Yenilik her daim heyecan getirir. Siyasette yenilenmek ise millette heyecan yaratır. Bu yenilenmeyi en net şekilde yapan siyasi partinin Ak Parti olduğunu söylememe gerek yok sanırım. 3. Dönem kuralı ve yeni bir ekip ile Yeni Türkiye hedefini Başbakan Ahmet Davutoğlu açıkladığı seçim bildirgesi ile ortaya koydu.

Ak Parti kendi içinden yeni bir kadro çıkaracak kadar büyük olduğunu ve güçlü olduğunu da kanıtlamış oldu böylece.

Yeni Anayasa için çabaladı Cumhurbaşkanı ve dönemin başbakanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan. Anayasa Komisyonu kurulmasına öncülük etti. Yetmedi her siyasi partinin komisyondaki üye sayısını eşit tuttu. Ancak, CHP, MHP ve HDP yeni bir Anayasa yapılmaması için çalıştı komisyonda adeta. Yıllarca çalışan komisyon 68 maddede anlaştı anlaşmasına ama CHP, MHP ve HDP bu değişikliklerin genel kurula gelmesini bile hazmedemediler. Millete çalım attılar anlayacağınız. Yenilik yerine millete rağmen statükoyu tercih ettiler.

Tavanda birliğin tabanda birlik olamayacağını bir türlü anlayamadılar.

Millete yeni hiç bir şey veremeyen diğer partiler bir tarafa “İnsan Onuru”nu üstün tutan yeni bir Anayasa sözü ile Ak Parti sandığa gidiyor.

Tıkanan siyasetin önünü açmak adına Başkanlık hedefini de Anayasa’ya koyarak.

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde bile yıllarca davalı olduğu, çatıştığı 14 farklı siyasi düşünce ile bir araya gelebilen MHP’nin düne kadar yüzde 6’larda oy oranı bulunan HDP’nin bile gölgesinde kalması ne acıdır.

MHP kendini yüzde 15 oy oranına sabitlemiş gibi duruyor. Değişmeyen kadroları, yeniliğe ve eleştiriye kapalı kafaları ile…

Millette heyecan yaratamayan siyasi partinin iktidar hedefi olamayacağı gibi, millette de bir karşılığı olmaz.

Milletvekili liste tercihine baktığımızda MHP’nin sadece Genel Başkan Devlet Bahçeli’ye on yıllarca biat eden bilinen yüzleri görmekteyiz. Biraz çalışan ve konuşan Özcan Yeniçeri ve Sinan Oğan gibi isimler ise yok listede. Yeni isimlere ise kafalar dahi kapalı.

Ha birde, İstanbul 3. Bölgede karı-koca eşler de listede. Evet, yanlış duymadınız MHP İstanbul 3. Bölge 14. Sıra adayı Işıl Damla Şener Yamaner ile aynı bölgeden 20. Sıra adayı Gökhan Yamaner eş. İkisi de aynı bölgeden tahminen seçilemeyecek yerde olsalar bile listede yer bulmaları düşündürücü değil mi?

Hâlbuki aynı bölgede temayül yoklamasından 4. Sıradan çıkan ve bölge tarafından çok sevilen Muammer Çeliktaş listeye bile alınmadı.

Diğer yandan, üst aklın adayı yine solcuların Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde en çok sahiplendiği Ekmeleddin İhsanoğlu da MHP adayı olarak listede olması çok manidardır.

Ülkücüler ile solcular yıllarca niye mücadele etti ve yıllarca birbirlerini niye vurdular? Diye daha çok sormak gerekiyor. Bu mücadelede yıllarca hapis yatanlar acaba kime hizmet etmişler? Bugün acaba kime hizmet ediyorlar?

Sahi, MHP’nin 7 Haziran seçimine dönük bir projesi, hatırı sayılır bir hedefi, millette heyecan uyandıracak bir argümanı var mı? Var da bir gazeteci olarak ben mi duymadım?

Yok, Türk siyasetine bugün bakıldığında, Yeni Anayasa ve Yeni Anayasa ile Başkanlık sisteminin dışında bir çözüm yok. İnanın yok.

Meclis’teki kavgalarda bile MHP’nin durduğu yer hep CHP zihniyetinin yanı olmuştur. HDP’nin durduğu yerde hep CHP’nin kulvarı olmuştur. Bu zihniyetin uzantısına aslında hiçbirimiz yabancı değiliz.

Yeni Türkiye ve Başkanlık artık kaçınılmaz bir durumdur. Bu millet 7 Haziran’da bunun için sandık başına gidecek.