YURDAGÜL BEYOĞLU
LEFKOŞA

Ulusal Birlik Partisi (UBP) Milletvekili Tahsin Ertuğruloğlu, Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun kendisine yönelik olarak yaptığı ve dün Star Kıbrıs’ta yayınlanan açıklamalarını, Ada Tv’de katıldığı bir televizyon programında yanıtladı. Cumhurbaşkanı Eroğlu’nun açıklamalarının kendisini bir kez daha haklı çıkardığını savunan Ertuğruloğlu, “beni haklı çıkarırcasına böyle iddialarda bulunması kendisini rezil eder duruma düşürmüştür” dedi.

“SEÇİLSİNDE ELİNDEN KURTULALIM DEDİLER AMA…”
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde kendisinin “Eroğlu’nu seçmeyelim” dediğini ancak bazı kişilerin “Seçelim de elinden kurtuluruz” düşüncesiyle hareket ettiğini dile getiren Ertuğruloğlu şunları söyledi: “Seçelim de elinden kurtuluruz dediler ama ben ‘seçmeyelim, daha da dert olacak’ dedim. Partiyi de bırakmayacağını söyledim.

“AKLINCA BENİ GÜVENİLMEZ BİRİ OLARAK GÖSTERMEK İSTİYOR”
Star Kıbrıs’a gönderdiği yazıda aklınca beni karalamaya, sözüne güvenilmez biri olarak göstermeye çalışıyor. (Yazıyı Özer Kanlı’nın yazdığını ima ederek) Bu arada Özer Kanlı’ya da selam gönderiyorum. Ustasına iyi destek çıkıyor. Ülkenin temel probleminin Eroğlu olduğunun görülmesine katkı koydukları için teşekkür ediyorum.”

“AK PARTİ HÜKÜMETİNE MESAJ VERMEK İÇİN ALKOLLÜ OLDUĞUMU SÖYLEDİ”
Tahsin Ertuğruloğlu, Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun, kendisinin “alkollüydüm” diyerek özür dilediğini söylediğini ancak böyle bir şeyin söz konusu olmadığını kaydetti. “Beni Kıbrıs halkı çok iyi tanır. Nerden, nasıl geldiğimi biliyor. ‘Alkollüydüm’ sözü AK Parti iktidarına göndermedir. ‘Bu adam alkol kullanıyor’ göndermesi.

“UZMAN BİR KASABA POLİTİKACISI”
Hakkını yemeyelim. Uzman bir kasaba politikacısıdır. Bu konuda uzmandır. Denktaş beyi bile bezdirmiştir” diyen Ertuğruloğlu, Eroğlu’nun ülkeye ne faydası olduğunu sordu. Derviş Eroğlu zihniyetinin ülkenin kanseri olduğunu savunan Ertuğruloğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Dr. Derviş Eroğlu zihniyeti KKTC’nin kanseridir. Beni Kıbrıs Türk halkı çok iyi tanır. Ne bedeller ödeyerek bugünlere geldiğimi herkes bilir.

“MAL VARLIĞINI AÇIKLA”
Bir başka basın yayın organında Ertuğruloğlu mal varlığını açıklasın diyor. Oturduğum evim var. Birde eşimin eşdeğer karşılığı aldıkları, babasından kalma mal. Ben ‘mal varlığını açıkla’ denecek en son kişiyim. Siyasetten kazanmadığım gibi, maddi manevi çok bedeller ödedim. Ben açıklarım ama esas Eroğlu açıklasın.

“NİYE UBP’NİN MAL VARLIĞINI AÇIKLAMADI”
20 seneye yakın başkanlık yaptı. Niye UBP’nin mal varlığını açıklamadı. Siyasete girdiğinde neyi vardı, şimdi neyi var, bunları açıklasın. Başkasının adına olan malları olduğu gibi, kendi adına da malları var. Şimdi diyecekler ki 80’lere merdiven dayamış kişi mi yalan söyleyecek, yoksa sen mi?

