SOÇİ - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Soçi'de Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile bir araya geldi. Erdoğan, Putin ile kritik ikili görüşme gerçekleştirdi. Görüşme 1 saat 50 dakika sürdü.

Heyetlerarası görüşmelerin ardından iki lider ortak basın toplantısı düzenledi.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile İdlib meselesinin Astana ruhuna uygun bir anlayış temelinde çözümü konusunda mutabık olduklarını bir kez daha gördüklerini belirterek, "Bu çerçevede yaptığımız değerlendirmelerin sonunda muhalifler ve rejim kontrolündeki alanlar arasında silahlardan arındırılmış bir bölge oluşturulmasını kararlaştırdık." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Putin, Devlet Başkanlığı Rezidansı'ndaki baş başa ve heyetlerarası görüşmelerin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.

Rusya'da bulunmaktan dolayı duyduğu memnuniyeti özellikle ifade etmek istediğini belirten Erdoğan, şahsına ve heyetine gösterilen misafirperverlikten ötürü şükranlarını sundu.

Recep Tayyip Erdoğan, bu yıl 4'üncü kez Putin ile bir araya geldiklerini kaydederek, "Gerekli hallerde sık sık telefonla görüşmek suretiyle fikir teatisinde bulunuyoruz. İş birliğimiz, ortak siyasi irademiz temelinde gelişip, güçleniyor. Ekonomi alanında olumlu sonuçlar alıyoruz." diye konuştu.

İki ülke arasındaki ticaret hacmindeki artış eğiliminin sürdüğüne işaret eden Erdoğan, "Bir önceki yıla kıyasla yüzde 31'lik artışın ardından, bu yılın ilk yarısında da yüzde 33 bir yükseliş söz konusudur. Temelini Sayın Putin ile birlikte attığımız Akkuyu Nükleer Güç Santrali ve Türk Akım Doğalgaz Boru Hattı projeleri devam ediyor. 2019 yılında Türkiye ve Rusya'da karşılıklı olarak 'Kültür ve Turizm Yılı' etkinliklerini gerçekleştireceğiz. Buna dair hazırlıklar devam ediyor." ifadesini kullandı.

Başkan Erdoğan, geçen yıl olduğu gibi bu yıl da Rus turistlerin ilk sırada yer aldığını vurgulayarak, "4,7 milyonluk rekorumuzu bu yıl, görünen o ki 6 milyonla gerçekleştireceğiz. Vizesiz seyahat rejiminin bir an önce yeniden başlaması yönündeki beklentimiz devam ediyor. Bu konuda ilgili bakanlıklarımız çalışıyorlar, bu çalışmalardan da bir an önce sonuç alınmasını bekliyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

- "Muhaliler bulundukları alanlarda kalmaya devam edecekler"

Vladimir Putin ile "Suriye" konusunu son olarak Tahran'da düzenlenen Üçlü Zirve'de ele alma imkanı bulduklarına dikkati çeken Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:

"Türkiye olarak Tahran'da hassasiyetlerimizi açıkça ifade etmiştik. Bugün ise Tahran'da vardığımız mutabakatı sahada nasıl hayata geçirebileceğimizi müzakere etme imkanını bulduk. İkili ve heyetlerarası görüşmelerimizde İdlib'de karşılıklı endişelerimizi dikkate alan bir çıkış yolu bulunması konusunda da çok önemli mesafe katettik.

Sayın Putin ile İdlib meselesinin Astana ruhuna uygun bir anlayış temelinde çözümü konusunda mutabık olduğumuzu bir kez daha gördük. Bu çerçevede yaptığımız değerlendirmelerin sonunda, muhalifler ve rejim kontrolündeki alanlar arasında silahlardan arındırılmış bir bölge oluşturulmasını kararlaştırdık. Muhaliler bulundukları alanlarda kalmaya devam edecekler. Buna karşılık Rusya ile birlikte belirleyeceğimiz radikal grupların, söz konusu alanda faaliyet göstermemelerini sağlayacağız."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Rusya, İdlib çatışmasızlık bölgesine saldırılmayacağını temin için gereken tedbirleri alacaktır." diyerek, "Gerek üçüncü tarafların provokasyonlarını, gerekse varılan mutabakata yönelik ihlallerin tespitini ve engellenmesini yine birlikte temin edeceğiz." ifadesini kullandı.

