Kıbrıs Rum Muhalefet lideri DISI Genel başkanı Nikos Anastasiadis’in Türkiye’deki bir gazetede çıkan “Gevşek Federasyon” ve “Kıbrıs’ta Garantiler, Garantörler” içerikli haberi Kıbrıs Rum kesiminde fırtınalar yarattı.

Bu fırtına günlerdir de devam ediyor.

 

Fırtınanın odağında “Anastasiadis bu sözleri, Türkiye-AB Karma Parlamento Komitesi Başkanı Helene Flautre’ye söyledi mi söylemedi mi” bulunuyor.

Bu konuda açıklama yapmak zorunda kalan Flautre, söz konusu gazetenin, Anastasiadis’le geçen hafta Güney Kıbrıs’ta yaptıkları görüşmeyi doğru yansıtmadığını, Anastasiadis tarafından ifade edilmeyen “bazı eklemelerin de yapıldığını” söyledi.

 

Helene Flautre’ın yaptığı açıklamaya rağmen söz konusu yayının Rum iç cephesinde kopardığı gürültü 6’ncı gününü de doldurmasına karşın, Rum hükümet kanadı, muhalefet ve Rum başkan adaylarının gerek yazılı açıklamalarıyla gerek katıldıkları televizyon programlarındaki açıklamalarıyla hala daha aynı dozda devam ediyor. Taraflar adeta birbirlerini yiyorlar.

 

Bu konuda bağımsız başkan adayı Yorgos Lillikas, sağında olmasına rağmen “Söz konusu gazetedeki yayın ister propaganda olsun ister gerçek, yeni bir şey değildir. Sayın Anastasiadis’in gevşek federasyonla, genişletilmiş müzakereler, vb. ile ilgili tezleri herkesin malumudur. Anastasiadis’in tutum değiştirdiğine inanmak istedikleri için bazıları, bunları şimdi öğrenmiş ve şaşırmış gibi davranıyorsa, bu kendi sorunlarıdır” diyerek en doğrusunu söyledi. 

Lillikas’tan bunu beklemiyordum doğrusu…

Anastasiadis Lillikas’ın en dişli rakibi olmasına rağmen çamur atmak yerine doğruyu söylemeyi tercih etti.  

 

Tabii bu çekişme gerçekte Şubat 2013’de yapılacak Rum Cumhurbaşkanlığı seçimlerine yönelik.

Maksat şu anda en güçlü Rum Cumhurbaşkanı adayı olan DISI liderine çatmak ve onu zayıf duruma düşürmek.

Rum tarafında neredeyse son altı gündür süregelen bu siyasi çekişme bana göre çok komik.

Bütün parti başkanları, Meclis Başkanı, Rum Cumhurbaşkanı, Cumhurbaşkanının sözcüsü, Rum milletvekilleri ve diğer siyasiler hep bu konuyu tartışıyor. Tartışmanın odağında ise Anastasiadis’in yeni fikirleri olan “gevşek federasyon” ve “Garantiler ile Garantörlük” konusunu söyledi mi yoksa söylemedi mi yer alıyor.

 

“Gevşek Federasyon” BM’nin Kıbrıs parametrelerinin dışındaymış ve yeni bir fikirmiş!

DISI Genel Başkanı Nikos Anastasiadis’in “Gevşek Federasyon” konusunu Türkiye-AB Karma Parlamento Komitesi Başkanı Helene Flautre’ye söyleyip söylemediğini bilmiyorum. Orada değildim ama yıllar önce bana şahsen söylemişti.

Kıbrıs Türk ve Rum Siyasi partilerinin ayda bir kez ara bölgede yer alan Ledra Palas’ta yaptıkları toplantılarda gerek Nikos Anstasiadis’in kendisi, gerekse de DISI Lefkoşa Milletvekili Kathy Kleridis bu düşüncelerini bana defalarca dile getirmişlerdi.

 

Gerekçe olarak da Kıbrıs Türk tarafında memur ve emekli sayısının çok fazla olduğunu, bu kişileri ödeyecek paralarının olmadığını, bu nedenle de “Gevşek federasyon” çözümünde “Birleşik Federal Kıbrıs Cumhuriyeti”ni oluşturacak Kıbrıs Türk ve Kıbrıs Rum devletlerinin, merkezi devletteki Savunma, Bakanlar Kurulu ve Devlet Başkanlığı dışında hiçbir bağlarının olmamasının daha doğru olacağını, her devletin kendi giderlerini kendisinin karşılamasının gerektiğini savunmuşlardı.     

 

Garantörlük konusunda da, Türkiye’nin Kıbrıs Türk devletinin, Yunanistan’ın Kıbrıs Rum devletinin, İngiltere’nin de İngiliz üslerinin garantörü olacağını söylemişlerdi.

 

Rum siyasiler, isterlerse buyursunlar gelsinler, “Gevşek federasyon” konusunu dile getirip getirmediklerini bana sorsunlar. Yanında garantörlük konusu da hediyesi olarak anlatırım kendilerine, bu fikrin yeni olmadığını ve çok rahat çocukluk yaşını doldurmak üzere olduğunu…