Duyulan silah sesi askerlerin fazla ilgisini çekmiyor. ÖSO’nun askerleri, üslerinin bulunduğu geniş vadinin hemen karşısındaki çok katlı evi işaret ediyor. Kumandan Abo Muhammed, “İşte askerler orada” diyor. Muhammed’in üzerinde sivil elbiseler, kamuflaj ceketi var, elinde ise AK-47. ÖSO’nun 150 üyesinin birçoğunun aksine, Muhammed Suriye ordusundan firar etmemiş. ÖSO askerlerinin barındığı metruk evlerin yakınlarındaki bir köyde yaşayan Muhammed, Nisan ve Mayıs aylarında rejim karşıtı barışçı gösteriler düzenlemiş.
Haziran ayında Suriye ordusunun Dördüncü Tugayı kuzeye ilerlediğinde, Abo Muhammed Türkiye’ye gelerek, iki ay boyunca sınıra yakın bir sığınma kampında yaşamış. Ancak beklemekten yorulunca, savaşmak için Suriye’ye dönmüş. Muhammed, evini terk ederek muhalif güçlere katılarak ÖSO’yu meydana getiren sivillerden biri.
KONSEY İLE İTTİFAK
Türkiye’deki bir sığınma kampında bulunan ve ÖSO’yu yöneten Riyad el Esad, Suriye Güvenlik Güçleri’ne yapılan saldırılarda kendi sorumluluğu olduğunu iddia ediyor. Esad karşıtlarından oluşan ordu, Kasım sonlarında, Suriye Ulusal Konseyi ile görüşerek “beraber hareket etme” kararı aldı. Türkiye ve Batılı ülkeler ÖSO’ya silah temin etmedikleri yönünde ısrarcı. Ancak CHP Hatay Milletvekili Mehmet Ali Ediboğlu, Türkiye’den Suriye’ye silah girişi yapıldığını öne sürüyor. Suriye devlet haber ajansları da, Salı günü ülke sınırında Türkiye’den giriş yapmaya çalışan 35 silahlı adamı engellediklerini açıkladı. Türk liderler sürekli olarak, Esad’a, aldığı sıkı tedbirleri durdurması çağrısında bulunuyor
FRANSA İDDİASI
Geçen ay, Fransız dergisi Le Canard, Fransız istihbaratının ÖSO ile irtibata geçtiğini ve “sınırlı” bir müdahaleye hazırlandığını yazmıştı. Abo Muhammed’e göreyse tüm bu iddialar asılsız. Kullandıkları silahların kendi devletlerine ait olduğunu dile getiren Muhammed, “Şimdiye dek ne Türkiye’den, ne de başka bir ülkeden destek almadık” diyor.
Sınırdan silah geçirilip geçirilmediğinin tespit edilmesi güç görünüyor, çünkü ÖSO’nun Türkiye-Suriye arasında çalışan sınır kaçakçıları gelişmiş bir iletişim ağı var ve bunlar, tıbbi malzeme, kışlık giysi, yiyecek, cep telefonu ve hassas mesajlar taşıyor.
Sınırdan mal geçirenlerden birisi, Şam Üniversitesi’nde siyaset bilimi öğrencisi olan 26 yaşındaki Uday Seyid. Önceleri, Esad yanlısı öğrencilerle hareket eden ama rejimin uyguladığı şiddeti görünce Türkiye’ye sığınan Seyid, Hatay’da küçük bir daireye yerleşmiş. Buradaki diğer Suriyelilerle birlikte, kendi ülkelerine kan ve serum yolluyor. Türkiye’ye sığınanlardan bir diğeri de Nazir isimli genç. “Mümkün olsa, buradaki herkes Özgür Suriye Ordusu’na katılır savaşır. Suriye’de herkes bir yakınını kaybetti. Türkiye’de birçok Suriyeli, el Esad’ın kendilerini çağırmasını bekliyor." ÖSO’nun biraz daha beklemesi, sabırlı olması gerekiyor. Uluslararası topluma “tampon bölge” oluşturulması için yapılan çağrı şimdilik yeterli destek görmeyebilir. Ayrıca, Suriye’deki çatışmaların, Esad yanlısı Aleviler ile Sunni muhalefet arasındaki mezhepsel boyutu da durumu güçleştiriyor.