- "Büyük bir insani kriz yaşanmasının önüne geçtiğimize inanıyorum"

"Rusya ve Türkiye, belirlenecek silahsızlandırılmış bölge sınırlarının iki tarafında koordineli devriye faaliyeti gösterecektir." diyen Erdoğan, şunları kaydetti:

"Türkiye, halen İdlib çatışmasızlık bölgesinde bulunan gözlem noktalarını da tahkim edecektir. Bu mutabakatla İdlib'de büyük bir insani kriz yaşanmasının önüne geçtiğimize inanıyorum. Türkiye, Suriye krizinin başından beri olduğu gibi İdlib meselesinde de üzerine düşeni yapmaya devam edecektir. Bu mutabakat, Türkiye'nin yeni yüklerle karşılaşmaması bakımından olduğu kadar, Rusya başta olmak üzere konuya taraf ülkeler için de önemli bir kazanımdır."

Görüşmede ayrıca, Suriye sahasındaki teröristlerin varlık gösterdiği alanların İdlib ile sınırlı olmadığına da özelikle dikkati çektiklerini aktaran Recep Tayyip Erdoğan, şöyle konuştu:

"Suriye'nin toprak bütünlüğüne kasteden ve Türkiye'nin milli güvenliğini de tehdit eden asıl yapı, PYD-YPG'dir. Bu örgütün Fırat'ın doğusunda gerçekleştirdiği katliamlar ve etnik temizlik faaliyetleri ortadadır. Suriye'nin geleceğine yönelik en büyük tehdit İdlib'den ziyade; Fırat'ın doğusundaki bu terör yuvalarından kaynaklanmaktadır. Öncelikle bu terör bataklıklarının kurutulması gerekiyor.

Biz hem Fırat Kalkanı hem de Zeytin Dalı harekatlarıyla bu yönde önemli adımlar attık. 4 bin kilometrekareden fazla bir alanı DEAŞ'lı ve PKK'lı teröristlerden temizledik. Bu bölgelere Suriyeli kardeşlerimizin güven içinde dönmelerini sağladık. Benzer adımların PYD-YPG terör örgütünün elinde bulunduğu diğer bölgeler için de atılması önem arz ediyor."

- "Arzumuz; Suriye krizinin çözüme kavuşturulmasıdır"

"Türkiye ve Rusya olarak arzumuz; Suriye krizinin Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin 2254 sayılı kararı temelinde çözüme kavuşturulmasıdır." diyen Başkan Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:

"Bu hedefe yönelik iş birliğimizi sürdüreceğiz. Bu çerçevede Astana garantörlerinin Birleşmiş Milletler Suriye Özel Temsilcisiyle geçen hafta başında Cenevre'de anayasa komitesi konusunda yaptıkları toplantının sonuçlarını değerlendirdik. Hedefimiz tabii ki önce bir anayasanın oluşması, ardından orada demokratik bir seçimin gerçekleşmesi ve ondan sonra da Suriye halkının kendi gerçek demokratik iktidarına kavuşmasıdır. Komitenin, kuruluş sürecini en kısa sürede tamamlamak için çabalarımızı hızlandırmak hususunda mutabık kaldık.

Türk-Rus ilişkilerini tanımlayan ana unsurlar; iyi komşuluk, ortak çıkarlar ve karşılıklı saygıdır. Bu temelde şimdiye kadar pek çok adım attık ancak bunları yeterli görmüyoruz. İş birliğimizin daha da geliştirilmesi için önümüzdeki süreçte çalışmalarımızı sürdüreceğiz."

Erdoğan, kendisi ve heyetine gösterdiği konukseverlikten dolayı Putin'e tekrar teşekkürlerini ileterek, "Bugün attığımız adımları, aldığımız kararları da özellikle Suriye halkı için hayırlara vesile olmasını diliyorum." şeklinde konuştu.

