Olimpiyatların bitimine iki gün kala turnayı gözünden vurduk.. Cuma akşamı olağanüstü bir gece yaşadık.. Aslı ile Gamze’den madalya bekliyorduk, ama doğrusunu söylemek gerekirse 1500’ü peş peşe bitireceklerini tahmin etmiyorduk..
Aynı kürsüye yan yana çıkacaklarını.. Altınla gümüşü paylaşacaklarını..
Milletin yüzü güldü..
 Aslında millet, gecenin bir  yarısı onlarla birlikte koştu.. Onlar kadar koştu!. Kimse yerinde duramadı.. Kimle konuşsam ‘yüreğim küt küt etti, ayakta izledim, bağırmaktan helak oldum’  dedi..
*
(Bağıranlar arasında koşuyu anlatan TRT spikeri de vardı.. At yarışı gibi anlatması ayıp kaçtı.. Hele ağlama şovu yakışık almadı. ) 
*
Aslı ile Gamze Londra Olimpiyatları’na rüya gibi bir finalle, uzun yıllar unutulmayacak bir yarışla noktayı koydu..
Bununla kalmadılar, aynı zaman da fiyaskonun, sapır sapır dökülmemizin, devşirme rezaletinin üstünü de örttüler.. Kıyametin kopmasını engellediler.. Bakan dâhil, sporu yönetenlere siper oldular..
Spor adamlarımız yurda girerken arka kapıdan arazi olmayacaksa Aslı ile Gamze sayesindedir.
Bu sebeple..
Bakan’ı ipten aldılar dedim..
*
Ama yine Aslı ile Gamze’nin büyük başarısı Londra rezaletinin üzerine gitmemize engel değil..
Onlar ayrı.. Fiyasko ayrı..
Gelin fiyaskoyu tartışalım..  2020 olimpiyatlarına talip olduğumuz için konuşmanın tam vaktidir..
Geçenlerde 2020’yi hak ediyor muyuz  diye sormuştum..
Olimpiyatı ne için istiyoruz?
İnşaat sektörü için mi, spor sektörü için mi? Şimdilik inşaat ağır basıyor galiba..
 2008 olimpiyatından sonra (orada da başarısızdık) uzun kış uykusuna yatmamız olimpiyatların spor kısmından hoşlanmadığımızı gösteriyor..
Anlayış bu olduğu için  2016’ı da 2020’de farklı olmayacak..
*
Aslı ve Gamze gözümüzü kör etmesin..  Durumun vahametini şöyle anlayabiliriz.. Oyunlar sürürken Spor Bakanı bundan sonraki olimpiyata nasıl sporcu yetiştireceklerini açıkladı.. Çocuk Esirgeme Kurumu’nda kalan 44 bin çocuk arasından seçilecekler özel olarak yetiştirilecekmiş!
Var mı örneği..
Varmış.. Sibel Özkan Beijing’de gümüş almış..
Madem derde deva olacak yöntemdi de neden Beijing  ile Londra arasında denenmedi..
En azından bu fiyasko yaşanmazdı.
Ayrıca bu yöntemle olimpiyat şampiyonu yetişiyor mu, yetişmiyor mu görürdük!
*
Haberi okuyunca, Bakan’ın göz boyama, moral verme, eleştirileri bertaraf etme, durumu idare etme çabası olduğunu anladım..
Kelle kurtarma da diyebiliriz..
*
(Gerçi Başbakan’ın huyu farklı.. Başarısızlığı nedeniyle eleştirilen bakanı görevden almıyor.. Tam tersi sahip çıkıyor.. Kelle vermem, yedirmem diyor.. Bu sebeple Londra fiyaskosuna rağmen Bakan’ın koltuğu sağlamdı..)
*
Mesele, SHÇEK’tan çocuğu al, dört yıl çalıştır, olimpiyata damganı vur formülüyle çözülecek kadar basit değil..
İktidarın nasıl bir nesil hayal ettiğiyle çok ilintili..  İktidarın gençlik planıyla diyelim..
Bugünkü yapıda, giderek muhafazakârlaşan ortamda, muhafazakârlaştırılacak eğitim sistemiyle sporcu yetiştirmek zor..
Hele kadınların sporcu olması imkânsız gibi..
 Dindar gençlik projesinin içine havuza gidip saatlerce yüzen, tenis antrenmanına koşan, futbol, basketbol, voleybol oynayan, ata binen, atletizm yapan genç kız monte etmek kolay mı?
*
Ortaokul düzeyinde imam hatip ağırlıklı eğitim modeline geçilirken, okuldan çıkıp havuza, spor salonuna, koşu pistine koşan kızları nereden bulacağız..
Veya erkekleri..
Mevzuu derin, bugünlük yeter..
Önümüzdeki günlerde ayrıntılarına gireriz..  
*
İyi pazarlar..

(Milliyet gazetesinden alınmıştır)