LONDRA - İngiltere’de yaşayan Gazimağusalıları bir araya getirmek için dayanışma gecesi düzenlendi. İşadamları Hasan Gazi ve Tuncel Nalbantoğlu ile Dr. Teoman Sırrı tarafından organize edilen geceye yoğun katılım oldu. 

Pazar akşamı Kuzey Londra’daki Grand Palace Düğün Salonu'nda gerçekleşen geceye, KKTC Londra Temsilcisi Büyükelçi Oya Tuncalı ve eşi İhsan Tuncalı'nın yanı sıra KKTC’nin eski başbakan ve cumhurbaşkanlarından Dr. Derviş Eroğlu ve eşi Meral Eroğlu onur konuğu olarak katıldı. Enfiled Belediye Meclisi üyeleri Ahmet Karahasan, Ahmet Öykener de yer aldı.

Nurhayat Topçuoğlu’nun sunuculuğunu üstlendiği etkinlikte, Osman Balıkçıoğlu'nun skeçleriyle yer aldı. Müzisyen Naci Göçen, Özgür Canyurt ve Vatan Kültürel Türk Müziği Korosu kurucusu Türkan Nalbantoğlu da şarkılarıyla sahne aldı. Yemekli gecenin sonunda çekişil yapıldı ve gecenin geliri Gazimağusa'daki Mağusa Gazi ve Canbulat ilkokullarına gönderileceği belirtildi.

"BARIŞ OLABİLECEĞİNE İNANMAK APTALLIK"

Gecede Dr. Derviş Eroğlu, KKTC Temsilcisi Oya Tuncalı ile gecenin organizatörü ve Dr. Teoman Sırrı kısa bir konuşma yaptı.

Kıbrıs Rum Kesimi'nin AB ve BM üyesi olarak avantajlı konuma geldiğini ve bu durumdan dolayı da barışta isteksiz davrandığını öne süren Eroğlu, "Her herşeye rağmen adada barış olmasını beklemek aptallık olur" diye konuştu.

Eroğlu, adadaki eski cumhurbaşkanları Talat ve Hristofyas'ın ikili görüşmelerine ilişkin olarak da özetle "İki komunist bir araya gelip anlaşma yapamıyorsa iyimser olmamak gerekir" diyerek, KKTC'nin yaşatılması için mücadelede odaklanmasını istedi. Eski cumhurbaşkanı adada Cumhurbaşanı Mustafa Akıncı ile Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis'in süregiden barış arayışlarının da boşa çaba olduğunu öne sürdü.

Toplumun birlik ve beraber olarak İngiltere'deki siyaseti etkilemesini dileyen Eroğlu, "İngiltere Türk Türk Dernekleri Konseyi kurulduğunda başşbakandım. Amacımız bu ülkede güçlü bir lobi oluşturmaktı. Ne yazık ki amacımıza ulaştığımız pek söylenemez" dedi.

EROĞLU KONUŞMASINDA ŞU GÖRÜŞLERE YER VERDİ:

"Öncelikle bu gece Mağusalılar Gecesi’nde sizlerle birlikte olmaktan dolayı memnuniyet duymaktayım. Bana bu daveti Dr.Teoman bey meslektaşım ve az evvel üç kişi (Dr. Teoman Sırrı, Tuncel Nalbantoğlu, Hasan Gazi) olarak çıkanlar davet ettiler.  

Bilindiği gibi Ulusal Birlik Partisi’nin kurulduğu günden beri içinde olan bir arkadaşınızım. Başbakanlık, Cumhurbaşkanlığı ve bugünlere geldik. Yani ben emekliyim. UBP’nin Onursal Başkanı olarak yine partime hizmet etmeye çalışıyorum.

Salonda gördüğünüz bayraklara bakıyorum biri Mağusa Namık Kemal Lisesi. Ben Namık Kemal Lisesi’nin ilk mezunuyum. Mağusa Türkgücü’nün, lise 1,2,3’te  iki yıl kaleciğini yapmış bir kişiyim. Futbolu bıraktık, doktorluğa yöneldik ama siyasetten dolayı doktorluğu da bıraktık. Biz siyasete girdik ve çıkamadık. Elbette herkesin, kendi pozisyonuna göre, kendi ülkesine, kendi insanlarına yapacağı katkıları vardır. Biz de hasbel kader siyasette halkımıza hizmette bulunduk ve o hizmeti yerie getirdik.

