MİHRİŞAH SAFA
LONDRA

Mayıs ayında kuruluşu açıklanan Türkçe Konuşan Topluluklar Asamblesi  TURKUAS UK Başkanı Prof. Mustafa Camgöz, düzenlediği basın toplantısında kuruluşlarıyla ilgili tepkilere hem yanıt verdi, hem de yapacakları projeleri açıkladı.


Kıbrıs asıllı, kanser dalında yaptığı buluş ve çalışmalarıyla dünya çapında  yakından tanınan Prof. Mustafa Camgöz, TURKUAS UK’in Trafalgar Meydanındaki ofisinde yaptığı basın toplantısında, asla bir “çatı örgüt” olmadıklarını, İngiltere’ye bakan bir “pencere “ olduklarını vurguladı. “Mottomuz yaşa, yaşasın. Biz federasyon değiliz. Beraber çalışmaya önem vereceğiz. Biz İngiltere Türk Dernekleri Federasyonuna üye olmayı bile önerdik. Gizli bir acendamız yok. Buraya beni başkan önerdiklerinde , kabulumun ana nedeni toplumsal sorunları kanımda hissetmemdir.Konu kanımda dolaştığı için girdim. “ diye konuştu.


Çeşitli mesleklere mensup 12 kişiden kurulu TURKUAS UK’İn, Genel Sekreteri Cem Ulutuncel ile birlikte basın mensuplarına bilgi veren, sorularını yanıtlayan Prof. Mustafa Camgöz, kuruluşun İngiliz Charity Commission’a (Vakıflar Dairesi) resmen başvurduğunu, hala işlemlerin devam ettiğini belirtti, prensiplerini şöyle açıkladı;


“Mayıstan bugüne kadar sizlere sınırlı bilgiler aktardık. Ancak şimdi uçak pistten kalkmıştır. Herşeyimizin şeffaf olmasına önem vereceğiz. Toplum olarak birçok bölgede zayıflıklarımız var. Kurulurken 12 kişi önce gayri resmi şekilde iletişimle biraraya geldik. Geçmişimizle ve aldığımız güvenle bir vakıf kurmaya karar verdik.Kendimizi kuvvetli bir çatı örgütü olarak görmüyorum. Biz federasyon değiliz.Ancak “yaşa, yaşasın”a inanıyoruz. Sivil Toplum Kuruluşlarının ana forsu, motivasyondan gelir, biz kimseye dokunmayacağız. Beraber çalışmaya önem vereceğiz. Hatta onlara hizmet vereceğiz. Biz İngiltere Türk Dernekleri Federasyonuna üye olmayı bile önerdik. Gizli acendamız yok. Vakfı kurarken arkadaşlarımızın başkanlık teklifini toplumsal sorunları kanımda hissettiğim için kabul ettim ve bir noktaya kadar da yükü çekiyorum.


Prensiplerimizi şöyle sıralayabiliriz;

1-    
Kayıtlı bir vakfız. İngiltere sisteminde kayıtlı bir vakıf olma yolunda tüm başvurularımızı yaptık. Herşeyimizle açık olacağız. Bunda ısrarımız,  toplumumuzun güvenini kazanmaktı. Art niyetimiz yoktur. Charity Commission idare ettiği şekilde işlemlerimizi hem web sitemizde, hem onlar kanalıyla yasal şekilde ortaya koyacağız.

2-    
Inclusive olması.. Türkçe konuşan toplum dedik. Kanserde hasta hastadır. Turkuas’da Kıbrıslı, Kürt, Adanalı, Laz, Alevi farketmiyor. Amacımız bunlari bir çerçeve içinde birleştirmek değil. Diyalog halinde pozitif elverişlilik yaratmak.

3-    
Biz 12 kişiyiz. İlk kadromuz. Kendimizi halka empoze etmiyoruz. Bunların bir çoğu eğitimci. Aramıza katılacak 6 aslan daha arıyoruz. Misyonumuz süper ciddi, aradığımız kriterlere uygun insan arıyoruz. Temeli sağlam kurmak istedik.

4-    
Turkuas UK İngiltere’ye dönüktür. Bizim bugün Türkiye’nin politikasıyla işimiz yoktur. Sivas olayını yeni öğrendim, şahsen çok şeyi de bilmiyorum, bazı kişileri tanımam. Ben bu işe temiz başladım. Ama ben bugün tutup Alevi politikası yapacak değilim. Aleviler bize ısındı. “


Projeleri konusunda da bilgi veren Prof. Mustafa Camgöz, bu konuda şunları açıkladı;


1. İngiltere siyasi hayata  katılım ve teşvik. Gençlerden kim olursa olsun, halkımızdan niyeti, gücü olanlara siyasete girmeli. Bunu sağlamak istiyoruz. Bu konuda katalist olacağız. Son Almanya genel seçimlerinde 11 Türk milletvekili seçildi. 9 Aralıkta, Almanya, Belçika’dan 3 Türk asıllı  milletvekilini getiriyoruz. Parlamentoda bir konuşma yapacaklar. Bu konuyla Hasan Turunç arkadaşımız ilgileniyor. Her İngiliz milletvekiline yılbaşında, özel günlerde bir kutu lokum göndereceğiz.

2- Sosyal sorumluluk.. Sorunlarımızı tespit edeceğiz. Belediye meclis üyeleriyle bir beyin fırtınası yapacağız. Bu konuyla arkadaşımız Nazif Akpınar ilgileniyor.

