9-10 yaşlarımda rahmetli dedem bir gün “Oğlum günlük tut, gördüklerini kayda geçir. İlerde çok işine yarar” demişti. O zamandan beri düzenli olmasa da sürekli notlar tutuyorum. Gördüklerimi yorumlayarak yazmaya çalışıyorum.


İki binli yıllara gelindiğinde bilgi paylaşımının önemi hızla arttı. Blog yazarları dünyanın en çok okunan yazarları haline geldi. Sadece belli konularda belli kesimlerle bilgilerini paylaşanlar bile yılda milyonlarca kişiye ulaşır oldu. Türkiye’nin ilk blog yazarlarından sevgili dostum ve adaşım Ferruh Mavituna’nın blogunu
dünya çapında yılda 2 milyonun üzerinde tekil kişi ziyaret ediyor mesela.  


Ben de bir müddet önce kendi web siteme yazılarımı koymaya başlamıştım. Hiç tahmin etmediğim yerlerden insanların okuduğunu ve yorumladıklarını farkettim. Sosyal medyanın bu konudaki etkisini de göz ardı etmemek gerek tabii ki.


Eurovizyon.com, kurulduğu günden beri takip ettiğimiz bir haber sitesi. Mütevazı imkanlarla başladığı habercilik hayatında bizlere hep kaliteli ve seçme haberler sundu.  Arkadaşlar arasında da konuşuruz. Bir çok haber sitesine göre daha sade, kaliteli ve net haberleri bu sitede bulabiliyoruz. Artan tıklanma-okunma oranları da bunun göstergesi olsa gerek.


Uzun lafın kısası, küçük yaşlarda başladığım,gördüklerimi, duyduklarımı ve düşüncelerimi
yazarak paylaşma alışkanlığıma bu güzel siteyi de eklemiş oldum.


Yazılarım sadece genel paylaşımlar olacak. Bu güne kadar hiç bir siyasi akım ve ideolojiyle maddi-manevi bağım olmadı. Bu sebeple  yazılarımda da siyasi mülahazalar olmayacak. İngiltere’den gözlemlerimi, seyahatlerde karşılaştıklarımı, danışmanlıklarımızdan edindiğim tecrübeleri burada paylaşacağım sizlerle. Medeniyet yolculuğumuzda online denize bıraktığım bazı satırlar olacak sadece.


Ne demişti Cemil Meriç: "Denize atılan bir şişe her kitap. 
Asırlar, kumsalda oynayan birer çocuk. İçine gönlünü boşalttığın şişeyi belki açarlar, belki açmazlar."


Hatalarım olursa şimdiden affola…


Selamlar…


[email protected]

twitter.com/ahmetferruh

ahmetferruh.com