- "İdlib" konusunda mutabakat imzalandı

İki liderin konuşmaları sonrasında Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ve Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu tarafından Türkiye ve Rusya arasında "İdlib Gerginliğin Azaltılması Bölgesindeki Durumun İstikrarlaştırılmasına İlişkin Mutabakat Zaptı" imzalandı.

Toplantıda Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, MİT Başkanı Hakan Fidan, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ve Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun hazır bulundu.

Rus heyetinden ise Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Enerji Bakanı Aleksandr Novak, Savunma Bakanı Sergey Şoygu, Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov ile Rusya Genelkurmay Başkanı Valeriy Gerasimov yer aldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ile çok yapıcı ve kapsamlı görüşmeler yaptıklarını belirten Putin, bu yıl 4. kez bir araya geldiklerini ve 10 gün önce Tahran'da görüştüklerini hatırlattı. İkili ticaret hacminin bu sene 7 ay içinde yüzde 34 artarak 15 milyar dolara ulaştığına dikkati çeken Putin, bu başarının ilgili kurumlar ve bakanlıkların çabasıyla elde edildiğini belirtti.

Türkiye'nin ricası üzerine Rusya'ya ihraç ürünlerinin üzerindeki engelleri kaldırdıklarını anımsatan Putin, Rus tarım ürünlerine yönelik de Türkiye'den bu yönde beklentileri olduğunu ifade etti. Putin, "İkili ticarette milli para birimlerini kullanmamız lazım." dedi.

Türkiye'ye giden Rus turist sayısında artış yaşandığını ve tatil koşullarının iyileştirilmesi için çalışmalar yapıldığını belirten Putin, Akkuyu Nükleer Santrali ve TürkAkım projelerini de sürdüreceklerini dile getirdi.

- "Rusya ve Türkiye, Suriye’de terörle mücadele kararlığını teyit ettiler"

Görüşmede İdlib bölgesindeki durumu da ele aldıklarını ifade eden Putin, gerçekleştirilen istişareler sonucunda önemli konularda mutabakata vardıklarını söyledi.

İdlib'deki savaşçıların özellikle Halep noktası ile Rus askeri üslerinin bulunduğu Hmeymim ve Tartus'a yönelik saldırı tehlikeleri olduğunu dile getiren Putin, şunları kaydetti:

"Bütün bu durumları ayrıntılı bir şekilde görüştük, değerlendirdik ve şu kararı aldık. 15 Ekim tarihinde silahsızlanma bölgesinde 15-20 kilometreye kadar temas hattı üzerinde bir bölge kurmaya karar verdik. Bu arada bu savaşçılar bölgeden çekilecekler. O bölgeden Sayın Erdoğan'ın teklifi ile ağır silahların da çekilmesi noktasında karar aldık. Bütün muhalif gruplar ağır silahları bu bölgeden çekecekler. Kontrol için o bölgede Rus ve Türk askerleri tarafından ortak denetim mekanizması kurulacak. Hama noktasında Türk tarafı ile güvenlik önlemleri de alınacak. Rusya ve Türkiye Suriye'de terörle mücadele kararlığını teyit ettiler."

Alınan kararların yerine getirilmesinin Suriye'deki çözüm sürecinin pekiştirilmesi, Cenevre'deki görüşmelerin hızlandırılması ve Suriye'de barışın tesis edilmesine katkı sağlayacağını kaydeden Putin, bu hususta Suriye rejimi ile görüşeceklerini aktardı.

"Rusya ve Türkiye, hem Astana formatını koruyacaktır hem de BM himayesinde Cenevre'de siyasi çözüm arayışı imkanlarını da sağlayacaktır." diyen Putin, rejimin, muhalefetin ve sivil toplum temsilcilerinin katılımıyla Anayasa Komitesi'nin oluşturulmasını gerçekleştireceklerini belirtti. Türk tarafı ile ortak yapıcı ve yoğun çalışmalar gerçekleştirdiklerini kaydeden Putin, hedeflerinin bu komitenin en hızlı şekilde devreye sokulması olduğunu vurguladı.