3- Eğitim.. Her şeyin başında geliyor.. Rol model ve mentoring yaratacağız. Teşvik bursları vereceğiz. Şimdi 20 bin pound istiyoruz. Üniversiteye giren 20 gencimize biner sterlin vereceğiz. Necmi Hasanoğlu ve Fatih Kahraman bu konuyla ilgileniyor.

4 – Sağlık. Bu benim projem. Kilolu çocukların kilo vermesiyle ilgili..

5-     Lobicilik; Bu nedenle ofisimizi Trafalgar Square’de, Parlamentoya çok yakın açtık. İngiliz sistemiyle toplumumuzu haşır neşir etmek istiyoruz. Bunun sorumlusu Mehmet Öğütçü.

6-     
İletişim.. Derneklerle, toplumla haberleşme, toplumu bilgilendirme, bilinçlendirme.

7-    
Özel günlerimizi tanımak, tanıtmak.. Bu Cem Ulutuncel’in projesi. Örneğin 29 Ekim’i, Atatürk’ü okullarda anlatmak.. 18 Mart Şehitler gününde yüzlerce kişiyi şehitliğe götürmek gibi.. 2015 yılı, Çanakkale savaşının 100’üncü yıldönümü. Bunu gündeme getirip, hatırlatacağız. Okullara gideceğiz.


Başkalarının yaptığını üstlenmek veya tekrarlamak istemiyoruz. Vakfın misyonunu paylaşacak, çalışacak kişiler arıyoruz. Alacağımız 6 kişinin en azından biri hanım olacak, ayrıca Kıbrıslı Türk de istiyorum. “

İlk tanıtımda yanlışlıklar oldu

 

Basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Prof. Mustafa Camgöz, ilk tanıtımdan sonra toplumun bazı kesimlerinde TURKUAS’a karşı ortaya çıkan olumsuz tepki konusunda şunu söyledi
“Toplumdan gelen bazı sesler beni üzdü. Turkuas’ın ilk tanıtımında yanlışlıklar oldu. İlk açıklamalarımız erken oluştu, kasıma kadar üstüne oturduk, neden ? İlk davetiyenin konsolosluktan gitmesinin nedeni, elimizde adreslerin olmamamasıydı. Bize kolay geldi. Sayın büyükelçimizin sözlerinin de yanlış anlaşıldığını düşünüyorum. 


Türkiye’nin politikası ile ilgili değiliz. Radar alanımıza girmiyor. Bu vakıf buraya, 600 bin Türkçe konuşana dönüktür.Toplumumuzu İngiliz toplumuna karşı ortak hale getirmeyi hedefliyoruz.


“KKTC tanınıyor, tanınmıyor, bizi ilgilendirmez”


Ankara’daki hükümete fikir verecek durumda değilim. Bu bizim rolümüz değil. KKTC tanınıyor,tanınmıyor bizi ilgilendirmez. İndirekt ilgileniriz. İngiliz milletvekilleri ile hasır neşir olalım, önce toplumsal sorunları öne çıkaralım. Sonra KKTC, Ermen, sorunundan bahsedelim. Bunlar vicdani hususlardır. Bu benim görevim değil. Yüksek seviyede bütçe, masraf gerektiren çalışmalar.


İngiltere’deki 600 bin kişiye hizmet vermek asli görevimizdir.


Başarıli işadamlarımızı bir türlü topluma bağlayamadık. Onları topluma bağlamayı hedefliyoruz. Balo yapıp, Türkiye’deki bir okula yardım yapmam, buradaki çocuklarımızın gittiği okullara yardım ederim.


Burada bir kere daha tekrarlıyorum. Biz çatı örgütü değiliz, bende yalan yok, şahsi kariyetim, Turkuas ile belirlenecek değildir. Konu, kanımda dolaştığı için bu işe girdim. Biz İngiltere’ye bakan pencereyiz.”


Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay’ın Londra ziyaretinde kendilerini davet ettiğini ve 7 projeyi açıklayan bir dosya sunduklarını kaydeden Prof. Camgöz, “ Bize herhangi bir şekilde baskı uygulanamaz. Tüzüğümüze aykırıdır. Legal (yasal) sorumluluğumuz var.  Görüşmemiz olumlu geçti. Şimdi de Yurt Dışı Türkler ve Akrabalar Topluluğuna dosya hazırlıyoruz, 2014 sonuna kadar ne kadar maddi ihtiyacımız var onu çıkartacağız. Onlardan destek almadan ne ofis tutabiliriz, ne de çalışabiliriz. Ankara’dan destek alıyoruz. Ancak benim tüzüğümü dürtmeye başlarsa yollarımız ayrılır.Vakfımızı bu desteği almadan yapamazdık. Herkes gönüllü çalışıyor. Bazı şirketlerden de sponsorluk alıyoruz.


Bu arada yeni bir fikrimiz de Danışma Kurulu oluşturmak. Yılda iki kere toplanarak, teklif alacağız. Bizim de kırmızı çizgilerimiz var, olmak zorunda. Terör örgütleriyle irtibattaki derneklerle ilgimiz olamaz.”


Turkuas UK şu isimlerden oluşuyor;


Atilla Abacıoğlu, Erdal Doğangüzel, Erdal Koyuncu, Fatih Kahraman, Hakan Camuz, Dr. Hasan Turunç, Hüseyin Keskin, Itır Sökmen, Mehmet Öğütçü, Nazif Akpınar ve Necmi Hasanoğlu