İngiltere'nin Brexit Bakanı David Davis, ülkenin Avrupa Birliğinden (AB) çıkışı (Brexit) için hükümete yetki verecek yeni bir yasa tasarısının önümüzdeki günlerde parlamentoya getirileceğini söyledi.

İngiliz bakan, bugün Anayasa Mahkemesinin, Yüksek Mahkemenin verdiği "Brexit müzakerelerine parlamento onayı olmadan başlanamayacağı" kararına ilişkin parlamentoda açıklamalarda bulundu.

Mahkemenin kararına hükümetin saygı duyduğunu ifade eden Davis, AB ile ayrılık müzakerelerini başlatacak Lizbon Anlaşması'nın 50. maddesinin planlandığı gibi mart sonunda işletilmesi için hükümetin, milletvekilleri ve lordlarla birlikte çalışacağını bildirdi. Davis ayrıca hükümete Brexit sürecini başlatma yetkisi verecek yeni bir yasa tasarısının (50. madde yasa tasarısı) önümüzdeki günlerde parlamentoya getirileceğini aktardı.

"Kısa bir süre içinde hükümete 50. maddeyi işletme yetkisi veren bir yasa tasarısını parlamentoya sunacağız. Bu, İngiltere'nin AB’den ayrılıp ayrılmayacağıyla ilgili bir yasa tasarısı olmayacak çünkü bu karar zaten İngiltere halkı tarafından verildi." diyen Davis, söz konusu yeni "tasarının olabildiğince anlaşılabilir şekilde" hazırlanacağını söyledi.

50. maddenin işletilmesinin geri dönülmez bir süreci başlatacağı, bu nedenle de hükümetin Brexit stratejisiyle ilgili parlamentoya detaylı bilgi içeren bir belge de sunması gerektiği eleştirilerine yanıt veren İngiliz bakan, Brexit konusunda geri dönülmez noktanın 23 Haziran olduğunu söyledi. "Geri dönülmez noktayı geçtik" ifadesini kullanan Davis, hükümetin bu konuda fikir değiştirmesinin mümkün olmadığını vurguladı.

- Muhalefetin hükümetten talepleri

İngiltere'de ana muhalefetteki İşçi Partisinin lideri Jeremy Corbyn de mahkemenin kararına ilişkin yaptığı açıklamada, "Hükümet bugün, Anayasa Mahkemesi tarafından parlamentonun egemenliğini kabul etmeye zorlandı." dedi.

23 Haziran'da yapılan AB referandumundan çıkan sonuç ile Britanya halkının arzusuna partisinin saygı duyduğunu ve 50. maddenin işletilmesi sürecine mani olmayacağını bildiren Corbyn, "Ancak, (iktidardaki) Muhafazakar Partinin Brexit'i kullanarak İngiltere'yi Avrupa'nın kıyılarındaki bir vergi cennetine dönüştürmesini engelleme amacıyla 50. madde yasa tasarısında değişiklik yapmak için çalışacağız. İşçi Partisi, (Brüksel ile yapılacak) müzakereler boyunca hükümetin parlamentoya karşı sorumlu olduğunu sağlamak için hükümetten bir plan ve nihai anlaşmanın parlamento tarafından onaylandığından emin olmak için de anlamlı şekilde oylama yapılmasını talep ediyor." diye konuştu.

İngiltere'deki bir diğer muhalefet partisi Liberal Demokratların lideri Tim Farron da mahkemenin kararından duyduğu memnuniyeti dile getirerek, "Bu Muhafazakar Brexitçi hükümet, demokratik süreci sadece kendi işlerine yaradığı zaman yüceltmeye meraklı. En son anlaşmayla ilgili halka bir ses vermeyecekler. Liberal Demokratlar net. En son anlaşmanın halkın oylamasına sunulmasını talep ediyoruz. Bu olmadan 50. madde için oy vermeyeceğiz." dedi.

- "Hızlı ve pürüzsüz Brexit görmek istiyoruz"

AB ve göçmen karşıtı görüşleriyle bilinen Birleşik Krallık Bağımsızlık Partisinin (UKIP) lideri Paul Nuttall da Anayasa Mahkemesinin verdiği karardan dolayı hayal kırıklığına uğradıklarını bildirdi.

Sürecin daha fazla ertelenmeden bir an önce başlatılması için çağrıda bulunan Nuttall, "Eğer herhangi bir milletvekili ya da Lordlar Kamarası halkın arzusuyla dalga geçerse o zaman işte vay hallerine. Ortak pazardan çıktığımız, kendi sınırlarımızı kendimizin kontrol ettiği, üyelik aidatı ödemediğimiz ve dünya geneliyle kendi ticaret anlaşmalarımızı imzalayabileceğimiz, hızlı ve pürüzsüz bir Brexit görmek istiyoruz. Britanya halkı 23 Haziran'da bunlar için oy verdi ve bunları elde edeceğimize inanıyorum." ifadelerini kullandı.

- Brexit'i mahkemeye berber taşıdı

İngiltere Başbakanı Theresa May, AB ile ayrılık müzakerelerini başlatacak Lizbon Anlaşması'nın 50. maddesinin devreye alınmasının kendi inisiyatifiyle olacağını ileri sürerken, Gina Miller adlı İngiliz iş kadını ile Dier Dos Santos adlı bir berber, 50. maddenin devreye alınabilmesi için bir parlamento kararı gerektiği iddiasıyla hükümeti dava etmişti.

İngiltere'de Yüksek Mahkeme, 3 Kasım'da Miller ve Santos'un tezleri lehinde karar vererek, AB'den ayrılma süreci başlatılmadan konunun milletvekillerinin oyuna sunulması gerektiğine hükmetmişti. Hükümet ise kararı Anayasa Mahkemesine taşımıştı.



Anayasa Mahkemesi, ülkedeki Brexit sürecini hükümetin mi yoksa parlamentonun mu başlatması gerektiği tartışmasına son veren kararını bu sabah açıklamıştı. Karara göre, Brexit sürecini resmen başlatacak 50. maddeyi işletme hakkı Westminister’daki merkezi parlamentoya verilmişti.

İngiliz hükümetinin, Avrupa Birliğinden çıkış sürecini resmen başlatacak 50. maddeyi mart ayı sonunda işletmesi bekleniyordu. Müzakere sürecinin en az 2 yıl sürmesi öngörülüyor.

İngiltere, İskoçya, Galler ve Kuzey İrlanda'dan oluşan Birleşik Krallık'ta geçen yıl yapılan AB referandumunda halkın yüzde 52'si Brexit'ten yana oy kullanmıştı.