Alternatif Bank Genel Müdürü Kaan Gür, bankacılık sektörü, Türkiye ekonomisi ve Alternatif Bank'a ilişkin yaptığı değerlendirmede, geçen yılın ikinci çeyreğinden itibaren başlayan dalgalı süreçte, uzun süredir de görülmeyen bir volatil dönemde bankacılık sektörünün, ülkenin ve Alternatif Bank'ın iyi bir sınav verdiğini söyledi.

Bu dönemde Türk bankacılık sektörünün daha pozitif ayrıştığını ifade eden Gür, "Sektörde 30. yılını idrak eden bir bankacı olarak, kriz ortamını, türbülansı çok iyi yöneten, bu konuda çok deneyimli, çok soğukkanlı, kendine güvenen bir bankacılık sektörünün olduğunu görüyorum. Sermaye yeterlilikleri olsun, regülatif anlamda bulunduğu konum olsun, başarıyla sınav vermemizin arkasındaki en önemli etmenlerden birisi bu idi. Özellikle bahse konu dönemde gerek hükümetimiz ve ekonomi yönetimimiz gerek düzenleyici ve denetleyici kurumlarımız gerekse bankacılık sektörü arasında çok ciddi dirsek teması oldu. Faizlerin yönünün aşağı dönmesinde, CDS'lerin gerilemesinde ve güvenin tekrar perçinlenmesinde sistematik çalışmanın ve dirsek temasının olduğunu bilmemiz gerekir." diye konuştu.

Gür, bu yılın ikinci yarısından itibaren ekonomide belli bir dengelenmeden sonra büyümeye geçişin görüleceğini söyledi.

2019'un, Türkiye ekonomisinin büyüyeceği bir yıl olacağını, sonraki dönemlerde ise daha pozitif büyümelerin gözleneceğini ifade eden Gür, hükümetin ve ekonomi yönetiminin; mali disiplini koruyacağını, sıkı para politikası duruşunun devam edeceğini ve enflasyondaki gelişmeleri de çok yakından takip ederek gerekli aksiyonları alacağını kaydetti.

Gür, bu yıl enflasyonun yüzde 18'e gerileyebileceğini, büyümenin de yılın ikinci yarısından sonra yükselerek yüzde 1 seviyesinde bir rakamın görülebileceğini bildirdi.

"Bankacılık sektörü proaktif davranıyor"

Kaan Gür, son dönemde yaşanan kredi yapılandırması ve konkordato konularına ilişkin, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Firmaların ödeme niyeti var, arızi bir zorluk yaşıyor, ciro yaratma kabiliyeti gerilemiş, karlılıklarda erozyon oluşmuş ama işin kendisi iyi, işin başındaki patron yüksek moraliteyle işi sahiplenmiş. Bu firmaya ya da gruba destek verme zaten bankacılığın olmazsa olmazıdır. Bankacılık sektörü, bu ihtiyacı gördüğünde zaten proaktif davranarak müşterileri ile görüşmeler yapıyor. Konkordato sürecindeki firmalarla bankacılar olarak konuşarak ihtiyacı doğru tespit edip olması gereken desteği, finansal yapılandırmayı sağlayacak ortamı ve onlara cesareti de veriyoruz. Alternatif Bank olarak bu konuda seçici davranıyoruz."

Gür, bankacılık sektöründe karlılığın belli bir seviyede tutulmasının elzem olduğunu vurguladı.

"Yatırımcı anlamında pozitif işaretler görülecek"

Alternatif Bank Genel Müdürü Gür, global anlamda 2019'un, büyüme beklentilerinin aşağıya geçildiği, herkesin temkinli baktığı bir dönem olacağını söyledi.

ABD ve Çin arasındaki ticaret savaşlarının devam ettiğinin de gözden kaçırılmaması gerektiğini belirten Gür, "Türkiye, tüm bu çetin süreçte politik ve jeopolitik alanda pek çok zoru başarıp yoluna azimle devam eden bir ülke. Bunu unutmamak lazım. Biz kendimize dışarıdan bakmayı ve takdir etmeyi beceremiyoruz. Çok iyi işler yapıyoruz. Tabii ki temkini elden bırakmayalım." dedi.

Gür, yılın ikinci yarısından itibaren yatırımcı anlamında pozitif işaretlerin görüleceğine işaret etti.

"Sektörün üzerinde performans sergiledik"

Kaan Gür, göreve geldiklerinde yönetime 5 yıllık bir iş planı sunduklarını ve temel stratejilerinin de sağlıklı büyüme olduğunu vurgulayarak, sağlıklı büyümeden kastının; reel sektöre ve Türkiye ekonomisine verdikleri desteği artırmak anlamına geldiğini söyledi. Gür, 5 çeyrektir yönetimde olduklarını ve planlarına paralel bir görünüm içinde faaliyetlerini sürdürdüklerini kaydetti. 

Gür, geçen yılın ocak-eylül döneminde bankanın toplam aktifinin 2017 sonuna göre yüzde 41 büyüyerek 29,3 milyar liraya ulaştığını ve sektörün üzerinde bir performans sergilediklerini bildirdi.

Reel sektöre verdikleri nakit ve gayrinakdi kredi desteğinin Eylül 2018 itibarıyla 25 milyar TL'ye yaklaştığını belirten Gür, kredi ve mevduattaki büyümenin sırasıyla yüzde 34 ve yüzde 32 seviyelerinde olduğunu, yine sektörün üzerinde performans gösterdiklerini aktardı.