Fransa ile Almanya arasındaki geleneksel ittifak, Nicolas Sarkozy’nin son dönemdeki çıkışları nedeniyle yerini mesafeli bir diyaloğa bırakmak üzere.
Alman Başbakanı Angela Merkel, Sarkozy’nin seçim mitinglerine katılacağını açıklamıştı.
Alman Der Spiegel dergisi ve Fransız Le Figaro gazetesine göre, Merkel, Sarkozy’nin seçim mitinglerine katılmama kararı aldı.
Geçtiğimiz Avrupa Birliği zirvesinde, Merkel’i seçim toplantılarına davet eden Sarkozy, Alman meslektaşından olumsuz yanıt aldı.
Seçim kampanyası nedeniyle verilen mesajlar bu tepkinin ana nedeni.
Başta yabancıların ülkede ve Avrupa’da fazlalık olarak görüldüğüne dair açıklamalar ve Fransa’da başlatılan yabancı karşıtı politikaların Avrupa’ya da önerilmesi, Berlin’de pek de memnuniyet yaratmamış gelen haberlere göre.
Son olarak da, Sarkozy’nin yabancıların Avrupa’ya ‘akın’ına set çekmek için, “Schengen’i gözden geçirmeyi” önermesi bardağı taşıran son damla oldu.
Ülkedeki aşırı sağın oylarını almak için merkez sağ partisi UMP’yi daha da sağa çekmesi, Avrupa Hıristiyan Demokrat değerlerinin çıtasını yerinden oynatma çabası olarak algılandı.
İlk itiraz da en büyük müttefiğinden, Merkel’den geldi.
Bu da çok anlamlı.
Zira, Almanya böyle başlayan söylemlerin, ırkçılığın ve faşizmin kitabını yazdığını tarihinde yaşayarak görmüş bir ülke.
İyi haber bu...
Camilere saldırılar ve neden sonuç ilişkisi
Önce Belçika, ardından Fransa...
Camilerde yaşanan saldırı olayları, kuşkusuz popülist siyasetçilerin başlattığı tartışmalarla beraber okunması gereken ve asla münferit olarak görülmemesi gereken olaylar.
Fransa’nın kuzeyindeki Arras kentinde, Cezayir asıllı bir kişi, bir camide bir saldırı gerçekleştiriyor ve bir kişi hayatını kaybediyor.
Saldırganın Müslüman olduğu gelen haberlerde altı çizilen bilgi.
Avrupa’da en çok Müslüman nüfusun yaşadığı ülke olan Fransa’da, helal et tartışmalarının Sarkozy cephesi tarafından seçim malzemesi olarak kullanılma sı, provokatif bir özelliğe de sahip.
Sarkozy, bu gafını düzeltmek üzere, hafta içinde Paris Camii’ni ziyaret etti ve İslam Konseyi yetkilileri ile biraraya geldi ama bir kez Pandora’nın kutusu açıldı işte.
Fransa’daki toplumsal ve siyasal yapıyı iyi izleyen çevreler, seçime doğru “Müslümanları olumsuz bir tablonun içine çekmek için provokasyonların artabileceğine” dikkat çekip, bu tür gelişmelerin dikkat ve sükunetle izlenmesinin önemini vurguluyor.
Bir seçim kazanmak uğruna Avrupa değerlerinden, Kuzey Afrika’dan Suriye’ye halkların kaderiyle oynanmasını da tarih elbette ibretle kaydediyor.
En tehlikelisi ise, siyasetçilerin tırmandırması sürdükçe kamuoyu yoklamalarında bu trendin desteklendiğine dair sonuçların görülmesi.
STAR