Değerli arkadaşlar hakikaten Londra’da yaşamak, özellikle Kıbrıslı Türkleri birarada tutunması çok önemlidir. Bu konuda zaman zaman uğraşlar olmuştur, dernekler kurulmuştur, konseyler kurulmuştur. Malesef düşündüğümüz manada bir çatı altında toplamak mümkün olmamıştır. İnşallah bundan sonra bir çatı altında toplanır. Özellikle İngiltere’de dar bölge seçim sistemi olduğu için, İngiliz siyasetinde daha fazla etkili olma şansınız da var. O bakımdan birlik beraberlik içinde hareket edersek İngiliz parlamentosuna milletvekili de sokabiliriz. KKTC gerçeklerini İngiliz Parlamentosu’nda çok güzel anlatabiliriz. Mühim olan o birlik beraberliği yaşayacak bir çatı kurmaktır. Geçmişte biz Konsey’i kurarken (o zaman ben başbakandım) bir maksadımız vardı, bütün dernekleri bir çatı altında toparlamak. Bugüne kadar tam istediğimiz manada olmadı.

Ama şimdi, mesela yarın Berlin’de toplantı var. Berlin’de iki tarafın cumhurbaşkanları Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri başkanlığı altında toplantı yapıyorlar. Değerli arkadaşlar tam 50 küsür senedir bu müzakereler devam ediyor. Denktaş Bey uğraştı, ben uğraştım, Talat Bey uğraştı, Akıncı uğraşıyor, bir anlaşma olmamıştır. Şunu söylemek istiyorum; 50 küsür sene müzakere masasında oturup da bir anlaşma olmamışsa, bundan sonra anlaşma olacak dişye bir düşünce çok saflık olur. Bu gerçekten hareket ederek artık yeni bir politika, zaten KKTC devletini 1983’te kurarken bu devleti yaşatmak için kuruldu. Ama dünya bizi bırakmadı. İlla müzakere masasına oturunuz. Oturduk, bir Annan Planı çıktı, Annan Planına da evet dediydik (ben hayır dediydim) gene anlaşma olmadı. En son İsviçre’de, cenevre’yeyakın bir yerde zirve oldu. Yine anlaşma olmadı. Son anda Anastasiadis masayı terketti.Gelecek sene 20 Nisan’da Cumhurbaşkanlığı seçimleri var. Seçimlere giderken yine bizi zorlayarak Rumlarla bir masaya oturttular. Değerli arkadaşmlar anlaşma olmayacaksa niye bizi masaya topluyorlar? Görüşme yapmakta maksat bir sonuca ulaşmaktır.50 senede bir sonuca ulaşamadık. Demekki arkadaşlar Rumlar bizimle paylaşmak istemiyor. Niye paylaşsın ki, BM bize hainlik yaptı, bugün Güney kıbrıs Rum yönetimi BM’nin üyesi.AB bize ihanet etti, Annan Planı’na Rumlar ‘Hayır’ dedi bir hafta sonra AB üyesi oldu. Peki BM ve AB üyesi benimle niye paylaşacak? Ben Rumların yerinde olsam tabii ki ben de anlaşma istemeyeceğim. Artık politikada değişiklik şarttır ve biz parti olarak ortaya bir görüş koyduk; Ya AB içinde tanınmış iki devlet, iki devlet olarak müzakereye devam etmektir. Bunun başka yolu yoktur. Hala biz müzakerelere devam edersek demekki biz aptalız. Çok şükür aklımız başımızda, hepimizin aklı başında. Dolayısıyla artık devletten devlete görüşülür, iki tarafın kurmuş olduğu devletler hayatını sürdürür.

Yarın Cumhurbaşkanı Akıncı Berlin’de görüşüyor. Anlaşma olsun diye görüşüyor. Anlaşma olmayacağını siz de biliyorsunuz ben de biliyorum. Bir anlaşma olmayacaksa müzakere masasında dirsek çürütmenin hiç bir anlamıyok. 50 sene çürüttük. Ne oldu hiç bir şey olmadı. Hatta Talat bey bir sonuç alamayınca ne dedi; ‘Atatürk Meydanında Kendimi Asayım mı?’ İki komünist bir araya geldi anlaşma olmadı. Sonra biz geldik masaya, anlaşma olsun diye bir protokol imzaladık. KKTC devleti vardır, yaşayacaktır, yaşatılacaktır."

BÜYÜKELÇİ TUNCALI ÖĞRETMENLERİ KUTLADI

KKTC Temsilcisi 24 Kasım Öğretmenler Günü'nü kutlayarak başladığı konuşmasında Gazimağusalıların birlik ve beraberliğininin önemine değindi. Gecede Dr Teoman Sırrı'ya da sürpriz yaşgünü düzenlenerek Gazimağusa'nın simgesi olan kargalı yaşgünü pastası kesildi.

Dr. Derviş Eroğlu da Sırrı’ya hediye Verdi.

Dr. Sırrı da Asil Nadir'in de aralarında yer aldığı önemli Gazimağusalıları sayarak, İngiltere'de kültürlerini yitirmeden geldikleri toprakları düşünen hemşehrilerinin yardım amaçlı gece düzenlemesinin önemine değindi.