Siirt'te 6 kadını, Ankara'da 3 masum sivili katleden örgüt, önceki akşam yine kanlı yüzünü Batman'da gösterdi. Hac yolculuğuna hazırlanan anne ve babasını ziyaretten dönen Doru ailesine kurşun yağdı. 200'ün üzerinde mermiyle delik deşik olan araçta bulunan 8 aylık hamile Mizgin Doru ve 4 yaşındaki kızı öldü.  Talihsiz kadın, 4 kız çocuğunun ardından özlemle beklediği erkek çocuğunu kucağına alamadı. Anne karnından çıkartılan bebek ise hayata tutunmaya çalışıyor. 

Terör örgütü PKK, sivilleri katletmeye devam ediyor. Batman'da, hamile bir kadın ile 6 yaşındaki çocuğuna kurşun yağdıran teröristler, 3 polisi de yaraladı. 'Kavga var' diyerek sahte ihbarla polisi pusu kurdukları alana çekmeyi başaran PKK'lılar, arabalarıyla yoldan geçen Doru ailesini, çapraz ateşe aldı. 200'ün üzerinde mermi isabet eden araçta bulunan 8 aylık hamile Mizgin Doru ile 4 yaşındaki kızı Sultan hayatını kaybetti. Bebek kurtarılarak yoğun bakıma alınırken baba Talat Doru ile 1. Sınıf öğrencisi Şeyma'nın tedavisi sürüyor. Olayda yaralanan 3 polisten Başkomiser Yardımcısı Adem İlkkılıç'ın beyin ölümü gerçekleşti. Diğer polislerin hayati tehlikesinin olmadığı öğrenildi. 

SİVİL ARAÇLA KATLİAM PLANI 

Alınan bilgiye göre, teröristler önceki akşam 23.00 sıralarında Batman'da sivil bir aracı gasp etti. Araç sürücüsü ve yanındaki arkadaşının kol ve ayaklarını bağlayarak etkisiz hale getiren 3 kişilik PKK'lı grup 72 EA 916 plakalı beyaz otomobili gasp ederek sivil araçla eyleme yöneldi. Cep telefonları ile çalınan araçlarının plakasını polise haber vermeyi başaran iki vatandaş, "Keleşli teröristler eylem yapacak" dedi. Bunun üzerine, 'kırmızı alarma' geçen Batman polisi, şehrin giriş ve çıkışlarını tutarak beyaz otomobili aramaya koyuldu. Bu sırada örgüt üyeleri 155 polis ihbar hattına 'kavga var' şeklinde yanıltma telefonu açtı. Aydınkonak Caddesi üzerinde olduğu söyleyen olaya müdahale etmek için sivil araçla yol alan polisler, uzun namlulu silahlarla kurulan pusuya takıldı. Bu sırada yoldan geçen Doru ailesine ait bir araba da PKK'lıların hedefi oldu.

ERKEK ÇOCUK HAYALİNİ VURDULAR 

PKK'lılar, içerisinde Doru ailesinin 4 ferdinin olduğu araca kurşun yağdırdı. 200'ün üzerinde mermi isabet ettiği öğrenilen araçta, bulunan 8 aylık hamile 31 yaşındaki Mizgin Doru ile 4 yaşındaki kızı Sultan, hayatını kaybetti. Hastanedeki müdahale ile 8 aylık bebek kurtarıldı. Bebeğin yoğun bakım ünitesinde küveze alındığı öğrenildi. Baba Talat Doru ile kızları Şeyma Doru'nun ise Özel Dünya Hastanesi'nde tedavilerinin devam ettiği belirtildi. 4 çocuk sahibi olan Doru ailesinin erkek çocuk hayali kurduğu ve PKK kurşunlarıyla öldürülen annenin karnından sağ olarak kurtulan bebeğin ise erkek olduğu öğrenildi. 

