Gerçekleri yazmayan gazeteciden, duygu ve düşüncelerini samimi olarak açıklamayan yazardan ne köy olur ne de kasaba! Eğri oturmak ve doğru konuşmak lazımdır! Her sene nisan ayında İngilizlerin, Anzakların, Avusturalyalıların, Yeni Zelendalıların ve diğer işgal kuvvetleri askerlerinin torunlarının Çanakkale’ye, Gelibolu’ya gelmelerinden değil ama geliş tarzlarından ve usullerinden çok rahatsızım.

Ne o öyle caka satar gibi gelişler ! Kardeşim senin deden bizi öldürmeye, kadınlarımıza ve kızlarımıza tecavüz etmeye, küçük çocuklarımızın kafalarını kesmeye geldi! Biz vatanımızı savunduk ve dünyanın en onurlu, en asil askerleri olarak savunduk! Yaralı düşman askerlerinin kafalarına bir kurşun daha sıkmadık! Onları sırtımıza aldık ve düşman mevzilerinin önüne tedavi edilmeleri için bıraktık! Düşman subaylarının öldürülen düşman askerlerini dini inanışlarına göre gömmelerine izin verdik! Ama Onlar kahraman biz de katil olmuşuz  gibi caka satmalar, hava basmalar gerçekten sinir bozucu olmaya başladı! Her sene nisan ayında biraz daha şımarık gruplar gelmeye başladı!

Gelin kardeşim gelin! Her sene mart, nisan, ağustos aylarında, temmuz, kasım aylarında, kısacası yılın 12 ayında gelin Türkiye’ye, Türkiye’nin tüm vilayetlerini, kasabalarını, köylerini dolaşın! Dolaşın ki bu topraklardaki temiz insanları, mert insanları görün ve tanıyın ve bilin! İşte sizin saldırgan, eli kanlı dedeleriniz bu masum insanların dedelerini öldürmeye, ninelerine tecavüz etmeye geldiler ve eğer Türkler 15 yaşındakiler dahil canlarını kahramanca vermeseydiler, şimdi bu temiz insanlar ,bu mert ve asil insanlar bu vilayetlerde, bu kasabalarda, bu köylerde olmayacaktı!

Gelin! Gelin misafirimiz olun! Ama mahcup ve utanarak gelin! Zafer naraları atmaya hakkınız yok! Caka satmaya hiç hakkınız yok! Dedelerinizi kahraman gibi göstermek nafile ve riya! Onlar buraya bizi yok etmeye, bizi iğfal etmeye geldiler! Biz de nefsi müdafaa yaptık! Burası bizim topraklarımız! Dedeleriniz deniz aşırı ülkelerden gemilere bindirilerek getirildiler buraya. O zamanki aç gözlü, sahtekar, yalancı, adi, psikopat, sadist siyasetçilerinizin ve devlet yöneticilerinizin emirlerini uyguladılar! Bu törenlerle ve mezar taşlarınızda yazılanlarla tarihi çarpıtmaya hiç kimsenin hakkı olamaz! Sanki Türkler Mars gezegeninden Anadolu’ya istila etmek için uçan dairelerle indiler ve sanki dedeleriniz de kahramanca Türkleri savunmak için canlarını verdiler! Estirdiğiniz rüzgar aynen böyle! Sahte klimalarınızla, vantilatörlerinizle ve timsah gözyaşlarınızla senelerdir böyle rüzgar estirmenizden ben bıktım kardeşim! Bizim sizin hayasızca akınlarınızı durdurmak için, bizim sizin gözü dönmüş saldırganlıklarınızı frenlemek için 15 yaşındaki ortaokul, lise öğrencilerimiz bile okullarından topluca firar ettiler ve canlarını cephede verdiler. Tarihte ilk kez bir yarbay, bir subay, bir komutan ki Onun adına biz Mustafa Kemal Atatürk diyoruz ‘’ Ben size taarruz etmeyi değil, ölmeyi emrediyorum!’’ dedi 57.alay denilen efsane birliğine! Tarihimizde bu yüzden mülkiyeliler, tıbbiyeliler, Harbiyeliler  ve  daha bir çok üniversite, yüksek okul  yıllarca mezun veremedi, yıllarca bu ülkede görev yapacak delikanlılar, genç kızlar yetiştirilemedi!

Buraya her sene, yılın 12 ayı gelin ve kendinize şunu sorun! Bizim ülkemiz bu ülkeden ne istedi! Bu ülkenin insanlarının bizim ülkemizin insanlarına ne zararları vardı! Amaç neydi! Bu insanlar, bu beyaz ay yıldızlı al bayrağın altında toplanmış insanlar kesinlikle psikopata, sadiste, zalime benzemiyorlar ve buna rağmen dedelerimiz bu insanları yok etmek için neden bu haksız görevleri kabul ettiler!

Bu topraklara her zaman gelin! Gezin, görün, aşk yaşayın, laylom yapın ama asla sakın ola asla dedeleriniz bir kahramandı, buradaki insanlar gözü dönmüş vahşilerdi yanılsamasını, aldatmacasını yaşamayın! Buna ilk önce sizin dedelerinizin ruhları rıza göstermezler. Çünkü dedeleriniz kimlerle, nasıl delikanlı ve yiğit insanlarla, nasıl asil ,mert ve tertemiz çocuklarla cenk ettiklerini gayet iyi öğrenerek can verdiler!

Dedelerinizin ruhlarını sızlatmayın gayrı bre Anzak ve İngiliz ve diğer milletlerin evlatları! Ve şimdi babalarınıza, ağabeylerinize  gidin söyleyin! Yüz yıl öncesi gibi tekrar saldırırlarsa, tekrar karşılığını veririz! Bu devlet asla bir şirket, holding değildir! Hisse senetleri ile satın alınmadı! Kanla savunularak, bedeli kanla ödenerek alındı! Bu kadar kanını dökmeye hiçbir milletin kanı yetmez! Kısacası edepli, saygılı, utangaç, mahcup misafirler gibi hoş  gelin ve güle güle ama başınız öne eğik gidin!

Türk ve yabancı Yapımcı, yönetmen, gazeteci, yazar, senarist, romancı, rejisör kardeşler! Siz de tarihi eserler ortaya koyacaksınız adam gibi koyun! Gerçekleri çarpıtmayın ve öncelikle Gelibolu’ya ‘’ Kallipoli’’ gibi garip isimler  koymayın! İlle de para kazanmak istiyorsanız porno filmler çevirin, o sektörde daha fazla para olduğu bilinen bir gerçek! Ün, nam, şan kazanmak istiyorsanız da o takdirde Bosna, Doğu Türkistan,Karabağ,Hocali,Ukrayna,Irak,Suriye,Libya,Afganistan,Afrika’da yaşanan soy kırımında ötesindeki insanlık dışı ,meçhul yaratıklara has zulümleri sergileyin! İnsanlar size nam, şan vermese de Allah kesinlikle veri o zaman!