Euro bölgesinin en büyük üç ekonomisini oluşturan ülkelerin liderleri, Monti'nin göreve gelmesinden sonra ilk kez buluşuyorlar.
Öncelikli konuların euro bölgesi borç krizinin yayılmasına karşı hamleler ve İtalya'nın yeni teknokrat hükümetinin ülke maliyesini düzenlemek için atacağı adımlar olması bekleniyor.
Eski bir AB Komisyonu üyesi olan Monti, hükümette başbakanlığın yanı sıra Maliye Bakanlığı görevini de bizzat üstleniyor.
Bir diğer gündem maddesinin ise devlet tahvilleri konusunda izlenecek politikaya dair olacağı tahmin ediliyor.
Ortak istikrar tahvili tartışması
Almanya ve Fransa euro bölgesi ülkelerinin ortaklaşa tahvil piyasaya sürmeleri konusunda uzlaşma sağlayamıyor.
İzlenecek siyasetin Merkel, Sarkozy ve Monti'nin ele alacağı konulardan biri olması muhtemel.
İtalyan yetkililer ise şimdiye dek kriz yönetiminde Almanya ve Fransa'nın fazla belirleyici bir rol üstlendiğinden yakınıyor, AB genelinde bir tavır belirlenmesi gerektiğini söylüyorlar.
Almanya dün piyasaya sürdüğü 6 milyar euroluk on yıl vadeli tahvillerin yalnızca 3,6 milyar euroluk kısmını satabilmiş ve bu düşük oran Almanya'da euro'ya geçilmesinden bu yana gerçekleşen en başarısız devlet tahvili satışı anlamına gelmişti.
BBC'nin ekonomi editörü Stephanie Flanders, bu gelişmenin Almanya'nın da krizden muaf olmadığını gösterdiğini ve euro'nun geleceğine dair yaygınlaşan güvensizliğin yansıması olarak değerlendirilebileceğini belirtiyor.
Dün Avrupa Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso, 17 euro bölgesi ülkesinin ortak istikrar tahvili fikrini hayat geçirmesi konusunda görüş toplamaya başladı.Almanya'nın karşı çıktığı ortak tahvil hamlesi, ülkelerin mali bütçe ve politikalarının daha fazla müdahaleye açık hale gelmesi anlamına geliyor.
Merkel'in ortak tahvil yerine önerdiği yöntem ise Avrupa Merkez Bankası'nın sorunlu ekonomileri idare konusunda daha fazla görev alması.
Avrupa Merkez Bankası'nın başında da halihazırda İtalya'nın eski merkez bankası başkanı Mario Draghi var.
BBC
