyleyecek söz yok, hayırlı uğurlu olsun, güle güle otursun ama bir şeyler var yanlış giden.

Birileri çok çalışarak lüks içinde yaşayabiliyorken, birileri de çok çalıştığı halde karnını zar zor doyurabiliyor. Birileri yüz kızartıcı  suçlar işlediği halde ortalıkta rahatça hayatına devam edebiliyorken, birileri de namusuyla şerefiyle çalıştığı halde çaresiz kalabiliyor.

Bu  bütün dünyada böyle belki ama bizim ülkemiz, bizim insanımız için utanç verici bir tablo bana göre.

Bir şeylerin değişmesi lazım, insanlık lazım, adalet lazım...

Bu olay bizim ülkemizin ayıbı, siyasilerimizin ayıbı, okul yönetiminin ayıbı, akrabaların ayıbı, komşuların ayıbı, toplumun ayıbı, insanlığın ayıbı...

Biz bu utançla yaşayabiliyoruz, iki güne unuturuz da ama o çaresiz baba yaşayamamış.

Bir firmada tornacı olarak çalışan fakat motosiklet kazası geçirdiği için çalışamayan, çalışamadığı için de oğluna okul pantolonu alamayan ve pantolon alamadığı için intihar eden çaresiz babanın intiharıyla ilgili yapılan açıklamalara baktığımda şunları gördüm;

SANATÇI HALUK LEVENT’İN AÇIKLAMASI

"Bazı şeyleri yazmak zorundayım. Yoksa bu tarafıma fırsatçılık olur... Evet Kocaeli'de intihar eden içimizi acıtan baba için üzgünüz hem de çok. AHBAP olarak ne gerekiyorsa yapacağız... Çocuklarına burs vereceğiz.. Ama devleti küçümsememek lazım. Emin olun o baba valiliğe kaymakamlığa başvursa idi bu sorunu çözülebilirdi.. Evet ben her dönem hükumetlere karşı bir muhalif olabilirim ama gördüğüm şeyleri yazmak durumundayım. Valiliklerin Kaymakamlıkların yardımlarını küçümsemeyin. Yani "hiçbir şey yapmıyor" değiller."

VALİLİĞİN AÇIKLAMASI

"Körfez ilçemizde yaşanan intihar olayı basında yer almıştır. Söz konusu haberler; 'intihar sebebi çocuklarına kıyafet alamadığı ve bu sebeple okula alınmadıkları' şeklinde yayınlanmıştır. Yapılan araştırma ve inceleme sonucunda, bu haberlerin gerçeği yansıtmadığı, olay sebebinin psikolojik nedenlere dayandığı anlaşılmıştır. Haberlerin kamuoyunu yanlış bilgilendirerek, olumsuz algı oluşturmaya sebep olduğu anlaşılmaktadır. İnceleme başlatıldı, gerekirse soruşturma da açılacaktır. Aile ile biz konuşamadık. Aile bu olaydan sonra gitmiş. Okulda böyle bir şey var mı; iddia edilen konular eğer sübute ererse soruşturma açılacak. Ama var mı yok mu belli değil. Okul müdürü diyor 'Böyle bir şey yok'. 'Biz' diyor, 'kimseyi geri çevirmedik, hatta gelenlere biz kıyafet de aldık, talepte bulunanlara.' Velinin bize böyle bir talebi de yok."

Konuya birkaç şey daha ekledikten sonra, yorumu sizlere bırakıyorum.

Bir kişi bile bir şeylerin değişmesine vesile olabiliyorsa, çözüm var demektir. Hayattayken düşünmek, olabilecekleri öngörmektir. Akıl, vicdan, merhamet, insanlık, o zaman anlam kazanır.

Son zamanlarda kaybolan küçük çocukların başlarına gelenleri de ne kadar kanıksadık. Kan donduran olaylar artık güncelleşti. İnsanlık vahşi çağa doğru mu ilerliyor, yoksa bitiyor mu sorgulanmalı. Ne önemi var; seçim, ekonomi, dolar, faiz, enflasyon ve diğerleri... Dokunmak lazım artık, insan hayatına dokunmak... Onca güzel değerlerimiz varken böyle nereye savruluyoruz?

...