İkinci Dünya Savaşı’nda Almanya tarafından Rus askerleri olarak Hollanda’nın Amersfoort kentine getirilen Özbekler’in korkunç serüveni masaya yatırıldı.

Türkevi Topluluğu kardeş kuruluşu Avrasya Sivil Toplum Forumu’nun düzenlediği  11. Avrasya Buluşmaları Amsterdam’da gerçekleşti. Yılda en az bir defa biraraya gelen Avrasya Buluşmaları her yıl farklı bir konuyu ele alır. Bu yıl, 11. Avrasya Buluşmaları’nda ‘2. Dünya Savaşında Hollanda temerküz kamplarında öldürülen Özbekler’ oldu.

Toplantıya konuşmacı olarak katılan Hollanda’lı gazeteci Remco Reiding katılımcıları hayretlere düşüren bilgiler sundu. Yıllar önce gazetecilik okurken, değişim programı çercevesinde Rusya’ya gittiğini ve bütün hikayenin ondan sonra başladığını söyledi. Moskova dönüşü Amersfoortse Courant’da çalışmaya başlayan Remco Reiding, devamla Amersfoort’a getirilen Rus askerlerinin akibetini araştırmaya başlar. Yıllarını araştırmaya veren Remco Reiding bulduğu bilgileri ‘Onuru gömülen çocuk’ başlığı ile kitap olarak yayınlar. Araştırmacı Reiding konuyla ilgili şu görüşleri paylaştı. ‘Savaşın başlangıcında 101 asker Rusya’dan Hollanda’ya getirilir. Askerler Smolensk Muharebesi’nde esir alınırlar. Uzun ve yorucu bir tren yolculuğu sonucu 1941 yılının Eylül ayında Amersfoort’a ulaşırlar. Almanların amacı, Hollandalılara Özbek asıllı Rus askerlerinin ne kadar vahşi ve aşağılık yaratıklar oldukları, göstermekmiş. Ancak bu propoganda ters tepmiş. Açlıktan ölüm noktasına gelen askerlere bir tane ekmek verilmiş, Almanlar askerlerin ekmek için birbirlerini yiyeceklerini bekliyorlarmış. Askerler tam tersine kendilerine verilen bir ekmeği küçük parçalara ayırarak kardeş paymışlar. Esir askerler kampta çok ağır işlerde çalıştırılmışlar. Yorgunluktan ellerindeki kum torbası yere düşünce, işkence görmüşler, ceza almışlar. Bu ağır şartlar altında, açlık ve hastalıktan Nisan 1942’de 24 asker ölmüş.  Geriye kalan 77 asker Almanlar tarafından sürgün edilirler. Ancak bu askerlerde 9 Nisan sabah erken saatlerde (06.30) kurşuna dizilerek öldürülürler. Özbek askerlerin Hollanda kampındaki dramatik hayatı böylece sonlanır’.

Araştırmacı yazar Remco Reiding, Amsfoort’daki kampla ilgili tüm bilgilerin, tutanakların Almanlar tarafından yakıldığını söylerken, olayı gören şahitlerin yaşadığını belirtti. Rus arşivlerinde de yeterli belgelerin olmadığına dikkar çeken Remco Reiding, Rusların her türlü yardımı yaptıklarını söyledi. Amersfoort Belediyesinin de bu konunun belgesel yapılması için bütce ayırdığını söyledi.

Toplantıya konuşmacı olarak katılan Özbek araştırmacı, akademisyen Bahodir Uzakov ise yaptığı konuşmada Özbekistanı tanıttı. 8 çocuklu bir ailenin üyesi olduğunu, ailenin diğer üyelerinin Özbekistan’da yaşadığını söyledi. 1941 yılında Özbekistan’da 6,5 milyon insanın yaşadığını belirten Bahadır Uzakov, yaklaşık 1,5 milyon Özbekin Almanlara karşı savaştığını söyledi. Savaşta 250 bin Özbek askerinin öldüğünü, 130 bin askerin kayıp olduğunu, 60 bin askerin sakat kaldığını ve 400 bin askerin de Özbekistana geri gelmediğini söyledi. Dedesinin de askere alındığını ve 23 Eylül 1943 tarihinde Ukrayna’da öldüğünü belirten Bahodir Uzakov, amcası Süleyman Uzakov’un da genç yaşta askere alındığını, geri dönmediğini ve hiç bir şey duymadıklarını belirtti.

Kampta Özbeklerin katledilişlerinin 75. yılı, bu yıl Amersfoort’da organize edilen bir programla anıldı. Toplantıya katılan ve Hollanda’da yaşayan Özbek, Kırgız, Nogay, Uygur ve Türkmen diaspora temsilcileri anlatılanlar karşısında şoke oldular. Katılımcılar bundan böyle Türk ve Akraba topluluklar arasında daha sık toplantıların düzenlenmesini, birbirlerini yakından tanımak istediklerini belirttiler.

Türkevi Topluluğu adına kapanış konuşmasını yapan Veyis Güngör, her yıl 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü çerçevesinde Hollanda’daki Türk ve Akraba Toplulukları temsilcileri ile biraraya geldiklerini; her yıl farklı bir konuya dikkat çektiklerini söyledi. Örneğin geçen yıl, Dünya Uygur Kongresi Başkanı Rabia Kadir’in ‘Özgürlük Yolunda 10. Yıl’ konusu ele alındığını söyleyen Güngör, daha önceki yıl ise, Turan Kurultayı Başkanı Andras Biro’nun Avrasya Buluşmaları misafiri olduğunu belirtti. Güngör, Hollanda’daki Özbeklerin dramına, Hollanda’nın kurtuluşu olan 4 ve 5 Mayıs’ta dikkat çekilmesi gerektiğini söyledi.