İngiltere Dışişleri Bakanlığı, AA muhabirinin konuya ilişkin sorusu üzerine yaptığı açıklamada, İngiltere'nin, Güney Kıbrıs'ın Rusya ile tesislerin insani ve acil amaçlarla kullanımı konusunda yürüttüğü diyalogla ilgili Rum yönetimiyle görüştüğünü bildirdi.
Açıklamada, Birleşik Krallık'ın Güney Kıbrıs'la bölgesel güvenlikle ilgili konularda yakından iletişim halinde bulunduğu, hangi ikili anlaşmalara imza koyacağının Güney Kıbrıs'ın kararı olduğunu belirtildi.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç önceki gün düzenlediği basın toplantısında, "Garanti ve ittifak anlaşmalarına göre adada garantörler dışında bir üçüncü ülkenin askeri varlığının bulunması mümkün değil. Bununla birlikte, Güney Kıbrıs Rum yönetiminin bazı üçüncü ülkelerle yaptığı askeri anlaşmalar var ve bu askeri anlaşmalara ilişkin olarak bizim tutumumuzu, Rum tarafı da bu anlaşmalara imza atan ülkeler de Rus tarafı da gayet iyi biliyor" ifadesini kullanmıştı.
Güney Kıbrıs Rum yönetimi lideri Nikos Anastasiadis ise dün Yunan devlet televizyonu ERT'ye yaptığı açıklamada, Rus uçaklarının ihtiyaç anında adada ikmal yapabileceğini ve askeri üsleri kullanabileceğini söylemişti.
RUS SAVAŞ UÇAKLARI HAVALİMANLARIMIZI KULLANABİLİR!
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY)Başkanı Nikos Anastasiadis, Rus uçaklarının ihtiyaç anında Ada'da ikmal yapabileceğini ve askeri üsleri kullanabileceğini belirtti.
Yunanistan, Mısır ve GKRY arasında gerçekleştirilecek üçlü toplantı için Atina'da bulunan Anastasiadis, Yunan devlet televizyonu ERT'ye konuştu. Anastasiadis, GKRY ile Rusya arasında tarihi iyi ilişkiler bulunduğunu belirterek, 'Bu ilişkileri daha da derinleştirmeye çalışıyoruz' dedi.
Rum lider, 'Almanya ve Fransa'ya sağladığımız kolaylıklar gibi aynı şekilde Rusya ile bir anlaşma sağladık. Örneğin, daha önce birçok kez yaptığımız gibi, Rus nüfusun bölgeden taşınması. Bu kapsamda, kritik durumlarda Rus gemilerine ve savaş uçaklarının ikmal yapmasına izin veriliyor. Bu, saldırı amaçlı değil, yardım olarak. Ancak, Rus savaş uçakları zor durumda kalırsa Andreas Papandreu askeri üssünü ya da diğer havalimanlarını kullanabilir' ifadesini kullandı.
Kıbrıs sorununa değinen Anastasiadis, Ada'da sürdürülen toplumlar arası müzakerelerde nihai bir çözüme yönelik iyimser bir atmosferin hakim olduğunu ancak taraflar arasında hala aşılması gereken ciddi farklılıklar bulunduğunu belirtti.
Anastasiadis, Ada'da olası bir çözümle bir bütün devletten iki toplumlu iki bölgeli federe bir devlet statüsüne geçileceğini belirterek '1960 Anayasası da Ada nüfusunun iki toplumlu olma özelliğine dayanıyordu. Yani, Kıbrıslı Rumların ve Türklerin çeşitli kurumlarda çoğunluk olmaları öngörülüyordu. Bir yerde alacak, bir yerde vereceksin. Bunu idrak etmemiz lazım. 41 yıl sonra birinin tamamen haklı olması ve diğerinin tamamen haksız olması kabul edilemez. Çözüme kavuşmak istiyorsak, her iki tarafın da endişelerinin karşılanması gerektiği aklımızda bulunmalı' şeklinde konuştu.
Kıbrıs'ta nihai çözümün, Annan Planı'ndan daha iyi olacağını ve bu çözüme Kıbrıs halklarının referandumlarla kendilerinin karar vereceğini belirten Anastasiadis, 'Arzum, Kıbrıslı Rumlara ve Kıbrıslı Türklere, işgal orduları olmayan özgür bir vatan, çağdaş bir devlet ve barış içerisinde var olmalarına olanak sağlayacak güvenli bir gelecek bırakmak' diye konuştu.
