RUSLAN REHİMOV

BAKÜ

Azerbaycan'ın başkenti Bakü'nün Kafkas İslam Ordusu tarafından Ermeni ve Bolşevik çetelerinden kurtuluşunun 101. yıl dönümü kutlanıyor.

Azerbaycanlılar, 101 yıl önce yardımlarına gelen ve kendilerini kurtaran Kafkas İslam Ordusu askerlerini ve komutan Nuri Paşa'yı (Killigil) saygıyla yad ediyor.

Azerbaycan, 28 Mayıs 1918'de bağımsızlığını ilan ettikten sonra 4 Haziran 1918'de Osmanlı Devleti ile Batum'da anlaşma imzaladı. Anlaşma, iki devlet arasında siyasi, hukuki, ticari ve askeri alanlarda dostane ilişkiler kurulmasını öngörüyordu.

Azerbaycan, bu anlaşmanın 4. maddesi uyarısınca Ermeni ve Bolşevik çetelerin işgaline karşı Osmanlı hükümetinden yardım istedi.

Enver Paşa'nın 28 yaşındaki kardeşi Nuri Paşa'nın (Killigil) çabalarıyla kurulan Kafkas İslam Ordusu, Filistin Cephesi'nden getirilen 106. ve 107. piyade ile 56. topçu alayları ile takviye edilerek Bakü ve Azerbaycan'ın diğer illerinin Ermeni ve Bolşevik çetelerden kurtarılması için görevlendirildi.

Gence'ye ulaşan Kafkas İslam Ordusundaki asker sayısı, Azerbaycan kolordusundan yapılan bin kişilik takviyeyle 12 bine ulaştı. Güzergahındaki Göyçay, Salyan, Ağsu ve Kürdemir'i de Bolşevik birlikleri ve Ermeni çetelerinden temizleyen ordu, 15 Eylül 1918'de 30 saat süren şiddetli muharebelerden sonra Bakü'yü kurtardı.

Bakülüler tarafından coşkuyla karşılanan Osmanlı askerleri, kentte geçit töreni düzenledi.

30 Ekim 2018'de imzalanan Mondros Mütarekesi'ne göre, Osmanlı Devletinin savaştan önceki sınırlarına çekilmesi gerektiğinden Kafkas İslam Ordusu 16 Kasım'da Bakü'yü terk etti.

Kafkas İslam Ordusu, Azerbaycan'da sadece 2 ay kalmasına rağmen ülkenin toprak bütünlüğünün sağlanması ve Bakü'nün başkent olmasında önemli rol oynadı.

Halkı Ermeni ve Bolşeviklerin zulmünden kurtaran Kafkas İslam Ordusu ve komutanı Nuri Paşa, Azerbaycanlıların gönlünde taht kurdu.

- Türkiye'den sonra en fazla Türk şehitliği Azerbaycan'da

Türkiye'den sonra en fazla Türk şehitliği Azerbaycan'da bulunuyor.

Kafkas İslam Ordusu, Bakü'nün kurtuluşu için yaptığı mücadelede bin 130 şehit verdi. Azerbaycan'ın Bakü, Şeki, Şamahı, Göyçay, Kürdemir, Neftçala, Hacıkabul ve Guba gibi birçok bölgesinde Kafkas İslam Ordusu şehitlerinin defnedildiği 14 Türk şehitliği yer alıyor.

Azerbaycan halkı, 70 yıl süren Sovyet yönetiminde bile bu şehitlikleri korudu ve bugünlere ulaşmasını sağladı.

-Bakü Fatihi Nuri Paşa

Azerbaycan'ın başkenti Bakü'yü, 15 Eylül 1918'de Ermeni çeteleri ve Bolşevik birliklerinden kurtaran, Kafkas İslam Ordusu komutanı Nuri Paşa, 101 yıl sonra bile Azerbaycanlılar tarafından saygı ve minnetle anılıyor.

Ağabeyi Enver Paşa'nın talimatıyla henüz 28 yaşındayken, 12 bin kişilik ordunun başına geçen ve kısa zamanda başta Bakü olmak üzere Azerbaycan'ın çeşitli bölgelerini düşman işgalinden kurtaran Nuri Paşa (Killigil) tüm Azerbaycanlıların gönlünde taht kurdu.

