Kazakistan-Azerbaycanlılar Derneği tarafından Astana’da Milli Arşiv binasında düzenlene anma programında, 1992 yılında Yukarı Karabağ bölgesinde Hocalı’da yaşanan katliamda yaşamını yitirenler anlatıldı.

Kazakistan-Azerbaycanlılar Derneği Başkanı Vidadi Salahov, Kafkaslardan sürgün edilen halkların tamamının Müslüman olduğunu hatırlatarak Ermenistan tarafından Hocalı’da yapılan katliamın da aynı ideoloji taşıdığını kaydetti. Ermenistan’ın yaptıklarının insanlık suçu olduğunu vurgulayan Salahov, masum çocuk, yaşlı ve hamile kadınların öldürülerek parçalanmasının savaşla alakasının olmadığını belirtti.



Kazakistan-Azerbaycan Dostluk Kongresi Başkanı Prof. Dr. Serik Jalmahanov da Hocalı’da yaşananlardan ders çıkarılması gerektiğini kaydetti. Uluslararası örgütlerin ve toplumun gerekli hassasiyeti göstermediği bu olayın açıkça katliam olduğunu kaydeden Jalmuhanov, Hocalı’da yapılanların bir soykırım olarak kabul edilmesi gerektiğini vurguladı.

Türkiye’nin Kazakistan Büyükelçisi Ömer Burhan Tüzel, Türkiye’de yapılan etkinliklerle bu acı günün anıldığını kaydetti. Tüzel, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin de Hocalı katliamı münasebetiyle 22 Şubat 2012’de oy birliği ile kabul ettiği bildiri ile Türk insanın bu konudaki hassasiyetini ortaya koyduğunu beyan etti.

Azerbaycan’ın Kazakistan Konsolosu Şahin Ahmedov ise topraklarının yüzde 20’si işgal altında bulunan Azerbaycan’ın tek meselesinin topraklarına kavuşmak olduğunu kaydetti.

Kazakistan’da yaşayan Azeri ve Türk toplumu temsilcilerinin hazır bulunduğu anma programı çerçevesinde kitap ve resim sergisi açıldı. Ayrıca gününün anısına çıkartılan özel gazete katılımcılara dağıtıldı.