“HİÇ HAK ETMEDİĞİ MAKAMA GELDİ”
Hiç hak etmediği makama gelen bir adam. ‘Ben hak etmediğim halde en son makama geldim. Gideceğim yerde yok. Artık o makamın gereklerini yerine getireyim. Ülkeye faydalı olayım’ diyeceğine hem hükümetin işlerine karışır, hem UBP’yi karıştırır. Sadece ortalığı karıştırmakla meşgul…

“MUHALEFETTE HATALI”
Muhalefette burada hatalı davranıyor. Çıkıp ta ‘bir cumhurbaşkanı delege avına çıkmaz, hükümetin işine karışmaz’ demiyorlar. UBP’nin birbirine düşmesinden seçimde fayda sağlayacaklarını düşünüyorlar herhalde. Oysa problemin köküyle uğraşmak lazım.”

“AK PARTİ CİDDİ OLALIM İSTİYOR”
Tahsin Ertuğruloğlu, AK Parti iktidarının KKTC’yi ikaz etmesinin nedeninin bir amaca yönelik olduğunu ifade etti. “Ankara’nın ikazları amaca yönelik. Ciddi olalım, mali disiplin sağlayalım, kendi kanatlarımızla uçalım, kendi kendimize saygı gösterelim ve şimdiye kadar yaptığımız yanlışları yapmama kararlılığını gösterelim” diyen Ertuğruloğlu, keyfi yönetim ve savurganlıktan vazgeçme zamanının geldiğini söyledi.

“ANKARA HER ZAMAN KIBRIS TÜRKÜ’NÜN YANINDA OLDU”
Ankara’nın her zaman Kıbrıs Türkü’nün yanında olduğuna işaret eden Ertuğruloğlu, “ama yanlış yolda olduğumuzu ve hatalarda ısrar ettiğimizi görünce hesap soruyor. Haklı da…” dedi. Cumhurbaşkanı Eroğlu’nun temel misyonunun Ankara’yla kavga etmek olduğunu savunan Ertuğruloğlu, KKTC’de sürdürebilir bir yapının olmadığını, hanedan olarak adlandırdığı yapının Anavatanı KKTC’den soğuttuğunu belirtti.

“HAVLU ATTIRACAK BİR YAPI”
Sistemi “havlu attıran bir yapı” olarak tanımlayan Ertuğruloğlu, bu düzenin değişmesi gerektiğini ve Kıbrıs Türkünün bu değişikliği yapacak kapasitede olduğunu yineledi. Bu yapının aşılacağına kuşku olmadığını ifade eden Ertuğruloğlu, “Ankara’da zerre kadar saygınlığımız kalmadı. Ama işleri düzelterek, Ankara’nın saygıyla baktığı yapı oluşturmak zor değil” şeklinde konuştu.

“MİLLETVEKİLLİĞİ ARZUHALCİLİĞE DÖNÜŞTÜ”
Sisteme yönelik eleştirilerini sürdüren Ertuğruloğlu, milletvekilliğinin arzuhalciliğe dönüştüğünü, koltuk kavgasının ve makam kaprisinin çoğaldığını ve cumhurbaşkanının da bunu körükler pozisyonda olduğunu söyledi.

“KÖTÜ BİR TALEBEYDİ”
Eroğlu’nun yıllarca kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’tan şikayetçi olduğunu anımsatan Ertuğruloğlu şu ifadeleri kullandı: “Yıllar yılı Denktaş’tan şikayetçi oldu ama kötü bir talebe oldu kendisi. Denktaş’tan şikayetçi olan Eroğlu şimdi 10 mislini yaptı. Şikayetçi olduğun kısımları aldı, iyi yönlerini almadı. İyi bir talebe olamadı.

