Ben en çok kendime kızarım.

Mesela nerde saklanmış bir hayvan kakası var! önce ben gider basarım üstüne.

 

 İşte o an kendime  küfür ettiğim zamanlardan biridir. Ben ne kakaya kızarım ne de  yapana,

 

 sadece kendime kızarım.

 

Herkesin gittiği yoldan gitmediğim sürece hep ayakkabı altı temizlerim, durum bu işte.

 

Yine kendime kızdığım zamanlardan biride yaşama politik olamadığım zamanlardır. Biraz çenemi tutmamın gerekli olduğu ama yapamadığım zamanlar…

 

Kaşlarını çatacağın yerde bir tebessüm edebilseydin  eğer ,  bir çok şey farklı olabilirdi.

 

Ama olmuyor  değil mi?…  Haksızlığa uğradığını düşündün mü  ne çenen duruyor ne de kaşın…

 

Karşındakinin kalbini  kırmaya gör bir kere, sonra  tamir et edebilirsen.

 

Ama Demet Akalın ile Hande Yener öyle mi ya!

 

Birbirlerine  yıllarca hakaret de etseler, televizyonlara gazetelere konu da olsalar gerektiği yerde bir araya  gelebiliyorlar. Kimisi diyor ki ortada zaten bir düşmanlık yok sadece Hülya-Gülben taktiğiyle gündem polemiği…

 

Düşmanlık mı yoksa medyada biraz daha öne çıkma çabası mı? Neyse ne …

 

 Pop dünyasının iki düşman ünlü ismi aynı reklamda oynatmak  biraz pahalıya da mal olsa herkes mutlu. Para sayesinde ne düşmanlık kaldı ne de ilginç polemikler.

 

Böylece para mutluluk getirmez diyenler bir kere daha yanılmış oldu.

 

Gazetede yazana göre 200 er bin TL’yi Hande Yener ve Demet Akalın almış. Seren Serengil de ismi geçiyor diye 50 bin TL almış.

 

Hadi iki popçu hakkediyor biri diğerinin kafasını yere vuruyor da Seren Serengil ismi geçti diye niye 50 bin TL alıyor? Ben burada takıldım.

 

Hesaplamaya  başladın mı? Sen çalış eşin çalışsın, Birinizin maaşı çocuğun okuluna diğeri evin kirasına…

 

Tatil; erken rezervasyon, kredi kartına 12 taksit yapıyorlar. 100 TL ödersin 1 sene, çoluk çocuk tatile çıkarsın.

 

Ben diyorum ya en çok kendime kızarım…

 

Sebebini bile hatırlamadığım anlamsız kırgınlıklar yüzünden kaybettiklerim için…

 

400 bin TL bile verseler yinede onları geri kazanamayacağımı bildiğim için…

 

Başka bir şey yazarken durduk yere hem kendimin hem okuyanın yarasını kanattığım için…

 

 Hande, Demet’in kafasını ne güzel yere vuruyor diye sevinmek yerine Seren evde pijamalarıyla otururken 50 bin TL kazanmasından bana ne!

 

Boş ver ! Unut gitsin yazdıklarımı…

 

Sen çalan şarkıya kulak ver…

 

“Bozuk şu dünyanın düzeni bozuk

 

Kusurumu gördüm kendi özümden

 

Bir dost bulamadım gün akşam oldu

 

Tükendi taneler kalmadı azık

 

Yazık şu geçen ömre yazık”…