EDINBURGH - İskoçya'da seçmenler, İskoç Ulusal Partisinin (SNP) kazanması durumunda ikinci kez bağımsızlık referandumuna gitme vaadi nedeniyle kritik öneme sahip parlamento seçimi için sandığa gitti.

Birleşik Krallık'ın parçası olan İskoçya'da oy verme işlemi saat 07.00'de başladı. Sandıkların saat 23.00'te kapanacağı seçimlerde 129 üyeli yeni parlamento belirlenecek.

İskoçya yerel hükümeti Başbakanı Nicola Sturgeon'un lideri olduğu bağımsızlık yanlısı SNP'nin, seçimi ilk sırada tamamlayacağı belirtiliyor.

SNP'nin, sözünü verdiği ikinci bir bağımsızlık referandumu için parlamentoda genel çoğunluğu elde etmesi gerekiyor.

Eski Başbakan ve eski SNP lideri Alex Salmond tarafından kurulan Alba Partisinin yanı sıra Yeşiller de ikinci bir referandum vadediyor.

Öte yandan, İngiltere yanlısı partiler, referandumun İskoçya'nın yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sonrası ekonominin düzelmesini engelleyeceğini ve yeni İskoç Parlamentosunun bağımsızlığa değil bu iyileşmeye odaklanması gerektiğini savunuyor.

SEÇMENLERİN GÖRÜŞLERİ

Seçmenler de bağımsızlık konusunda bölünmüş durumda.

Edinburgh'da oy verdikten sonra konuşan bir seçmen, ülkenin bağımsızlığını desteklemediğini ve İngiltere'nin olduğu gibi kalması gerektiğini belirtti.

Referanduma karşı olduğunu söyleyen diğer bir İskoç da "Bağımsızlık felaket olur." ifadesini kullandı.

Bir başka seçmen, "bağımsız bir İskoçya istemediğini" ancak merkezi İngiltere hükümetinin referandumu engelleme yöntemi nedeniyle bağımsızlık referandumunun gerçek olabileceğini söyledi.

Bir seçim merkezinde bağımsız bir aday için gözlemci olarak çalışan bir kişi ise merkezi İngiltere hükümetinin bağımsızlık referandumunu engellemesinin demokratik olmayacağını kaydederek "Bağımsızlığı tamamen destekliyorum." diye konuştu.

Başka bir seçmen, seçimden sonra bağımsızlık yanlısı bir parlamentonun hakim olacağını düşündüğünü, "kesinlikle bağımsızlık yanlısı" olduğunu vurguladı.

BAĞIMSIZLIK REFERANDUMU İÇİN MERKEZİ HÜKÜMETİN ONAYI GEREKİYOR

İskoç Ulusal Partisi, seçimleri kazanması durumunda bağımsızlık referandumuna gitmeyi vadediyor ancak referandum düzenlemek için 1998 tarihli İskoçya Yasası'nın 30. maddesi uyarınca İngiliz Parlamentosundan izin alınması gerekiyor.

Johnson liderliğindeki Muhafazakar Partinin 365 sandalyeyle çoğunluğu elinde bulundurduğu 650 üyeli parlamentodan böyle bir iznin çıkması imkansız görülüyor.

İskoç Parlamentosu seçimlerini ayrılıkçıların kazanması durumunda daha da güçlenecek ayrılıkçıların alternatif yollar deneyebileceği değerlendiriliyor.

Bu seçeneklerden birini, ilgili yasaya karşı mahkemeye gitmek ve izin alma zorunluluğunu ortadan kaldırmak oluşturuyor. İskoç siyasetçiler, böyle bir girişimin ihtimal dışı olmadığını belirtiyor.

Diğer bir yol ise merkezi hükümete rağmen referanduma gitmek ve olumlu sonuç çıkması halinde tek taraflı bağımsızlık ilan etmek ancak bu Katalonya'da olduğu gibi gerginliğe ve merkezi hükümetin sert tepkisine yol açabilir. Bu durum aynı zamanda Katalanlar gibi İskoçların da AB'nin desteğini kaybetmesine neden olabilir.

2014'te yapılan bağımsızlık referandumunda İskoçlar yüzde 55'le bağımsızlığı reddetmişti. Bu sonuçta merkezi hükümetin, bağımsız bir İskoçya'nın AB üyesi olamayacağı tehdidinin etkili olduğunu savunan SNP, Brexit'le durumun değiştiğini ve yeniden referanduma gidilmesi gerektiğini ifade ediyor.