Filistin kültürünü, sanatını ve tarihini tanıtmayı amaçlayan Filistin Fuarı, İsrail lobisinin engelleme girişimlerine rağmen Londra’da başladı.

Westminster’daki Queen Elizabeth 2 Centre’da, İngiltere merkezli sivil toplum kuruluşu El-Aksa Dostları'nın düzenlediği Filistin Fuarı kapılarını ziyaretçilere açtı. 

Aralarında Tarık Ramazan, John Pilger, Peter Oborne gibi tanınmış yazar ve düşünce adamlarının yer aldığı konuşmacıların konferanslarına da ev sahipliği yapan fuar, İsrail lobisinin İngiliz hükümeti nezdinde yaptığı lobiye karşın gerçekleşiyor.

- İngiliz bakanlar engellemeye çalıştı

 El-Aksa Dostları Başkanı İsmail Patel, yaptığı açıklamada, İsrail lobisinin baskısı sonucunda bazı İngiliz bakanların fuarı engelleme girişiminde bulunduğunu bildirdi.

El-Aksa Dostları’nın kuruluşunun 20. yılında binlerce kişiyi İngiltere’nin her yanından Londra’daki bir fuara çekecek gücü yakaladığını anlatan Patel, "Gücümüz, bizi aşırı İsrail yanlılarının saldırılarının da hedefi yapıyor. Hükümet nezdinde bize karşı lobi yaptılar, bazı bakanlar fuarı durdurmaya çalıştı." dedi.

İsrail lobisinin İngiltere başbakanlığı nezdinde de girişimde bulunduğunu belirten Patel, "Theresa May’den bizi durdurmasını istediler. Biz saydam bir örgütüz. Uluslararası hukuka saygı gösterilmesini, işgalin sona ermesini istiyoruz. Bu, Filistinlilerin hakkı. Biz de bu talebimizi yüksek sesle dile getirebilmeliyiz." diye konuştu.

- Fuarın amacı

Fuarın hazırlıklarının 6 ay sürdüğünü ve Londra’daki en büyük ve prestijli etkinliklerden biri olduğunu anlatan Patel, şunları söyledi:

"Filistin kültürünü, sanatını, mirasını ve tarihini deneyimletmeyi amaçlıyoruz. Böylece, İngiliz halkının Filistin’i olumlu şekilde tanımasını hedefliyoruz. Umudumuz, bu yolla Filistin halkının içinde bulunduğu kötü durumu daha iyi anlamaları."  

Fuar için yüzlerce gönüllünün çalıştığını belirten Patel, fuar kapsamında konferanslardan seminerlere, Filistin yemeklerinden sanatına ve tarihine kadar çok yönlü bir tanıtımın gerçekleştirildiğini aktardı.

Patel fuarda interaktif bir bölümün de yer aldığını ifade ederek, burada ziyaretçilere Filistinlilerin kontrol noktalarında yaşadıklarından, kamplarda Birleşmiş Milletler çadırlarındaki hayata kadar çeşitli deneyimler sunduklarını kaydetti.

- "İngiliz hükümetinden özür bekliyoruz"

Patel, 2017 yılının Balfour Bildirisinin 100. yıl dönümü olduğunu anımsatarak, “Bu bildiriyle İngiliz hükümeti kendisine ait olmayan Filistin’i Filistinlilere sormadan Yahudilere verdi. Bunun için İngiliz hükümetinden bir özür bekliyoruz. İngiliz hükümetinin Filistin’deki krizde ahlaki sorumluluğu var.” diye konuştu.

"Bu yıl ayrıca Mescid-i Aksa’nın, Batı Şeria’nın ve Gazze’nin işgalinin 50. yıl dönümü." diyen Patel, sözlerine şöyle devam etti:

“Bu işgalin de sona ermesini istiyoruz. Bu yıl Gazze’ye uygulanan insanlık dışı ablukanın da 10. yıl dönümü. Bunun da bitmesi gerekiyor. Son olarak, bu yıl fuarı düzenleyen El-Aksa Dostları örgütünün de 20. kuruluş yıl dönümü. 20 yılın sonunda elhamdülillah İngiltere’nin her yerinden, her inançtan ve hatta herhangi bir dine inanmayan binlerce kişiyi buraya getirebilecek güce kavuştuk. Bugün fuara gelenlerin yüzde 60-70’inin gayrimüslim olması harika bir şey. Bu, ülkedeki dayanışma hareketimizin ve Filistin’in sokaktaki sıradan İngilizlere ulaşabildiğinin büyük bir göstergesi.”

- Nakış atölyesi

Filistinlilerin kültür ve tarihinin farklı etkinliklerle anlatıldığı fuarın ilgi çeken bölümlerinden birini nakış atölyesi oluşturuyor. Burada, fuarın Filistin bayrağının renklerini taşıyan ağaç şeklindeki logosu büyük bir bez panoya nakşediliyor.

Atölyede çalışan aktivist Sue Boulter, fuar yönetiminin teklifi üzerine bu projeye dahil olduğunu anlattı.

Çalışmada Filistin’in geleneksel kanaviçesini kullandıklarını kaydeden Boulter, “Bu, ortaklaşa yürüteceğimiz bir proje, katkı vermek isteyen herkes gelip katılabilir. Fuarda bitmesi mümkün değil. Tamamlanması aylar alacak.” dedi.

- Filistinlilerin hikayesini anlatan çadır

Fuarın interaktif bölümünde yer alan sığınmacı çadırının sorumlusu Dr. Inas Abbad da çadırın 1948’den bu yana Filistinlilerin hayatında yer aldığını vurguladı. 

"Bu çadır, hemen hemen bütün filistinli ailelerin hikayesini anlatıyor." ifadesini kullanan Abbad, İsrail devletinin kurulduğu 1948’de yerlerinden edilen Filistinlilerin evlerine bir gün geri dönme umudunu hep koruduğunu aktardı.

Abbad, fuarda sergilenen çadıra asılı anahtarları işaret ederek, “1948’de, benim büyük babam da köyünden zorla çıkarılmış. Hep bir dönüş umudu olmuş ama. O nedenle anahtarları muhafaza ediyoruz. Burada gördüğünüz anahtarlar da gerçek bir aileye ait.” dedi. 

“BM Filistinlilere çadırlar verdi. Onlar da bir kamptan diğerine taşınıp durdular.” diyen Abbad, şunları anlattı:

“Filistinde, Ürdün'de, her yerde kamplar var. Bu çadırın içinde de Filistinli bir kadına ait eşyalar var. Giysilerini, hikayesini anlatmamız için verdi. Bu eşyalar ailesine aitti. Londra’ya gelmiş ve geri dönemeden, ölene dek burada yaşamışlar. Ancak bütün dünyaya yayılmış Filistinliler bir gün evlerine geri döneceklerine inanıyorlar. Anahtarlarımızı bunun için saklıyoruz.”

Filistin kültürünü, sanatını ve tarihini tanıtmayı amaçlayan fuar 2 gün süreyle gezilebilecek.