“RAUF DENKTAŞ’IN DEVLET ADAMLIĞI VARDI, BUNDA ZERRESİ YOK”
Ertuğruloğlu, Rauf Denktaş’ın devlet adamlığı yönünün olduğunu ancak Derviş Eroğlu’da bu vasfın bulunmadığını belirterek, “Denktaş’ın devlet adamlığı yönü vardı. Bunda zerresi yok” dedi.

“74’TEN SONRAKİ GANİMET DÜZENİ İÇİNDE AKSAKLIĞI FARK EDEMEDİK”
Ülkedeki sistemin sürdürülebilir olmadığını kaydeden Tahsin Ertuğruloğlu, toplumsal varoluş döneminden çıkıldığında bu tür şartların doğmasının doğal olduğunu, 1974’den sonra gelen bolluk ve ganimet düzeni içinde bu aksaklıkların fark edilemediğini belirterek şöyle dedi: “1974’den sonra bolluk yaşandı ama o zaman ganimet düzeni içinde aksaklığı fark edemedik. Vatandaşlar da birşeyler kapma peşinde olduğu için düzeni çok eleştirmedi. Ancak şimdi o dönem bitti ve bu sistemin böyle gitmeyeceği görüldü. Sistem elbet çökecek.”

“600 DELEGEYİ BESLEDİ”
Ertuğruloğluseçim ve delege sistemi ile ilgili olarak yöneltilen bir soru üzerine de şunları söyledi: “Delege sistemi de parlamenter sistemde kötü değildir ama demokratik ülkelerde başarıyla uygulanır. Biz bu sistemi Eroğlu zihniyetiyle tükettik. Sen delegeyi seçeceksin, delege seni seçecek! 600 delegeyi besleyerek, çocuğunu işe koyarak, yıllarca gitti bu sistem. Delegeler tekrar tekrar Eroğlu’nu seçti.”

“NE PRENSİ…”
Ertuğruloğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Bana diyor ki, Eroğlu’nun prensiydi… Ne prensi. Ben hiçbir zaman prensi olmadım. Eroğlu’ndan müsteşarlıkta istemedim. Damdan düşer gibi müsteşar yapmak istedi. Ben ‘müdürlük için bile daha altı ayım var’ dedim, o bana ‘ ben istersem olur’ dedi.

“ALKOLLÜYDÜM, BÖYLE SÖYLEDİM İDDİALARI YALAN”
Ertuğruloğlu Cumhurbaşkanı Eroğlu’nun kendisine yönelik olarak “alkollü olduğum için söyledim” şeklindeki iddialarının da yalan olduğunu söyledi. Kendisinin yeri geldiğinde bir duble içen biri olduğunun altını çizen Ertuğruloğlu, Eroğlu’nun hanedanlığını sürdürmek için bu tür iddialarda bulunduğunu kaydetti.

“ALLAH KORUSUN KAŞİF KAZANIRSA…”
Tahsin Ertuğruloğlu kurultay sonucuna yönelik bir soruya da “Allah korusun Ahmet Kaşif kazanırsa parti darmadağın olur” dedi. Ahmet Kaşif ile kişisel bir sorunu olmadığına dikkat çeken Ertuğruloğlu şöyle konuştu: “Benim Sayın Kaşif’le hiçbir sıkıntım olmadı. Niye Eroğlu’na kendisini bu kadar mahkum hissediyor bilmiyorum. Türkiye’yi karşısına alma pahasına partiyi darmadağın edecek.

“HEM ÜLKE HEM HÜKÜMET SIKINTIYA GİRER”
İrsen Küçük’ün kazanması için katkı koyacağız. Kaşif kazanırsa hem parti, hem de ülke siyaseti büyük sıkıntı içine girecek. Çünkü Eroğlu olduğu sürece bu ülkede bir şey düzelmez. Kimse Ankara şu adamcıdır, bu adamcıdır diye düşünmesin. Buradaki bu yapı böyle devam etmeyecek. Etmemesi için her türlü şeye varız. Bedeli ne olursa olsun elimizi taşın altına koyacağız.”

(Star Kıbrıs gazetesi)