Day-mer’in yaptığı açıklama şöyle:

İngiltere’de 5 Mayıs 2016 Perşembe günü Londra Büyükşehir Belediyesi Başkanı, Londra Belediye Encümen üyeleri ve bunun yanında Londra dışındaki sehirlerde de belediye encümen azalarının belirleneceği seçimler yapılacaktır. Yeni bir seçimi gidildiği bu dönemde oy pusulasında halkın taleplerini ve isteklerine cevap verecek bir oluşumun olmadığı yine gözlerden kaçmıyor.

Tasarruf kelimesi son 6 yıldır medyada en çok duyduğumuz kelimelerin başında geliyor. Bu kelime her söylenildiğinde işçi ve emekçiler için kesinti, hak gaspı ve mücadele ile elde edilen hakların ellerinden alınmaya çalışılması anlamına gelirken, %1 tekabül eden zenginler için servetlerine servet katacakları, yürürlüğe girecek vergi ve diğer değişiklikler ile daha fazla sömürü yapabilecekleri anlamına gelmektedir.

Sağlıkda özelleştirme politikaları ve sağlık bütçesine yapılan kesintiler ile bir çok hastane doktor ve hemşire yetersizliği ile karşı karşıya kalırken, tedavi için bekleme süreleri 4’e katlanmış durumda. Konutda 3 milyon eve acil ihtiyaç varken, hükümet belediyelerin ev yapma hakkını ellerinde alıp ellerindeki arsaları özel şirketlere peşkeş çekiyor. Eğitim bütçesindeki enflasyon altı kesinti ve eğitim bütçesini bölgenin ihtiyacından daha çok kendi isteği doğrultusunda paylaştıran hükümetin bu politikaları sonucu okullar araç ve gereç ihtiyaçlarını karşılayamadığı bir döneme girdi. Ayrıca sermayenin saldırı politikaları sonucu ücret ve çalışma koşullarında yapılan saldırılar sonucu yaklaşık 50 bin öğretmenin işi bırakmasına ve öğretmen krizinin yaşanmasın yol açıyor.

İş ve çalışma koşullarında ise ücretlerin dondurulması ve çalışma koşullarında getirilen esnek ve sıfır saat kontratlar, İngiltere’de ‘Çalışan Yoksul’ anlayışınıda kendisi ile birlikte getirdi. Dünyanın 6. zengin ülkesi olan İngiltere’de 1975’de 7.5 milyon insane yoksulluk sınırında yaşarken, 2016’da bu sayı 15 milyona civarına çıktı. Muhafazakar Partinin 2010 iktidara gelmesinden bu yana tasarruf ve kesinti politikları doğrultusunda sıradan bir işçinin gelirinde %15 gibi bir kesinti görülürken, zengin sınıf gelirlerini ikiye katladı.

Bir çok belediye daha önce yaptığı milyonlarca sterlin tasarrufa yenilerini ekliyerek devam ediyor. Belediye yönetimleri, partisi fark etmeksizin, merkez hükümetin aldığı kararları bunlara karşı direnmeden, mücadele etmeden, toplum üyelerini bilgilendirmeden hayata geçiriyor. Özellikle yoksul emekçilerin ve göçmenlerin yaşadığı belediyelerde, bütçe kesintisinden dolayı belediyelerin eğitim bölümlerinin hizmetlerini azaltması ve geride olan öğrencilere verilen ek desteklerin kesilmesiyle, yaşlılara yönelik hizmetlerdeki kesintilerle, gençlere hizmet veren youth clubların azaltılması veya kapanmasıyla,  kütüphanelerin, parkların ve sağlık hizmeti veren yerlerin kapatılmasıyla yüzyüzeyiz.

Türk-Kürt ve Kıbrıs kökenli göçmen emekçiler olarak yaşadığımız bölgelerde tasarruf kısacası saldırı politikalarından bizlerde etkileniyoruz. İngiliz ve diğer ulustan göçmen emekçilerle aynı kaderi paylaşan bizlerin yaşam koşulları her geçen kötüye giderken, çocuklarımızın geleceği belirsizlik içinde.

Bu nedenle Day-Mer olarak bizler 5 Mayıs’da yapılacak seçimlerde konut, belediye hizmetleri, eğitim, sağlık ve diğer sosyal hizmetlerde kesintiye gitmeyen, kamu hizmetlerine yönelik tasarruf politikalarına karşı çıkan, özelleştirme politikalarını karşı mücadele eden, savaşa karşı barışı savunan adayları destekliyor, Kürt, Türk ve Kıbrıslı göçmen emekçilerin bu talepleri savunan adaylara oy vermesi çağrısında bulunuyoruz.

Day-Mer Yönetim Kurulu