ASLI ARAL'IN ANALİZİ
LONDRA

İngiltere’de gelecek hafta yapılacak genel seçimin beraberinde belirsizlikleri ve olası hükümet senaryolarını getirmesi bekleniyor. Ülke tarihinde sonucunu tahmin etmenin en zor olacağı genel seçimin yapılacağı belirtiliyor.

Ülkede 7 Mayıs Perşembe günü yaklaşık 42 milyon kayıtlı seçmenin büyük bir kısmı, sandık başına gidecek ve İngiliz Parlamentosunun alt kanadındaki 650 milletvekilini belirleyecek. Seçim sistemi dar bölge ve çoğunluk esasına göre düzenlenmiş olan İngiltere'de, toplam 650 bölge ve her bölgede yaklaşık 60 bin seçmen bulunuyor.

Birleşik Krallık'ta mevcut kamuoyu yoklamaları, seçim sonucu hiçbir siyasi partinin tek başına iktidar olacak çoğunluğa ulaşamayacağını gösteriyor. Ülkede bir siyasi partinin tek başına iktidar olması için milletvekili sayısının yarısından bir fazlası olan 326 sayısına ulaşması gerekiyor.

Ancak anketler hiçbir siyasi partinin bu sayıya ulaşamayacağını, hatta iki siyasi partinin birleşmesiyle oluşturulacak bir koalisyonla bile bunun mümkün olmayacağını gösteriyor. Bu durumda azınlık hükümeti ya da yeniden genel seçime gidilmesi gibi çeşitli senaryolar üzerinde duruluyor.

- Hükümet senaryoları

Mevcut Başbakan David Cameron’ın lideri olduğu Muhafazakar Parti seçimden en fazla oyu alan parti olarak çıkarsa, yeniden Liberal Demokrat Parti ile koalisyon hükümeti kurmaya çalışması bekleniyor. Ancak Liberal Demokratlarla olası koalisyonun da 326 sayısına ulaşmaya yetmeyeceği görülüyor. Bu durumda Cameron’ın, Kraliçe’nin parlamentoyu açacağı 27 Mayıs'a kadar başbakanlık koltuğunda oturmaya devam etmesi ve Kraliçe’nin onayını da almasıyla azınlık hükümeti kurması öngörülüyor. Ancak Cameron Kraliçe’nin onayını alamazsa ve güvenoyunu kaybederse o zaman istifa etmesi ve bu durumda İşçi Partisi lideri Ed Miliband’in hükümeti kurmakla görevlendirilmesi bekleniyor. Miliband’in ise hükümeti kurmak için 14 günü bulunuyor.

Seçimden en fazla oyu alan parti, İşçi Partisi olursa ve İşçi Partisinin başka bir siyasi partiyle birleşerek koalisyon hükümetini oluşturacak 326 sayısına ulaşması mümkün olmazsa, bu durumda da mevcut Başbakan Cameron’ın 27 Mayıs'a kadar başbakanlık koltuğunda oturması öngörülüyor. Bu noktada Liberal Demokrat Partinin İşçi Partisine mi, yoksa Muhafazakar Partiye mi destek vereceği önem kazanıyor. Liberal Demokrat Partinin muhafazakarlardan desteğini çekmesi halinde Cameron’ın istifa etmesi ve hükümeti kurma görevinin yine Miliband’e verilmesi bekleniyor.

Bu olasılıklar dışında Muhafazakar Parti ve İşçi Partisinin Liberal Demokrat, İskoç Ulusal Partisi (SNP) gibi küçük siyasi partilerle birleşerek koalisyon hükümeti kurma ihtimali de bulunuyor. Ancak son anketler bunun mümkün olmayacağına işaret ediyor. Koalisyon ortaklıkları senaryoları arasında mevcut durumdaki gibi yine bir Muhafazakar-Liberal Demokrat hükümeti ya da İşçi Partisi- İskoç Ulusal Partisi ile İşçi Partisi-Liberal Demokrat Parti koalisyon hükümetleri olasılıklarından bahsediliyor.