ÇATIŞMAYI SOKAĞA TAŞIDILAR 

Saldırının ardından PKK'lıların rastgele sağa sola ateş ederek olay yerinden kaçmayı başardığı öğrenildi. Teröristlerin kullandığı otomobili Batman Stadyumu yakınında bulan polisgeniş çaplı operasyon sonucu PKK'lıların izine ulaştı. Sokak aralarında dahi çatışmalar yaşandığı belirtildi. Bu nedenle polislerin sivillerin hedef olmaması için sık sık "Dışarı çıkmayın camlardan uzak durun" diye anons yaptığı öğrenildi. PKK'lıları kovalayan polislerin anonslarla vatandaşları sokağa çıkmamaları ve camlardan uzak kalmaları konusunda sık sık uyardıkları belirtildi. Özel Hareket timi tarafından kıstırılan PKK'lıların bir inşaata sığındığı ve yaklaşık 1,5 saat süren şiddetli çatışmanın ardından 3 teröristin ölü ele geçirildi belirtildi. 

Teröristlerin üzerinde 2 adet Kaleşnikof marka tüfek, 9 şarjör, 5 el bombası ile 1 cep telefonu ele geçirildi. PKK'lıların kullandığı Kaleşnikof'un üzerinde sözde PKK bayrağını temsil eden çıkartma dikkat çekti. 

POLİSLER HASTANEYE KOŞTU 

Polisler, saldırıda yaralanan meslektaşları için hastanelere akın etti. Başkomiser Yardımcısı Adem İlkkılıç'ın beyin ölümü gerçekleşirken 2 polis memurunun parmak ve ayağından yaralandığı ve hayati tehlikelerinin bulunmadığı aktarıldı. 8 aylık hamile Mizgin Doru ile kızı Sultan gözyaşları içinde toprağa verildi. Ölü ele geçirilen 3 PKK'lının cenazesinin ise Malatya Adli Tıp Kurumu'na gönderildiği bildirildi. 

YENİ HEDEF SİVİLLER

1 Ağustos 2010: Teröristler, Batman'da TPAO'ya ait iki petrol kuyusuna saldırdı. Bölgeye gitmek isteyen İHD eski başkanı ve köy muhtarı Sadi Özdemir, kardeşleri BDP'li eski yönetici Salih ve Sofi Özdemir ile eski Batman Barosu Başkanı Sedat Özevin'i yola döşedikleri mayınla katletti. 

11 Eylül 2011: Hakkari'nin Şemdinli ilçesinde düğün kalabalığının arasından güvenlik güçlerine ait 4 ayrı binaya eşzamanlı saldırdılar. Sivilleri kalkan yaparak 3 vatandaşı katlettiler.

12 Eylül 2011: Şırnak'ın İdil ilçesinde molotoflarla 50 öğretmenin bulunduğu öğretmenevini yakmaya çalıştılar. "Buradan gidin yoksa sizi yakarız" diye tehdit ederlerken molotoflar demir parlıklara çarpıp düştü. Büyük bir facia atlatıldı. 

20 Eylül 2011:  Siirt'te 6 sivil kadının bulunduğu araca roketatar ve uzun namlulu silahlarla saldırarak 4 kadını öldürdü. Yaralanan kadınlardan Gülcan Olgaç'ın bir ayağı kesilirken aynı saldırıda yaralanan Nuran Evin  felç oldu. 

20 Eylül 2011: Ankara Kumrular'da arabaya bombalı tuzak kuruldu. Yüzlerce sivil insanın güne başlamaya hazırlanırken patlama gerçekleşti. 3 sivil öldü, 5'i ağır 34 kişi yaralandı. 

24 Eylül 2011: Siirt Pervari'de Belenoluk Jandarma Karakol Komutanlığı'na saldırarak 6 askeri şehit ettiler. Bu saldırıda PKK, öğretmen lojmanları ve okulun önünde öğretmenleri kendine siper yaptı. 

Sivil toplumdan vahşete isyan 

İNSANLIĞIMIZDAN UTANIYORUZ 

Kanlı saldırılar bölgedeki sivil toplum örgütlerinin de sabrını taşırdı. Siirt, Batman, Şırnak ve Mardin'deki sivil toplum kuruluşları, terör örgütü PKK'nın hain saldırılarını şiddetle kınadı. Aralarında Diyarbakır Barosu, Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası, Ticaret Borsası ve Esnaf  Sanatkarlar Odaları Birliği’nin de bulunduğu kuruluşlar da ortak bir açıklama yaparak "Yeni acılar istemiyoruz" dedi. 

