Soru:
Ankara patlamasıyla, İstanbul Atatürk Havaalanı’nda “intihar” ettiği söylenen İngiliz Jacqueline Anne Sutton arasında ilişki olabilir mi?
Soru çok absürt geliyor değil mi?
O halde…
Bilgileri yazalım…
Adı, Sahar el-Haideri…
1962’de Bağdat’ta doğdu.
Bağdat Üniversitesi’nde işletme okudu.
Kendisi Şii idi ama Sünni biriyle evlendi. Dört çocuk annesiydi.
Öğretmenlik yapıyordu.
2003 yılındaki Irak işgali hayatını değiştirdi. Gazeteci oldu.
BM Kalkınma Fonu, Reuters Vakfı ve ABD’li Internews parasıyla Kuzey Irak Erbil’de kurulan Aswat el-Irak (Irak’ın Sesleri) adlı haber ajansında çalışmaya başladı.
2006’da Suriye Şam’a yerleşti; gazeteciliğini burada sürdürdü. Ama Kuzey Irak’a gidip geliyor; çeşitli Kürt haber sitelerine takma isimle makaleler yazıyordu.
7 Haziran 2007’de Musul’da pusuya düşürülerek öldürüldü. Cinayeti; Irak’taki ABD ve müttefiklerine karşı savaşan radikal dinci Cemaat Ensar el Sünnet üstlendi.
Sahar el-Haideri aynı zamanda; Atatürk Havaalanı’nda “intihar” ettiği söylenen Jacqueline Anne Sutton gibi, Kuzey Irak’taki Barış ve Savaşta Habercilik Enstitü’nün (Institute For War and Peace Reporting) çalışanıydı…
Bir ismi daha yazayım…

Yine bir suikast

Adı, Ammar El Shahbandar…
1973 Irak doğumluydu.
Babası, Saddam döneminde 1977 yılında ülkeyi terk etti; Kuveyt, İran, Suriye ve İsveç’te yaşadılar.
Ammar, 2002 yılında Londra’daki Westminster Üniversitesi sosyoloji bölümünde doktora yaparken Irak’a “demokrasi” getirilmesiyle ilgilenmeye başladı.
Irak Vakfı’nı kurdu.
Saddam’ın devrilmesinden hemen sonra Anthony Borden ve Duncan Furey ile birlikte Bağdat’ta (o zaman adı Savaş ve Barış Raporlama Enstitüsü idi) Barış ve Savaşta Habercilik Enstitüsü’nü kurdu.
Yanındakiler kimdi?
Anthony Borden, bu enstitünün kurucularındandı. Komünizm sonrası ülkelerde medya yapılandırması için İngiltere Hükümeti’nin çeşitli bakanlıklarında görev aldı. 1991-98 yılları arasında Yugoslavya’da çalışmalar yürüttü. New York Times, International Herald Tribune, Washington Post, Guardian, Newsweek ve sayısız diğer yayınlara makaleler yazdı! Diğeri… Duncan Furey, IWPR Kosova bürosunda işe başladı. Uganda, Sudan, Zimbabve’de çalıştı. Afganistan ve Irak bürolarının açılışına katkı yaptı.
Ammar El Shahbandar, IWPR çalışmasında çok başarılıydı hemen Irak direktörü oldu. 150 personeli vardı. En büyük yardımı Bağdat (ve sonra Şam) ABD Büyükelçisi Robert Ford’tan aldı.
Tarih: 2 Mayıs 2015.
Ammar ve IWPR’dan arkadaşları lokantadan çıkarken bomba yüklü araba patlatıldı.
Ammar ile birlikte 17 kişi öldü. IWPR çalışanları yaralı kurtuldu. Saldırıyı üstlenen olmadı.
Gelelim…
Ammar’ın ölümünün ardından Haziran ayında IWPR Irak Başkanvekilliğine getirilen Jacqueline Anne Sutton’un Atatürk Havalimanı’ndaki “intihara”…

Ve bir “intihar”

Geçtiğimiz cumartesi…
Türk Hava Yolları’nın TK- 1986 sefer sayılı uçağıyla saat 21.58’de Londra’dan Atatürk Havalimanı’na gelen ve transit olarak saat 00.15’te Erbil’e gidecek olan 50 yaşındaki İngiliz vatandaşı Jacqueline Anne Sutton’un tuvalette cesedi bulundu.
Üç Rus turistin cesedini bulduğu Sutton’un ‘intihar ettiği’ açıklandı. İddiaya göre, ayakkabılarının bağcıklarını çözerek kendisini tuvalet kapısına asmıştı!
BBC eski çalışanı Sutton, Avustralya Ulusal Üniversitesi’nin Arap ve İslami Çalışmalar Merkezi’nde de doktora çalışmalarını yürütüyordu. Ve….
Savaş ve Barışta Habercilik Enstitüsü’nün Irak masası başkanvekili olarak görev yapacaktı!
İngiltere Dışişleri Bakanlığı, Sutton’un ölümünü şüpheli bulduğunu açıkladı.
İngiliz Daily Telegraph’daki habere göre, “Sutton daha önce arkadaşı Amanda Whitely’e bir e-mail gönderdi. Irak Kürdistanı’nın başkenti Erbil’de çalışırken cihatçılarca hedef alınmaktan korktuğunu yazdı. e-mailde, ‘IŞİD saldırmak istiyorsa, bunu yapacaktır ancak önce planlamasını yapacaktır’ yazıyordu.”
Konuyla ilgili İngiliz Times’daki haber ilginçti.
Sutton, 1990’lı yıllarda Eritre’de görev yaparken casusluk yaptığı iddiasıyla gözaltına alınıp sınır dışı edilmişti!
Allah… Allah…
Nedir bu IWPR?
Londra merkezli enstitü, 1991’de Yugoslavya’nın parçalanma sürecinde “Yugofax” adıyla faaliyete başladı!
Adı sürekli değişti. Yugofax sonra “Balkan Savaşı Raporu” oldu. Sonra sırasıyla yukarıda yazdığım diğer isimler kullanıldı.
IWPR, Yugoslavya’dan sonra eski Sovyetler Birliği ülkelerine gitti.
Bugün, 30’dan fazla ülkede “medya yapılandırması” yapıyor!
Enstitü’nün Uluslararası Kurulu Başkanı (2004’te “Sir” yapılan) David Charles Maurice Bell; 1996-2009 yılları arasında İngiliz Financial Times’ı yönetti!
IWPR yönetim kurulunda Christiane Amanpour, Anne Applebaum, George Packer ve Christina Lamb gibi dünyaca ünlü “ödül rekortmeni” Amerikalı ve İngiliz gazeteciler var.
IWPR destekçilerinden bazıları ise şunlar:
İngiltere, ABD, Hollanda, Norveç Dışişleri Bakanlığı, Legatum Enstitüsü, Lahey Almanya Büyükelçiliği, İsveç Uluslararası Kalkınma İşbirliği Ajansı, Samuel Rubin Vakfı…
Uzatmayayım…
Ankara’daki canlı bombaların izini sürerken, İstanbul Atatürk Havalimanı’ndaki şüpheli ölümü gözardı etmeyin!.. Çünkü:
Yakında… Batı medyasının, “Sutton’u Türk Devleti’nin gözetiminde IŞİD öldürdü” diye yazacağından emin olabilirsiniz?
Peki, bu doğru mu?
Ortadoğu coğrafyasında; kimlerin, hangi amaçlar için neler yaptığını bilmezseniz; “IŞİD… IŞİD” diye kandırılırsınız.
Kapışma büyüktür…
Büyük resme bakınız.

(Sözcü'den)