Akademisyenler, Devlet Memurları, Öğrenciler...

“Yurtdışı Eğitim ve Devlet İmkanları Hakkında”

 

Avrupa milletlerinin yaşam tarzları, kültürleri, eğitim sistemleri vb. bir çok konuda yanlış kanaatlerimiz var. İçlerinde bulundukça, komşuları oldukça, iş yaptıkça daha net anlaşılıyor bazı şeyler. Sanırım en büyük yanılgımız, öğrenci olarak buralarda biraz takılıp, öğrenci psikolojisiyle gördüklerimizi tecrübesizliğimizle yoğurup anlatmışız yıllardır. Ağızdan ağıza bu kanatler yayılmış ve iyice kabullenilmiş toplum tarafından.  Kısa süreli gelenelere ve öğrencilere tavsiyem, buraları anlamak istiyorsanız biraz daha “keşfetmek için bakın”.


Arkadaşlarımızla sürekli konuştuğumuz ve içimizi acıtan bir konudur bu. Türkiye’de devletin kurumları her yıl binlerce personelini buralara gönderir. Binlerce üniversite öğrencisi burslu gelir. Ayrıca kendi imkanlarıyla gelip buralarda bir kaç yıl kalanları da eklersek bizim batıdan bir şeyler öğrenmek için harcadığımız para, emek ve zaman miktarı çok ciddi rakamlara ulaşıyor sanırım.


Daha iyi anlaşılsın için kimler bu ülkelere geliyor yazayım müsadenizle.


Her bakanlığın yurtdışı programları var. Bakanlıklar, personellerinden gerekli şartları sağlayanları kısa ya da uzun süreli yurtdışına gönderiyorlar. Kimisi üç aylık dil kursu için geliyor kimisi iki yıllık master programlarına. Bildiğim kadarıyla da yurtdışı masraflarının dışında Türkiyedeki maaşları da aynen devam ediyor. Özellikle kaymakam adayları iki yıllığına yurt dışına gönderiliyorlar. Ayrıca Üniversitelerden akademisyenler gidiyorlar. Bunların da süreleri değişiyor. Beş yıla kadar kalanları var yurt dışında. Tüm masrafları devlet karşılıyor ve Türkiyedeki maaşları da devam ediyor aynı şekilde. Ayrıca başarılı öğrenciler devletin özel burslarıyla yurtdışı programlarına gidiyorlar. Avrupa birliği programları kapsamında yurt dışında eğitim alanların sayısı artık on binleri buluyor. “AB ödüyor bunların parasını, ne var bunda” demeyin, hiç AB bedavadan kabul eder mi bizim öğrencilerimizi? O paraların hepsini bizim devletimizden peşinen alıyor. Biz o bütçeyi kullanmaya çalışıyoruz sadece. Bunun dışında belediyelerin, valiliklerin, il özel idarelerinin bir çok yurt dışı “görgü, bilgi artırma” programları oluyor. Bunlarla da her yıl binlerce devlet görevlisi, brokrat, milletvekili, belediye meclis üyesi insanımız kısa da olsa yurtdışına devlet parasıyla çıkıyorlar.


Ayrıca kendi imkanlarıyla yurt dışına eğitim için çıkan sayısı yılda yüz ellibini bulmuş durumda.  Toplamda iki yüzbine yakın öğrenci yurt dışına çıkıyor. Sadece İngiltere’ye, Türkiyeden ellibin öğrenci geliyor. Kaba bir hesapla ekonomimizden yılda  bir milyar doların üzerinde bir rakam yurt dışına çıkıyor. Bunun iki yüz milyon doları sadece devletin direk kaynaklarından ödenen rakamlar. Yani bizim direk cebimizden, yani vergilerimizden ödüyoruz bunları.


Buralara gelen dostlarımızın sorumlulukları çok büyük. Daha önce yazdığım “Milletvekili Maaşları Yetmiyormuş” başlıklı yazımda da değindiğim gibi bize verilenleri hak edersek bereketi olur.


Peki nasıl?

Konunun diğer detaylarına da sonraki yazılarda girelim.


Selam ve muhabbetler...


[email protected]

www.twitter.com/ahmetferruh

www.ahmetferruh.com