FUAT SEFEROV
MOSKOVA

14-25 Şubat 1956’da yapılan tarihi kurultayda Kruşçev, önceki Sovyet lideri Josef Stalin’in politikalarını sert eleştirmişti. Stalin’in baskıcı politikalarından rahatsız olan Nazım’ın, kurultayla ilgili büyük izlenimlerini yazmayı çok arzu ettiği belirtildi.
Cihan Haber Ajansı’na (Cihan) konuşan Moskova Devlet Diller Üniversitesi Türk Dili ve Kültür Merkezi Başkanı Prof. Dr. Tevfik Melikli, Nazım’ın Sovyetler Birliği’ne kaçmasında dönemin SSCB Yazarlar Birliği Başkanı Aleksandr Fadeyev’in önemli rol oynadığını belirtti. Belgelere atfen konuşan Melikli, “Fadeyev, Nazım’ın Sovyetler Birliği’ne davet edilmesi için Komünist Partisi Merkez Komitesi’ne istekte bulundu. En üst düzey kurulu Politbüro, bu isteğe onay verdi. Nazım’ın kabul edilmesiyle ilgili tüm çalışmalar için Yazarlar Birliği görevlendirildi. 2 hafta içinde Moskova’da şaire 3-4 odalı daire verilmesi kararlaştırıldı. 29 Haziran 1951’de Nazım’ı Moskova Havaalanı’nda ünlü Sovyet yazarları çok sıcak karşıladı. Türk şairinin karşılama töreniyle ilgili tüm ayrıntılar Sovyet lideri Stalin’e aktarıldı.” dedi.
Nazım’ın SSCB’de siyasi nedenlerle hayal kırıklığı yaşadığını kaydeden Melikli, “Stalin’in ölümünden sonra durumun değişeceğine inanıyordu. Kruşçev’in Stalin karşıtı tutumlarını Nazım coşkuyla karşılıyordu. Özellikle partinin 20. Kurultayı ile ilgili büyük beklentileri vardı. Galina Kolesnikova’nın arşivinden (Galina, Moskova’da Nazım’ın hem sevgilisi hem de doktoruydu) Nazım’ın kurultaya katılmak için Kruşçev’e yazdığı mektubunu bulduk.
Nazım şöyle yazıyordu: ‘Saygıdeğer Yoldaş Kruşçev! Ben 1924 yılında Türkiye Komünist Partisi’ne katıldım. Vatanım Türkiye’de 56 yıl hapis cezasına çarptırıldım, bunun 17 yılını cezaevinde geçirdim. Ben bir yazarım. Vatanımda 15 kitabım yayınlandı. Eserlerim çeşitli dillere tercüme edildi. SSCB ve çeşitli ülkelerde eserlerim sahneleniyor. 20. Kurultaya en azından 1 gün katılmak için bana davetiye verilmesini rica ettim. Hem Dünya Barış Konseyi üyesi hem Türk şair hem de Komünist olarak kurultayla ilgili izlenimlerimi yazmayı kendimi borçlu olarak görüyorum. Ama bana izin vermediler. Bana 1 günlük de olsa davetiye göndermeyen yoldaşların bu davranışını doğru bulmuyorum. Sizden bu isteğimi dikkate almanızı rica ediyorum. Yoldaş selamlarımla Nazım Hikmet.” ifadeleri yer aldı.

Melikli, Kruşçev ‘in de Nazım’ın bu isteğini reddettiğini belirtti. Melikli, “Nazım buna rağmen kurultayda Stalin’in sert şekilde kınanmasına çok sevindi. Hatta Nazım kurultayı Bolşevik devrimi lideri Vladimir Lenin’in geri dönüşü olarak değerlendirerek “Yirminci Kongre” adlı şiirini yazdı.” dedi.