- "Eşi görülmemiş bir seçim olacak"-

London School of Economics (LSE) Üniversitesi Siyaset Bilimi Profesörü Simon Hix, İngiltere’de hangi siyasi partinin hükümette ve kimin başbakan koltuğunda olacağının seçimin ertesi günü belli olabileceğine de bunun Haziran ayına uzayabileceğine de işaret ediyor. Hix, “İngiltere’de eşi benzeri görülmemiş bir genel seçim yaşanacak” değerlendirmesinde bulunuyor. 

Genel seçime ilişkin son anketler Muhafazakar Partiyi bir puan farkla İşçi Partisinin önünde gösteriyor. İki büyük siyasi partiyi sırasıyla Birleşik Krallık Bağımsızlık Partisi (UKIP), Liberal Demokrat Parti ve Yeşil Parti takip ediyor. 

Birleşik Krallık’ta genel seçim kampanyaları dönemi birçok ülkeninkinden kısa sürüyor. Siyasi partilerin beyannamelerini açıkladığı 25 günlük genel seçim kampanyaları döneminin başlangıcından bu yana kamuoyu yoklamalarında oy eğilimlerinin değişmemiş olması dikkati çekiyor.

İngiltere’de genel seçimde en fazla oyu alan ya da seçimden önce hükümette olan siyasi partinin hükümeti kurma önceliği olduğuna dair bir kural bulunmuyor. Ancak mevcut başbakan, yeni hükümet kurulana kadar görevini sürdürüyor ve başbakanlık koltuğu boş kalmıyor. Ülkede başbakanlık koltuğunda oturan kişi Kraliçe’ye istifasını sunmadıkça ya da parlamentoda güven oyunu kaybetmedikçe görevini sürdürüyor.

Kraliçe’nin yeni hükümetin programını okumasıyla parlamentonun resmen çalışmaya başlayacağı tarih, 27 Mayıs olacak. Dolayısıyla bu tarihe kadar ülkede yoğun bir siyasi gündemin yaşanması bekleniyor. 

- İskoçların etkisi

İngiliz siyasetinde son yıllarda, iki büyük siyasi parti dışında küçük siyasi partilere de destek verilmesi dikkati çekiyor. Ayrılıkçı İskoç Ulusal Partisi (SNP), bu siyasi partilerin arasında yer alıyor. Seçim kampanyası döneminde sergilediği iyi performansla dikkatleri üzerine çeken SNP’nin genel başkanı Nicola Sturgeon’ın kurulacak hükümette önemli bir rolü olabilir. Geçen yıl İskoçya referandumunda bağımsızlıktan yana kampanya yürüten Sturgeon’ın sonuç “bağımsızlığa hayır” çıkmasına karşın desteğini arttırdığı biliniyor. SNP’nin özellikle İskoçya’da İşçi Partisi’nin oylarının çoğunu bu genel seçimde alması bekleniyor.

İngiltere’deki koalisyon hükümetinin 5 yıllık görev süresi boyunca küçük ortağı olan Liberal Demokrat Partinin ise destek kaybettiği biliniyor. Liberal Demokratlar, koalisyon ortağına fazla taviz vermekle ve üniversite harçlarının artırılmaması gibi birçok vaadini yerine getirmemekle eleştiriliyor. Genel seçim sonucu Liberal Demokratların lideri Nick Clegg’in bölgesinden seçilemeyebileceği ve milletvekili olarak parlamentoya giremeyebileceği yönünde tahminler bulunuyor. Ancak yine de Liberal Demokratların hükümeti oluşturmada kazanacakları sandalye sayısıyla etkili olabilecekleri tahmin ediliyor.

Birleşik Krallık’ta 7 Mayıs Perşembe günü yapılacak genel seçimde yerel saatle 07.00-22.00 arasında oy verilecek. Seçim sonucunun 8 Mayıs Cuma günü belli olması bekleniyor. Genel seçimle İngiltere’nin yüzde 80’inde yerel seçim de yapılacak. 2010 yılında yapılan genel seçime katılım yüzde 65’ti. Bu genel seçimde de benzer bir katılım oranı bekleniyor.