Diyarbakır Baro Başkanı Mehmet Emin Aktar, yaşanan her olayda yüreklerinin kanadığını belirterek "Ölümler yüreğimizi acıtıyor, yüreğimizi acıtmaya son verin. Son silahlı eylemlerin sivilleri de hedef almasını aklı ve vicdanı olan hiç kimsenin kabul etmesi mümkün değildirî  dedi. Aktar, PKK'nın  silahsızlanma için hazırlık yapmak üzere çatışma alanlarının dışına çekilmesini ve hükümetin de operasyonlara son vermesi gerektiğini vurguladı.  Aktar, BDP’li milletvekillerini ise yeni anayasa çalışmasına katılmak üzere Meclis'e dönmeye davet etti. Diğer sivil toplum temsilcilerinin görüşleri şöyle:      

Artık yeter, hangi çağdayız

Diyarbakır Ticaret Borsası Başkanı Fahrettin Akyıl: Halk şiddet olaylarından bıktı. İnsan olarak ne diyeyim. Artık insanlığımdan utanıyorum, bunlar  vahşet. Ucu kime dokunuyorsa dokunsun bu saldırıları şiddetle kınıyorum.

 Siirt'teki 4 genç kızımız hayatını kaybetti, Batman'da hamile bir kadın  ile 4 yaşındaki çocuğu öldü ve 20 günlük polis hayatını kaybetti. Dünyada böyle  bir şey var mı... Bunun izahı yok. Kimden gelirse gelsin şiddeti kınıyorum. Bunun  bir an önce durdurulması gerekir. Kim olursa olsun artık yeter. Hangi çağda yaşıyoruz, vatandaşın tahammülü kalmadı. Silahla, şiddetle dünyada kimse başarılı olmamış. Bu işin çözümü parlamentodadır.

Şiddet bitmeli 

Dicle Toplumsal Araştırmalar Merkezi (DİAM) Başkanı Mehmet Kaya: BDP'nin bir an önce Meclis'e dönmesi gerekiyor. Demokratik kanalların bir an önce açılması gerekiyor. Kürt sorunu sadece bölgeyi ilgilendiren bir sorun değil. Maalesef şiddet ortamı ister bölgede hem sosyal hem de ekonomik yaşamı olumsuz etkiliyor. Şiddetin artık bu topraklarda sona ermesi gerekiyor.

Sözün bittiği yerdeyiz

KAMER Vakfı Başkanı Nebahat Akkoç: Siviller doğrudan hedef değilmiş gibi açıklama yapılıyor, 'gezmeden gelirken vuruldu' deniliyor. Böyle çatışmalar olursa kimin hayatını kaybedeceğini bilemeyiz. Sözün bittiği yerdeyiz.

Hiçbir şey candan önemli değil

Batman Baro Başkanı Yusuf Tanrıseven: Şiddetin tırmanışı çok üzücü. Hiç bir şey insan canından daha önemli değil.

Kimseye faydası yok     

Şırnak Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Osman Geliş: Bu cenazelerin hiç kimseye faydası olmaz. Ne zamana kadar bu olumsuzlukların içinde cebelleşeceğiz. Herkesi kendi kulvarında sorumluluğa davet ediyoruz. Tekirdağ'da, Muğla'da, Hakkari'de aynı sorumluluk içindeyiz. Bu gemide hepiz varız, bu geminin güzellikleri de olumsuzlukları da hepimiz için. Bu saldırıların tamamen bertaraf olması için hepimizin katkı sunması lazım.

Anneler ağlamasın 

Siirt Ticaret ve Sanayi Odası Başkan Vekili Nedim Kuzu:  Bir çok masum insan yaşamını yitiriyor. Artık, akan bu kan  durmalıdır. Anneler gözyaşlarına boğulmamalı, gencecik insanlar yaşamlarının  baharında ölmemelidir. Bölgenin huzura ihtiyacı vardır.

Sağduyu kaosu yenecek 

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MİSıAD) Mardin Şube Başkanı Kazım Aksoy: Sorunlar demokratik mekanizmalar içerisinde çözüme kavuşturulmalı. Şiddete başvurmanın faydası yok. Bölge yatırımlarına, turizmine, ticaretine, refah ve huzuruna darbe vuracak bu puslu havanın biran önce dağılması gerekmektedir. Halkımızın sağduyusuyla bu kaosun da üstesinden gelecektir. 

Kaynak: Bugün Gazetesi