Günümüz teknolojisiyle 63 metre uzunluğunda sinyal vericileriyle donatılmış bir nesnenin kaybolmasını imkansız olarak kabul eden havayolu uzmanı Dougain bunun sadece kasıtlı yapılırsa mümkün olabileceğini yazıyor. Ancak Dugain her ne kadar söylediklerini doğru kabul etse bile Amerikalıların bilerekten sivil uçağı düşürmeyeceklerini, muhtemelen uçağın teröristler tarafından kaçırıldığını ve ikinci bir 11 Eylül saldırısını önlemek amacıyla düşürüldüğü iddiasında bulunuyor.

Fransız yazarın iddiası dünyada kayıp yolcu uçağı konusunun yine gündeme gelip tartışılmasına neden oldu. Acaba, Türkiye’nin konuyla ilgili tutumu nedir?

Bilkent Üniversitesi'nden askeri uzman Güneydoğu Gazisi Koray Gürbüz, Sputnik Haber Ajansı ve Radyosu’na verdiği demeçte konuyla ilgili görüşünü anlattı:

Amerika Birleşik Devletleri geçmişte de buna benzer olayları yapmıştır. 11 Eylül’den sonra 11 Eylül terörist saldırıları bahane ederek Afganistan’a girmiş, ardından Irak’ı yerle bir etmiş ve Suriye’yi kana bulamıştır. Amerika buna benzer olayları yapmıştır ve yapmaya devam etmektedir. Amerika Birleşik Devletleri’nin, Dünya’yı şekillendirmede bahaneleri her zaman üretme potansiyeline sahip olduğunu düşünüyorum. Çünkü Amerika Birleşik Devletleri buna müsait bir ülkedir. Her zaman bir bahaneyle bu tür hareketler yapmıştır. Şu anda Dünya’ya kendi terörünü salmış olduğunu görüyoruz.

Amerika Birleşik Devletleri, sistemi gereği Dünya’daki bütün uçan uçakların, denizde yüzen gemilerin hepsinden haberi var. Çünkü Amerika, uluslararası hava sahasında uçmak için belli bir sistemin, belli bir teknolojik altyapının uçakta olmasını şart koşuyor. Bu uluslararası hava sahasının kontrolü İngiltere’de olup aslında Amerika’nın kontrolünde olan bir sistemdir. Amerika’nın kontrolünde bulunduğu uçan için bütün uçakları uydudan görebilme imkanlarına sahipler. Yani, Amerika Birleşik Devletleri’nin düşen bir uçağı görmeme ihtimali “sıfır” gibi bir şeydir. Ve düşen uçağı da Dünya’da bulunmaması imkansızdır. Ben Amerika Birleşik Devletleri’nin Malezya Hava Yolları’na ait Kuala Lumpur’dan kalkıp Pekin’e giden uçağı gördüğüne inanıyorum, hem uydu hem diğer sistemleriyle yerini de tespit ettiğine inanıyorum.