İddiaya göre 2004 yılında KANALTÜRK'e test yayını aşamasında para aktaran Koç Grubuna ait BEKO Ticaret A.Ş'nin Ergenekon'a finans sağlama soruşturmasıyla dahil edildi. Bu soruşturma dosyasının altında olay savcı Muammer Akkaş'ın imzası var.

Savcı Muammer Akkaş'ın hukuk dışı işlemleri bu olaydan sonra başlıyor. Savcı Akkaş'ın Koç grubuna açtığı soruşturmanın seyiri bir anda değişti. koç ailesinin Fethullah Gülen grubunun faaliyeti olan Türkçe olimpiyatlarına sponsor olmasıyla işler değişti. Hakkında soruşturma başlatılan Koç'un dosyası sponsor olduktan sonra gizlendi ve sümen altı edildi.


Tam da bu dönemde Ergenekon'un medya ayağı olan Kanaltürk televizyonu bu tartışmalar eşiğinde Gülen Cemaatine ait Akın İpek'in sahibi olduğu KOZA Gruba satıldı. Ergenekon üyeliğinde mahkum olan Tuncay Özkan'a o dönem kanal bedeli olarak milyon dolarlar ödenmişti.

CHP'nin bile o dönem Cemaat medyasında Kanaltürk'e para ödediği için örgütü finanse ettiği öne sürülürken, Koza grubun kanalı satın alarak Ergenekon'a sağladığı milyonlarca dolar ise tartışma konusu bile olmamıştı.

Olay savci ismiyle açılan twitter hesabından Zekeriya Öz ve iş dünyası bağlantısı hakkında da ciddi iddialar öne sürülürken, Mehmet Emin Karamehmet'in Cemaate yakın bir üniversiteye yüklü miktarda bağış karşılığında Ergenekon kapsamında tabi tutulduğu soruşturmadan yırttığı ima edildi.


Karamehmet'in sorgusunun askerlerden sonra yapılmasının da bir göz dağı olduğunun iddia edildiği tweetlerde, askerlerle ilgili işlemler Karamehmet'e gösterilerek, Tahir Paşa Üniversitesine bağışa zorlandığı öne sürüldü.

Şüpheli Karamehmet'in ifadesi diğer şüphelilerden çok farklı olarak Beşiktaş adliyesinde değil Levent'te sohbet ortamında alındı.

Bu arada bu soruşturma ile parallel olarak Koç ailesinden bazı isimlerin beraberinde Mustafa Sarıgül ile Fetullah Gülen'I ziyaret ettiği ve olimpiyatlar için sponsorluk anlaşması yaptığı da ortaya atılan iddialara arasında.