Lefkoşa Türk Belediyesi’nin binden fazla çalışanı bugün oldu ekim ayı maaşlarını alamadı...
   Bir an için kendimizi o insanların yerine koyalım...
   Son iki yıldan beri her aybaşında maaş krizi yaşayan ve evine ekmek götüremez duruma düşen bu insanlar sağlıklı düşünebilir, ya da sağlıklı karar verebilir mi?..
   Birileri ‘sakin ol evladım’ demeye kalksa sakin olabilir mi?..
   Kesinlikle olamaz...
   Bırakın sakin olmayı ya da sağlıklı karar vermeyi, ağır depresyondaki insanların ‘koku algısı’ dahi değişebilir...
   Fransız bilim adamlarının yaptığı araştırma, ağır depresyondaki insan beyninin, kokunun uyandırdığı güzel hisse ilişkin bölümünün işlevini yerine getiremediğini ve bu kişilerin vanilya, tarçın ya da badem kokusunu ‘itici’ bulduğunu gösteriyor...
   Catherine Belzung başkanlığındaki araştırma ekibi, ağır depresyon nedeniyle hastaneye başvuran 18 kişiyi koku testlerine tabii tuttu ve ortaya ilginç sonuçlar çıktı...
   Bu kişilerin karışık kokuları daha az algıladığı görüldü...
   Koku testinden sonra depresyondaki kişilere 6 hafta süreyle antidepresan ilaç verildi...
   Lefkoşa Türk Belediyesi’nde çalışan ve ruh sağlığı yerinde olan kaç kişi vardır?..
   Evine ekmek götüremeyen, çocuğun okul taksitlerini ödeyemeyen, elektrik parasını yatıramadığı için karanlıkta yaşayan insanların ‘ağır depresyon’ geçirmemesi mümkün değildir...
   İşte dünkü çöp dökme eylemleri de bunun bir sonucudur...
   Kaymakam ve muhtarların geride bıraktığımız pazar günü ‘çöp toplamasına’ tepki olarak, onlar da dün Lefkoşa’nın en gözde yerlerinde ‘çöp dökme’ eylemi gerçekleştirdiler...
   Başbakanlık önünden başlayarak, Dereboyu’na geçtiler...
   Bunun, Lefkoşa insanına kötülük yapmak için gerçekleştirilen bir eylem olduğunu düşünmemeliyiz...
   Kuşkusuz; Lefkoşa’da yaşayan insanlar, yollara dökülen çöpler nedeniyle ciddi sağlık endişesi yaşıyor ve bu duruma tepki gösteriyorlar...
   Tepkilerin yanlış olduğunu iddia edemeyiz...
   Halk artık çöp eylemi nedeniyle patlamak üzeredir...
   Eylemin bir süre daha devam etmesi, hele UBP’nin ‘istinaf sonucuna’ kadar uzatılması durumunda, halkın göstereceği tepkiyi hesaplamak zordur...
   Ay sonunda maaşını eksiksiz alan UBP’li bakanlar, milletvekilleri, üst düzey bürokratlar ve sıkıştığı zaman Girne’deki yazlığa kaçma şansı olanlar, Lefkoşa’daki gerilimi görmezden gelebilirler...
   Ne var ki; durumun çok ciddi olduğunu artık herkesin anlaması gerekir...
   Belediye çalışanları ile halkı karşı karşıya getirmek, başarılı bir yönetim şekli değildir...
   Tam tersi ağır bir suçtur ve günü saati geldiğinde bu tür suçların hesabı mutlaka sorulur...
   Hiç kimsenin yaptığı yanına kalmaz...
   Bazı suçlar siyasi engeller yüzünden yargıya götürülmezse bile, Tanrı tarafından cezalandırılır...
   Gelinen noktada; Lefkoşa’daki çöp eylemini sonlandırmak için artık tek seçeneğin kaldığını söyleyebiliriz...
   O da seçimdir...
   Sadece belediye başkanı ve meclis üyelerinin seçimi değil, parlamentonun yenilenmesidir...
   Bugünkü parlamento, özellikle de hükümet icraat yapamaz, halka hizmet veremez durumdadır...
   Ülke büyük bir felaketin eşiğine getirildiği halde, önlem alınamıyorsa...
   Tek seçenek kalır:
   Sil baştan!..

(Kıbrıs gazetesinden alınmıştır)