CAN GÜLEÇOĞLU
ANKARA
 

Gaspıralı’nın hayatının ve düşüncelerinin değerlendirildiği panele katılım yoğundu. Türkiye Kamu-Sen Genel Merkezi Konferans Salonunda düzenlenen panelin oturum başkanlığını Bilkent Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi  Doç. Dr. Hakan Kırımlı yaptı.  Panele konuşmacı olarak, Ankara Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdullah Gündoğdu, Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. İbrahim Maraş ve Gazi Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Alper Alp Panel katıldı.

Panelin açılış konuşmasını Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk yaptı. Koncuk konuşmasına İsmail Bey Gaspıralı’nın Türk Dünyası için öneminden bahsederek başladı. Bu etkinliğe ev sahipliği yapmaktaki memnuniyetini dile getiren Koncuk Türk Ocakları’na teşekkür etti ve “Türkiye Kamu-Sen milli olan, Türk milletiyle ilgili olan her faaliyetin içindedir ve her zaman olacaktır” dedi. Ardından kürsüye konuşmalarını yapmak üzere Türk Ocakları Genel Başkanı Prof. Dr. Mehmet Öz çıktı.

“TÜRK DÜNYASI DAYANIŞMA İÇİNDE OLMALIDIR”

Türk Ocakları Genel Başkanı Prof. Dr. Mehmet Öz ise, “Türkiye Kamu-Sen ile Türk Ocakları’nın düzenlediği çok anlamlı bir toplantı için burada bulunuyoruz” dedi.   Genel Başkan Öz, “Geçen yıl merhum Gaspıralı yılı idi. Daha öncede “Dilde, fikirde, işte birlik” sempozyumu yapmıştık.  Bu faaliyeti de Türkiye Kamu-Sen ile planladık ve bugün bir aradayız” dedi ve ekledi: “Gaspıralı bir düşünce ve eylem adamıdır. Çıkardığı gazete ile Türk dünyasının birbirini anlaması için dilde birlik idealini hayata geçirmiştir. Gaspıralı bize çok iyi bir örnek olarak tarihimizde yerini almış bir kişidir. Şimdi biz O’nun sloganını ne kadar yerine getirebiliyoruz, bunun üzerinde düşünmek lazım. Türk dünyasının çok problemi var, Suriye ve Irak, Doğu Türkistan’da yaşayan Uygur Türkleri. Bu insanlar büyük çilelerle Türkiye’ye gelme gayretindeler. Türk Ocakları, Türkiye Kamu-Sen, Ülkü Ocakları gibi kurumlar Türkmen kardeşlerimizin yardımına koşuyor. Türk dünyasının dertleriyle ilgilenmek bizim boynumuzun borcudur. Burada en büyük görev devlete düşmektedir. Türk Dünyası dayanışma içinde olmalıdır. Türk milliyetçileri Türk dünyasının sorunlarına her zaman önem verecek ve onlarla birlik olmaya devam edecektir. Ben tekrar Türkiye Kamu-Sen ve Türk Ocakları’nın berabere düzenlediği bu panele hoş geldiniz diyor, saygılar sunuyorum” dedi.

“GASPIRALI SADECE FİKİR DEĞİL AKSİYON VE MÜCADELE ADAMIDIR”

Panelde ilk sözü Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. İbrahim Maraş aldı. Maraş konuşmasına Gaspıralı’nın Medeniyet Projesini anlatarak başladı. O dönem Tatar toplumundan örnekler veren Maraş, Gaspıralı’nın ilk hamlesinin cehalet ile mücadele olduğunu söyledi.  Gaspıralı’nın çıktığı yolda çeşitli engellerle karşılaştığını fakat bunlara akılcı çözümler ürettiğini belirten Maraş, “Gaspıralı sadece fikir adamı  değil, aksiyon ve mücadele adamıdır” dedi.

Gaspıralı’nın milli şuur inşası amaçladığını belirten Maraş bu konuda Onun çok yönlü çalışmalar yaptığını söyledi. Gaspıralı’nın çıkarmış olduğu Tercüman Gazetesini büyük bir atılım olarak gören Maraş bu gazetenin Türk Dünyasında çok derin bir karşılık bulduğunu belirtti.

İkinci olarak söz alan Ankara Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdullah Gündoğdu Gaspıralı’nın kişiliğinden bahsetti. Gaspıralı için her şart altında mücadele edebilirdi diyen Gündoğdu  Onun zorluklar karşısında yılmayan bir yapıya sahip olduğunu belirtti. Gaspıralı’nın ortaya koyduğu yenileşme hareketine değinen Gündoğdu bu hareketlerin bir çok alanı kapsadığını ve uygulanabilir çözümler sunduğunu sözlerine ekledi. Tercüman Gazetesinin önemine değinen Gündoğdu yenileşme hareketinin ilk adımı ve merkezi olarak bu gazeteyi işaret etti.

“BU HAREKETE GÜÇ VEREN RUH MİLLİYETÇİLİKTİR”

Üçüncü olarak söz alan Gazi Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Alper Alp Yenileşme Hareketlerinde Gaspıralı’nın etkilendiği isimlerden bahsetti. Alp, Gaspıralı için “İlk değil fakat yaptığı atılımlar ile zincirin en önemli halkası” dedi.  O dönemin aydınlarının sürekli Türklerin içinde bulundukları durumu sorguladıklarını belirten Alp geri kalmışlığın sebebini eğitimsizlik ve cehalet olarak tespit ettiklerini ve bu yönde çalışma yaptıklarını söyledi.  Gaspıralı’nın dil konusuna büyük önem verdiğini söyleyen Alp, Gaspıralı için mutlak suretle herkesin Türkçe bilmesini istiyordu yanı sıra Ruslara karşı kendi haklarını savunmak için Rusçanın da bilinmesini istiyordu dedi. Gaspıralı’nın giriştiği mücadelede en önemli gücü milletten aldığını söylen Alp “ Bu harekete güç veren ruh milliyetçiliktir” dedi.

“KIRIM İLHAK EDİLMEDİ CANİCE İŞGAL EDİLDİ!”

Son olarak oturum başkanı Bilkent Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hakan Kırımlı konuştu. Kırımlı, İsmail Bey Gaspıralı hakkında bir süre değerlendirmede bulunduktan sonra Kırım’ın günümüzdeki durumu hakkında da çeşitli değerlendirmeler yaptı.  Kırım’ın Rusya tarafından ilhak edilmediğini  canice işgal edildiğini söyleyen Kırımlı, Tatarların Kırım’da küçük bir azınlık değil gerçek ve asıl sahipleri olduğunu söyledi. Kırımlı bu gerçeğin değişmeyeceğini belirtti.  Kırım’ı yakından takip ettiğini belirten Kırımlı oradan gelen haberlerin her geçen gün daha da kötüleştiğini söyledi. Kırım’a yüzyıllarca hakim olan Türklerin hiçbir zaman farklı unsurlara zulmetmediğini söyleyen Kırımlı bugün Kırım’da Türklere zulmediliyor dedi. Rusya’nın Kırım’a yaptıklarının hiçbir kanuni açıklaması olmadığını dile getiren Kırımlı “ Putin günümüzün Stalini olmaya adaydır” dedi.

Yapılan konuşmaların ardından soru cevap bölümüne geçildi. Soru cevabın tamamlanması ile birlikte panel sona erdi.