1890'da Manastır'da doğan Nuri Bey, ilkokul ve lise eğitimini burada tamamladıktan sonra, 1909'da Manastır Harbiyesinden üsteğmen olarak mezun oldu. Balkanlar'da çeşitli bölgelerde görev yapan Nuri Bey, 1911'de Trablusgarp Savaşı'na katıldı.

Osmanlı Devleti'nin Birinci Dünya Savaşı'na katılmasının ardından Nuri Bey'e padişah yaverliği rütbesi verildi. Nuri Bey, 1917'ye kadar Trablusgarp ve Bingazi'de görev yaptı, İngiliz, İtalyan ve Fransız kuvvetlerine karşı birçok savaşa girdi.

Enver Paşa, Azerbaycan ve Dağıstan'ın Osmanlı'dan yardım talep etmesi üzerine kurdurduğu Kafkas İslam Ordusunun kumandanlığına kardeşi Nuri Paşa'yı getirdi.

Gence'ye 25 Mayıs 1918'de ulaşan Kafkas İslam Ordusundaki asker sayısı, Azerbaycan kolordusundan yapılan bin kişilik takviyeyle 12 bine ulaştı. Güzergahındaki Göyçay, Salyan, Ağsu ve Kürdemir'i de Bolşevik birlikleri ve Ermeni çetelerinden temizleyen Kafkas İslam Ordusu, 15 Eylül 1918'de Bakü'yü kurtardı. Kafkas İslam Ordusu, Bakü'nün kurtuluşu için bin 130 şehit verdi.

Nuri Paşa, Azerbaycan'da gittiği her yerde saygı ve hürmetle karşılandı. Azerbaycanlılar, kurtarıcıları olan ordunun kumandanını evlerinde misafir etmek için birbirleriyle yarıştı.

Bakü'de büyük coşku ile karşılanan Nuri Paşa, Tezepir Camisi'nde minbere çıkarak halka hitap etti. Söz konusu minber, "Nuri Paşa minberi" diye anılıyor ve camide korunuyor. Paşanın Gence'de konakladığı ev de müze olarak faaliyet gösteriyor.

Mondros Mütarekesi imzalandıktan sonra Kafkas İslam Ordusu Bakü'yü terk etmek zorunda kalırken, Nuri Paşa İngilizler tarafından Batum'da tutuklandı. Nuri Paşa, 8 Ağustos 1919'da yargılanmak üzere götürülürken Kafkasyalıların yardımıyla hapisten kaçmayı başardı.

Kurtardığı Bakü'nün daha sonra Bolşevikler tarafından işgal edilmesi Paşa'yı çok üzdü. Azerbaycanlı Cabbar Ertürk, 1956'da kaleme aldığı "Anayurtta Unutulan Türklük" isimli kitabında Nuri Paşa'nın şu ifadesine yer verdi:

"Ağabeyimin (Enver Paşa) şehit olması kalbimi ne kadar sızlattıysa, Azerbaycan'ın istilası kalbimi ondan daha çok sızlattı. Ağabeyim bir faniydi. Fakat Azerbaycan'daki Türklük ebedidir. Keşke hayatımı kaybetseydim de Azerbaycan Türklüğün dışında kalmasaydı."

- Nuri Paşa, Filistin halkını destekledi

1921'de Berlin'e giden Nuri Paşa, burada çiniciliği öğrenerek 1924'te İstanbul'a döndü ve Kütahya Çinicilik Anonim Şirketini kurdu. Askerlik hayatı kahramanlıkla geçen Nuri Paşa, bir süre sonra fabrikasını devrederek savaş sanayisine yöneldi.

Sütlüce'de bulunan bir fabrikayı satın alarak ordu için silah ve cephane üreten Nuri Paşa, "Nuri tabancası" adını verdiği Türkiye'nin ilk 9 milimetrelik silahının seri imalatını gerçekleştirdi.

Nuri Paşa, Arap-İsrail Savaşı'nda Arap ordularını ve Filistin halkını destekledi. İsrail'in kuruluşundan sonra da Arap direnişçiler için silah ve cephane üreten Nuri Paşa, Sütlüce'deki fabrikasında 2 Mart 1949'da meydana gelen büyük patlamada can verdi.

Patlama, kimileri tarafından kaza, kimileri tarafındansa İsrail istihbaratı tarafından organize edilen suikast olarak değerlendirildi.