Türkiye'nin karanlık yıllarının sorgulandığı şüpheli ölümler tozlu raflardaki yerini alma riskiyle karşı karşıya. Tuğgeneral Bahtiyar Aydın'ın dosyası 15 ay sonra düşecek. Albay Kazım Çillioğlu için 20 ay var. Jandarma eski Genel Komutanı Eşref Bitlis ve Albay Rıdvan Özden'in dosyası ise 8 ay içinde kapanacak.

 

Doksanlı yıllara damga vuran şüpheli ölümlerle ilgili yürütülen kritik soruşturmaların tamamlanmaması halinde zaman aşımına yenik düşmesi söz konusu. Tozlu raflara kaldırılması beklenen önemli soruşturmalar arasında Kürt sorununa çözüm ararken şüpheli uçak kazasında yaşamını yitiren Jandarma eski Genel Komutanı Eşref Bitlis ve Tuğgeneral Bahtiyar Aydın'ın dosyası da yer alıyor.

 

ÜÇ KRİTİK DOSYA BİTECEK

 

Türkiye'nin karanlık yılları olarak bilinen (1991-1994 yılları arası) ve binlerce faili meçhul cinayet ile şüpheli ölümlerin gerçekleştiği dönem üzerindeki sis perdesinin aralanması için yürütülen soruşturmalarda zaman aşımı tehlikesi belirdi. Eğer geç kalınırsa 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın (10 ay) dosyası başta olmak üzere Kürt sorununa çözüm ararken şüpheli uçak kazasında hayatını kaybeden Jandarma eski Genel komutanı Eşref Bitlis (8 ay) ile Tuğgeneral Bahtiyar Aydın'ın (15 ay) dosyası zaman aşımı nedeniyle yeniden tozlu raflardaki yerini alacak. TCK'nın eski 449'uncu maddesine göre ağırlaştırılmış müebbet ve müebbet hapis cezalarında 20 sene zaman aşımı süresi olarak işletiliyordu. Yeni TCK değişiklikleriyle bu süre ağırlaştırılmış müebbet hapis cezalarında 30, müebbet hapislik suçlarda 25 yıla çıkarıldı. Ancak 1993 ve 1994'te, yani şüpheli ölümlerin gerçekleştiği tarihlerde eski TCK yürürlükte olduğundan esrarengiz ölümlerle ilgili soruşturmayı savcılıklar eski hükmü temel alıyor. Bu yüzden yürütülen soruşturmalarda zaman aşımı süresi 20 yıl sınırına takılıyor. Böylece kritik soruşturmalardan bir çoğunun netince alınamadan zaman aşımına yenik düşmesi bekleniyor. TCK'ya göre Özal'ın zehirlenmesiyle Bitlis'in şüpheli uçak kazası ve Aydın'ın şüpheli ölümleri kasten adam öldürme suçu kapsamına giriyor.

 

DERİN YAPILAR DEVREDE

 

Bu kapsamda 17 Nisan 1993'te yaşamını yitiren Özal'ın zaman aşımı süresinin dolmasına kısa bir zaman dilimi kaldı. Resmi kayıtlara "PKK ile mücadelede şehit olan en yüksek rütbeli asker" olarak giren dönemin Diyarbakır Bölge Jandarma Asayiş Komutanı Tuğgeneral Bahtiyar Aydın dosyasının kapanmasına da 15 ay var.

 

Orgeneral Eşref Bitlis Paşa'nın emrinde çalışan Aydın, 22 Ekim 1993'te Diyarbakır Lice'de tek kurşunla hayatını kaybetti. Cinayette kullanılan Kanas marka silah ortadan kaybolurken Aydın'ın terörle mücadelede şiddete karşı olduğu için derin yapılar tarafından öldürüldüğü iddiası ortaya atılmıştı. Cinayeti işleyenin JİTEMüyesi PKK itirafçısı olduğu bildirilmişti. Diğer yandan Malatya Başsavcılığı tarafından Tunceli Jandarma Alay Komutanı Kazım Çillioğlu'nun şüpheli ölümüne ilişkin yürütülen soruşturma da zaman aşımı tehdidiyle karşı karşıya kaldı. Bitlis Paşa’nın ekibinde yer alan Çillioğlu da 3 Şubat 1994'te lojmanında yaşamını yitirmişti. Çillioğlu dosyasında zaman aşımı süresinin dolmasına 20 aylık bir süre kalırkenmezarı 17 yıl sonra açılan Çilloğlu'nun kaburga kemiklerinde bir kırık ile kürek kemiğinde bir delik bulundu. Bu ayrıntı da Çilloğlu'nun intihar etmediği suikast sonucu öldürüldüğü iddialarını güçlendirdi.

 

BİTLİS VE EKİBİNİ KİM TASFİYE ETTİ?

 

Şüpheli bir uçak kazası sonrası yaşamını yitiren Jandarma eski GenelKomutanıEşref Bitlis ile ekibi olarak nitelendirilen ve Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın, "Demokratik açılım ve terörmeselesine barışçı çözüm" projesine destek verdiği belirtilen görevlilerin ölümlerindeki sır perdesi dikkat çekiyor. 'Bitlis'in ekibi olarak bilinen isimlerin belli bir zaman dilimi içinde şüpheli şekilde hayatlarını kaybetmeleri 'suikast' endişelerine yol açıyor. Orgeneral Bitlis'e yakınlığıyla bilinen, Diyarbakır Bölge Jandarma Asayiş Komutanı Tuğgeneral Bahtiyar Aydın, Adana Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Temel Cingöz, Mardin Jandarma Alay Komutanı Rıdvan Özden, Tunceli Jandarma Alay Komutanı Kazım Çillioğlu, emekli Korgeneral Hulusi Sayın, JİTEMkurucusu Cem Ersever art arda hayatlarını kaybetmişlerdi.

 

Ceza Avukatı Saffan Kılınç:

 

İddianame hazırlanmalı mahkeme kabul etmeli

 

Şüpheli ölümlerle ilgili yürütülen kritik soruşturmalarda savcılık iddianame tanzim etmezse zaman aşımı süreleri dolan dosyalar tozlu raflara kaldırılır. Dolayısıyla, zaman aşımına uğrayacak dosyalarda hiçbir olay olmamış gibi dava açılmamış olur. Ama savcılık tarafından iddianame tanzim edilir ve mahkeme tarafından da iddianame kabul edilirse dosyanın önü süre kısıtlaması olmaksızın açık olur. Yargılaması devam eder. Tabii ki, savcı beyin iddianamesini hazırlamış ve mahkemenin bunu kabul etmiş olması şartı gerekiyor. Fakat mahkeme savcılık tarafından hazırlanan iddianameyi kabul etmez ise iddianamenin herhangi bir hükmü olmaz yine zaman aşımına uğrar. Eşref Bitlis'in şüpheli ölümüne yönelik yürütülen soruşturma gibi diğer soruşturmalar da zamansal olarak böylece ömrünü tamamladığında kapanır. Dosyaların hiçbir şekilde zaman aşımına uğramaması için iddianame hangi mahkemeye gitmiş ise mahkemenin tensip (kabul) tutanağıyla birlikte, "Evet biz Ceza Muhakemesi Usulü Kanunu 174 gereği kovuşturmaya başladık. İddia makamının iddiası doğrultusunda iddianame kabul olundu" demesi gerekiyor. Böylece dosyayla ilgili şüphelilerin yargılamasına geçildi dendiği andan itibaren süreç başlıyor. Yok eğer denilmezse dosyalar yine sürüncemede kalacaktır.

 

(Bugün – Gökhan Özdağ)