GÖKHAN KURTARAN
LONDRA

Yunanistan’ın troykayı oluşturan Avrupa Merkez Bankası (ECB), Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Avrupa Birliği Komisyonu ile şubat ayında anlaşmanın uzatılmasını sağlayan taslak reform listesinden daha kapsamlı ve uygulamaya konulabilecek bir reform listesi hazırlaması bekleniyor. Buna rağmen uluslararası uzmanlar Yunanistan için bu kez görüşmelerin çok daha zorlu geçeceği uyarısında bulunuyor.  Uzmanlar görüşmelerin mayısın ilk haftası boyunca sürmesini ve yaklaşık 1,8 milyar avro seviyesinde bir finansmanın gecikmeli de olsa sağlanması konusunda koşullu bir anlaşmaya varılabileceği belirtiyor.

Yunanistan’ın  mevcut anlaşma kapsamında yeniden finansman imkanı sağlayabilmek için bir kez daha Avro Grubu üyelerini ve resmi kreditörlerini ikna etmesi gerekiyor. Ülkenin 12 Mayıs’ta IMF’ye yaklaşık 770 milyon avro ödemek zorunda olması ise endişe yaratıyor. Üstelik Yunanistan’ın sadece mayıs ayı içerisinde vadesi dolacak olan 2,8 milyar avroluk tahvil ödemesi bulunuyor.

Londra merkezli ekonomik araştırmalar kuruluşu Oxford Economics’in konuya ilişkin hazırladığı raporda Yunanistan’ın ağustos ayına kadar toplamda kreditörlerine ve tahvil sahiplerine yaklaşık 10 milyar avro ödemesi gerektiği vurgulanıyor. Yunanistan’ın mevcut mali durumu göz önüne alındığında ise henüz mayıs ayındaki ödemeleri bile kreditörlerle sürdürülebilir bir anlaşmaya varılamaması halinde nasıl ödeneceği bilinmiyor.

Bu ayın sonunda kamu çalışanlarının ücretleri ve emekli maaşlarının ödenmesi için Başbakan Çipras’ın önündeki süre giderek daralıyor. Mayıs ayının ilk haftasında herhangi bir anlaşmaya varılamaması halinde Yunanistan'ın kreditörlerinden IMF’ye ödeme gerçekleştirmesi mümkün görünmüyor. Yunanistan Başbakanı Çipras 24 Nisan’da Riga’da kreditörlerle bir anlaşma sağlanamamasının ardında referanduma gitme işareti vermişti.

Öte yandan Avrupa Merkez Bankası ise Yunan bankalarına Acil Likidite Desteği (ELA) üzerinden finansman sağlamaya devam ediyor. ECB bu yılın şubat ayında Yunan bankalarına yaklaşık 60 milyar avro olan likidite desteğini bu ayın başına 71,8 milyar avroya kadar yükseltti. Dün itibariyle ECB Yunanistan’la kreditörleri arasında anlaşma sağlanamaması ihtimaline karşı Yunan bankalarına sağladığı acil likiditeyi 1,4 milyar avro artırarak 76,9 milyar avroya yükseltti.

- Müzakerelerde yönetim değişti

Öte yandan Maliye Bakanı Yanis Varoufakis’in yerine müzakere heyetine Oxford Üniversitesi mezunu Dışişleri Bakanı Yardımcısı akademisyen ekonomist Euclid Tsakalotos’un getirilmesi ise olumlu tepki aldı. Fransa Merkez Bankası Başkanı Christian Noyer, Yunanistan’ın Avrupa Birliği ve Uluslararası Para Fonu (IMF) ile görüşmeleri yürüten ekipte yaptığı değişikliğin mali yardım müzakerelerine destek olabileceğini belirtti. Uzmanlar arasında Yunanistan’ın müzakere heyetini başına daha ılımlı olduğu bilinen bir akademisyenin geçmesinin olası bir anlaşmaya varılması açısından faydalı olabileceği düşünülüyor.

Yunanistan Maliye Bakanı Yanis Varoufakis, müzakerelerde aktif görev almayacağının duyulmasının ardından twitter hesabından paylaştığı mesajda "Franklin D. Roosevelt, 1936: " 'Bana karşı olan nefretleri konusunda hemfikirler ve ben bu nefreti memnuniyetle karşılıyorum'. Son günlerde gönlüme (ve gerçeklere) çok yakın duran bir alıntı” ifadesini kullanmıştı.

- Sermaye kontrolü ve çıkış

Yunanistan’ın 2012 yılından bu yana iflasını ilan ederek Avro Birliği’nde ayrılma olasılığı tartışılıyor. Fakat yakın zamanda Yunanistan’nın iflasını ilan etme olasılığının Avro Bölgesi’nden ayrılmaya işaret etmeyebileceği belirtiliyor.

Öte yandan uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları ise Yunanistan’ın Avro Bölgesi’nden olası çıkışının diğer üye ülkeleri 2012’den çok daha az etkileyeceğini, finansal direncin daha yüksek olduğunu vurguluyor.

Yunanistan ile resmi kreditörleri arasında anlaşma sağlanamaması halinde Yunan bankalarından sermeye çıkışının hız kazanmasına karşı daha önce Güney Kıbrıs’ta uygulamaya konulan sermaye kontrolünün Yunanistan için de çözüm olarak ortaya çıkabileceği düşünülüyor.

Örneğin Oxford Economics’in Küresel Makro Yatırımcı Hizmetleri Direktörü Gabriel Sterne, Yunanistan’ın 3 ila 18 aylık süre içerisinde Güney Kıbrıs’ta uygulanana benzer bir sermaye kontrolünü uygulamaya sokması olasılığının yüzde 70 olduğunu belirtiyor.

Yunanistan’ın acilen kaynak yaratma ihtiyacı sebebiyle AB’nin mali yaptırım uyguladığı Rusya’dan da destek beklediği sıklıkla dile getiriliyor. The Moskow Times’ın haberine göre Yunanistan Başbakanı Çipras, Türk akımı projesi konusunda nihai anlaşmaya varılması halinde Rusya’dan 3,3 ila 3,5 milyar dolar arasında ödeme yapmasını bekliyor. Bu konuda Rusya’nın ise bu zamana kadar herhangi bir ödemede bulunulacağına dair bir açıklaması bulunmuyor.

Yunanistan'ın, halihazırda Gayrisafi Yurtiçi Hasılası'nın yaklaşık yüzde 175'ine denk gelen 315 milyar avro borcu bulunuyor.